Giresun'da, İsrail'in Mescid-i Aksa'ya yönelik saldırıları protesto edildi

DÜNYA 11.05.2021 - 15:54, Güncelleme: 11.05.2021 - 15:54 2883+ kez okundu.
 

Giresun'da, İsrail'in Mescid-i Aksa'ya yönelik saldırıları protesto edildi

Giresun'da sivil toplum kuruluşları, İsrail polisinin Mescid-i Aksa'da Filistinlilere yönelik saldırısını protesto etti.
Atatürk Meydanında bir araya gelen STK üyeleri, İsrail'i kınayan sloganlar attı, tekbirler getirdi. Grup adına basın açıklamasını okuyan Memur Sen İl Temsilcisi Muhammet Sarı, Filistin'in, siyonist işgalinden, Filistinlilerin siyonist vahşetinden çok yakında azat olacağını söyledi. Mescid-i Aksa özgürleşmeden dünyada özgürlükten bahsedilemeyeceğini belirten Sarı, "İlahi hükmünce hareket edip adalet sağlanıncaya, Mescid-i Aksa ve Kudüs özgürleşinceye ve dahi Filistin bağımsızlığına kavuşuncaya kadar mücadeleye devam edeceğiz." dedi. Basın açıklaması yapılan duanın ardından sona erdi. BASIN AÇIKLAMASI Mescidi aksa özgürleşmeden, insanlık özgürleşemez Filistin, saldırı altında… Kudüs, kirli postallar altında eziliyor… Mescidi aksa, gettolaşmış ruhların, terörist canilerin tasallutu altında. Ve bir halk direnmeye devam ediyor, iki yüzlü dünyaya inat, Bir halk, bir ümmet ölüme aldırış etmeden, korkak düşmanın üzerine yürüyor, atsız, pusatsız. Utan dünya… Utan insanlık… Değerli dostlar! Aziz kardeşlerim! Kıymetli basın mensupları… Unutmak felakettir… Biz bugün burada hatırlatma yapmak için, o, teröre karşı direnen ve her neresinden bakarsanız bakın insan olmanın onurunu kurtarmak için, imanın izzetini korumak adına çoluk çocuk demeden, kadınıyla, erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla canını ortaya koyan yiğitlerin mücadelesine omuz vermek, insan olmanın asgari şartını yerine getirmek için toplandık. Evet. İnsan olmanın asgari şartı bugün bu meydanda toplanmaktır. Coviti stratejik bir aparata dönüştüren, insanlığın bu zayıf anında hayasızca ilk kıblemiz Mescidi Aksaya saldıran terörist İsrail’in yaptıklarını telin etmek, asgari bir durum arz etmektedir. Fakat biz şunu da biliyoruz: Başta ABD olmak üzere sistemin egemenleri ve maalesef onların oluşturduğu kirli düzeni görmezden gelenler, terörist İsrail’in kanlı stratejisinin küresel ölçekte desteklenmesine sebep olmaktadır. Kirli medya düzeniyle, artık her neresinden bakarsanız bakın, adaleti değil güçlünün kanlı düzenini perdelemekten başka işlevi olmayan uluslararası güç odakları, bu kanı ve terörü desteklemektedir. Onun için terörist İsrail bu kadar fütursuz, bu kadar hayasız davranmaktadır. Çin Doğu Türkistan’da katliam yapmaktadır. Onun için İsrail, kan ve vahşetle şekillendirdiği işgal stratejisini devam ettirmektedir. Tam da bu yüzden, herkes sussa da, Filistin’de, Kudüs’te, Doğu Türkistan’da bizim canımız, ciğerimiz dediğimiz kardeşlerimize karşı sürdürülen terör politikalarına karşı haykırmaya, bu kirli düzenin üzerini örtmeye çalıştığı hakikati yılmadan usanmadan hatırlatmaya devam edeceğiz. Nasıl ki orada kardeşlerimiz direniyor… Biz de burada direnmeye devam edeceğiz, bu kör düzene karşı; Yılmayacağız! Usanmayacağız! Orada, insanlığın haremine yapılan saldıraya karşı direnen yiğitlerin sesi olacağız, sözü olacağız, bu küresel kirli stratejiye karşı biz de burada direneceğiz. Kardeşlerim… İsrail bir yalan üzerine kurulmuştur. Siyonist rejimin oluşturduğu bu yalan düzeni elbette yıkılacak, bundan imanımız kadar eminiz. Kimileri, gücün oluşturduğu anaforda bunu göremeyebilir, pusabilir. Fakat biz zulmün abad olmayacağına iman etmişiz. Kimileri bu söylediklerimize hamaset diyebilir… Fakat biz imanımızla buradayız, yüreğimizle buradayız ve tarih şuurumuzla buradayız. Tam da bu sebepten diyoruz ki, korku ve şiddet üzerine inşa edilmiş hiçbir sistem ayakta kalamaz. Ne Çin, Ne de İsrail. Korku ve şiddetin üreteceği tek şey vardır, o da terör. İsrail’in bu bölgeye yerleşme sürecine bir bakın, temelinde terör göreceksiniz. Yani İsrail’in temelinde terör vardır, kan vardır, kin vardır ve ırkçılık üzerine bina edilmiş Siyonist rejimin oluşturduğu ipe sapa gelmez kör bir inanç vardır. Kardeşlerim… Siyonistlerin ilk saldırılarını hatırlamadan… İşgal edilen ilk şehir Hayfayı hatırlamadan… Mescid-i Aksaya yapılan saldırılarıyı anlayamayız. Vadedilmiş topraklar bu kanlı sistemin motivasyon kaynağıdır. Ama bu bir mücadeledir: hak ve batılın mücadelesi. evet, bu insanlık ve adalet mücadelesidir. Bugün İsrail ve onu destekleyenlere ve onunla işbirliği yapanlara karşı verilecek mücadelenin sonunda insanlık adalete ulaşacaktır. Bakınız; bir Filistinli çocuğun gözünden düşen bir damla, bugün insanlığın bütünü için Nuh tufanı hükmündedir. Hepimizi kurtaracak Nuhun gemisi ise İsrail’e karşı dirayet, Filistin’de, Kudüs’te ve Mescidi Aksa’da adalat için mücadeledir. Bunun yolu da hükmü de bellidir: Adı Filistin, başkenti Kudüs, manevi zemini Mescidi Aksa olan, Bağımsız ve Özgür bir devlettir. “Asra yemin olsun ki, insan mutlaka ziyandadır. Ancak iman edenler, salih amel (iyi işler) işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye eden ve sabrı tavsiye edenler bunun dışındadır.” İlahi hükmünce hareket edip adalet sağlanıncaya, Mescidi Aksa ve Kudüs özgürleşinceye ve dahi Filistin bağımsızlığına kavuşuncaya kadar mücadeleye devam edeceğiz. Herkes bilsin ve duysun ki, Mescid-i Aksa barış dini İslam’ın ve Müslümanların mabedidir. Bununla birlikte, bu kutlu mabed barış ve huzur için bütün insanların haremedir. Herkes bilsin, duysun ve inansın ki; Kudüs Filistin’dir. Kudüs İslam şehridir. Kudüs, bütün inançların medeniyet birikimidir. Ve herkes şunu görecek ki; Filistin, özgür ve bağımsız yaşayacak. Filistin, Siyonist işgalden, Filistinliler Siyonist vahşetten çok yakında azad olacak. İnanıyor ve iman ediyoruz, zulüm değil adalet hakim olacak. Biz buna varız. Biz, Memur sen ailesi olarak, tüm sivil toplum kuruluşlarına ve adalet arayışı içinde olan her kesime bu mücadelede yerini alması için bir çağrıda bulunuyoruz. Kudüs’te adalet,  bütün dünyada adalet demektir. Çünkü adaletin düşmanı Siyonizm ve onun beslendiği emperyalizmdir. Mescidi Aksa özgürleşmeden dünyada özgürlükten bahsedemeyiz. Çünkü özgürlüğün en büyük düşmanı siyonizmin yeşerdiği bu kirli düzendir.   Kardeşlerim Bu zalimlere anladığı dilden konuşma vaktidir. Kahrolsun İsrail demek ile İsrail kahrolmuyor. İsrail sadece kınamak ile uslanmıyor. Biz STK’lar olarak idarecilerimizi ve siyasetçilerimizin göreve çağırıyoruz. Lider ülke Türkiye bölgeyi ayağa kaldırmalıdır. Kudüs’ün doğusuyla batısıyla yalnızca Filistin’in başkenti olduğu deklare edilmelidir. Bebek katili İsrail ile yapılan anlaşmalar iptal edilmelidir. TBMM  toplanmalı ve İslam İşbirliği Teşkilatı’nın harekete geçmesi sağlanmalıdır. Ordumuz teyakkuz haline geçmelidir. Azerbaycan, Libya, Suriye ve Kıbrıs’ta nasıl kardeşlerimizin yanında olduysak yine aynı ruh ile Barış Gücü olarak fiili bir şekilde yanlarında olmalıyız. YAŞASIN ÖZGÜR FİLİSTİN… YAŞASIN ÖZGÜR KUDÜS…
Giresun'da sivil toplum kuruluşları, İsrail polisinin Mescid-i Aksa'da Filistinlilere yönelik saldırısını protesto etti.

Atatürk Meydanında bir araya gelen STK üyeleri, İsrail'i kınayan sloganlar attı, tekbirler getirdi.

Grup adına basın açıklamasını okuyan Memur Sen İl Temsilcisi Muhammet Sarı, Filistin'in, siyonist işgalinden, Filistinlilerin siyonist vahşetinden çok yakında azat olacağını söyledi.

Mescid-i Aksa özgürleşmeden dünyada özgürlükten bahsedilemeyeceğini belirten Sarı, "İlahi hükmünce hareket edip adalet sağlanıncaya, Mescid-i Aksa ve Kudüs özgürleşinceye ve dahi Filistin bağımsızlığına kavuşuncaya kadar mücadeleye devam edeceğiz." dedi.

Basın açıklaması yapılan duanın ardından sona erdi.

BASIN AÇIKLAMASI

Mescidi aksa özgürleşmeden, insanlık özgürleşemez

Filistin, saldırı altında…

Kudüs, kirli postallar altında eziliyor…

Mescidi aksa, gettolaşmış ruhların, terörist canilerin tasallutu altında.

Ve bir halk direnmeye devam ediyor, iki yüzlü dünyaya inat,

Bir halk, bir ümmet ölüme aldırış etmeden, korkak düşmanın üzerine yürüyor, atsız, pusatsız.

Utan dünya…

Utan insanlık…

Değerli dostlar!

Aziz kardeşlerim!

Kıymetli basın mensupları…

Unutmak felakettir…

Biz bugün burada hatırlatma yapmak için, o, teröre karşı direnen ve her neresinden bakarsanız bakın insan olmanın onurunu kurtarmak için, imanın izzetini korumak adına çoluk çocuk demeden, kadınıyla, erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla canını ortaya koyan yiğitlerin mücadelesine omuz vermek, insan olmanın asgari şartını yerine getirmek için toplandık.

Evet. İnsan olmanın asgari şartı bugün bu meydanda toplanmaktır.

Coviti stratejik bir aparata dönüştüren, insanlığın bu zayıf anında hayasızca ilk kıblemiz Mescidi Aksaya saldıran terörist İsrail’in yaptıklarını telin etmek, asgari bir durum arz etmektedir.

Fakat biz şunu da biliyoruz:

Başta ABD olmak üzere sistemin egemenleri ve maalesef onların oluşturduğu kirli düzeni görmezden gelenler, terörist İsrail’in kanlı stratejisinin küresel ölçekte desteklenmesine sebep olmaktadır.

Kirli medya düzeniyle, artık her neresinden bakarsanız bakın, adaleti değil güçlünün kanlı düzenini perdelemekten başka işlevi olmayan uluslararası güç odakları, bu kanı ve terörü desteklemektedir.

Onun için terörist İsrail bu kadar fütursuz, bu kadar hayasız davranmaktadır. Çin Doğu Türkistan’da katliam yapmaktadır.

Onun için İsrail, kan ve vahşetle şekillendirdiği işgal stratejisini devam ettirmektedir.

Tam da bu yüzden, herkes sussa da, Filistin’de, Kudüs’te, Doğu Türkistan’da bizim canımız, ciğerimiz dediğimiz kardeşlerimize karşı sürdürülen terör politikalarına karşı haykırmaya,

bu kirli düzenin üzerini örtmeye çalıştığı hakikati yılmadan usanmadan hatırlatmaya devam edeceğiz.

Nasıl ki orada kardeşlerimiz direniyor…

Biz de burada direnmeye devam edeceğiz, bu kör düzene karşı;

Yılmayacağız!

Usanmayacağız!

Orada, insanlığın haremine yapılan saldıraya karşı direnen yiğitlerin sesi olacağız, sözü olacağız, bu küresel kirli stratejiye karşı biz de burada direneceğiz.

Kardeşlerim…

İsrail bir yalan üzerine kurulmuştur.

Siyonist rejimin oluşturduğu bu yalan düzeni elbette yıkılacak, bundan imanımız kadar eminiz.

Kimileri, gücün oluşturduğu anaforda bunu göremeyebilir, pusabilir.

Fakat biz zulmün abad olmayacağına iman etmişiz.

Kimileri bu söylediklerimize hamaset diyebilir…

Fakat biz imanımızla buradayız, yüreğimizle buradayız ve tarih şuurumuzla buradayız.

Tam da bu sebepten diyoruz ki, korku ve şiddet üzerine inşa edilmiş hiçbir sistem ayakta kalamaz. Ne Çin, Ne de İsrail.

Korku ve şiddetin üreteceği tek şey vardır, o da terör.

İsrail’in bu bölgeye yerleşme sürecine bir bakın, temelinde terör göreceksiniz.

Yani İsrail’in temelinde terör vardır, kan vardır, kin vardır ve ırkçılık üzerine bina edilmiş Siyonist rejimin oluşturduğu ipe sapa gelmez kör bir inanç vardır.

Kardeşlerim…

Siyonistlerin ilk saldırılarını hatırlamadan…

İşgal edilen ilk şehir Hayfayı hatırlamadan…

Mescid-i Aksaya yapılan saldırılarıyı anlayamayız.

Vadedilmiş topraklar bu kanlı sistemin motivasyon kaynağıdır.

Ama bu bir mücadeledir: hak ve batılın mücadelesi.

evet, bu insanlık ve adalet mücadelesidir.

Bugün İsrail ve onu destekleyenlere ve onunla işbirliği yapanlara karşı verilecek mücadelenin sonunda insanlık adalete ulaşacaktır.

Bakınız; bir Filistinli çocuğun gözünden düşen bir damla, bugün insanlığın bütünü için Nuh tufanı hükmündedir.

Hepimizi kurtaracak Nuhun gemisi ise İsrail’e karşı dirayet, Filistin’de, Kudüs’te ve Mescidi Aksa’da adalat için mücadeledir.

Bunun yolu da hükmü de bellidir:

Adı Filistin, başkenti Kudüs, manevi zemini Mescidi Aksa olan, Bağımsız ve Özgür bir devlettir.

“Asra yemin olsun ki, insan mutlaka ziyandadır. Ancak iman edenler, salih amel (iyi işler) işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye eden ve sabrı tavsiye edenler bunun dışındadır.”

İlahi hükmünce hareket edip adalet sağlanıncaya, Mescidi Aksa ve Kudüs özgürleşinceye ve dahi Filistin bağımsızlığına kavuşuncaya kadar mücadeleye devam edeceğiz.

Herkes bilsin ve duysun ki,

Mescid-i Aksa barış dini İslam’ın ve Müslümanların mabedidir.

Bununla birlikte, bu kutlu mabed barış ve huzur için bütün insanların haremedir.

Herkes bilsin, duysun ve inansın ki;

Kudüs Filistin’dir.

Kudüs İslam şehridir.

Kudüs, bütün inançların medeniyet birikimidir.

Ve herkes şunu görecek ki;

Filistin, özgür ve bağımsız yaşayacak.

Filistin, Siyonist işgalden, Filistinliler Siyonist vahşetten çok yakında azad olacak.

İnanıyor ve iman ediyoruz, zulüm değil adalet hakim olacak.

Biz buna varız.

Biz, Memur sen ailesi olarak, tüm sivil toplum kuruluşlarına ve adalet arayışı içinde olan her kesime bu mücadelede yerini alması için bir çağrıda bulunuyoruz.

Kudüs’te adalet,

 bütün dünyada adalet demektir.

Çünkü adaletin düşmanı Siyonizm ve onun beslendiği emperyalizmdir.

Mescidi Aksa özgürleşmeden dünyada özgürlükten bahsedemeyiz.

Çünkü özgürlüğün en büyük düşmanı siyonizmin yeşerdiği bu kirli düzendir.  

Kardeşlerim

Bu zalimlere anladığı dilden konuşma vaktidir.

Kahrolsun İsrail demek ile İsrail kahrolmuyor.

İsrail sadece kınamak ile uslanmıyor.

Biz STK’lar olarak idarecilerimizi ve siyasetçilerimizin göreve çağırıyoruz.

Lider ülke Türkiye bölgeyi ayağa kaldırmalıdır.

Kudüs’ün doğusuyla batısıyla yalnızca Filistin’in başkenti olduğu deklare edilmelidir.

Bebek katili İsrail ile yapılan anlaşmalar iptal edilmelidir.

TBMM  toplanmalı ve İslam İşbirliği Teşkilatı’nın harekete geçmesi sağlanmalıdır.

Ordumuz teyakkuz haline geçmelidir. Azerbaycan, Libya, Suriye ve Kıbrıs’ta nasıl kardeşlerimizin yanında olduysak yine aynı ruh ile Barış Gücü olarak fiili bir şekilde yanlarında olmalıyız.

YAŞASIN ÖZGÜR FİLİSTİN… YAŞASIN ÖZGÜR KUDÜS…

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.