KAHRAMAN SAĞLIKÇILAR 15 TEMMUZ’DA UNUTULDU

Ülkemizin her zor zamanında yardıma koşan sağlık çalışanları oldu. Darbe gecesinde her zamanki gibi görevinin başında olan “uluslararası” dilde bile savaşta sağlık çalışanlarına saldırma savaş suçu sayılırken darbeciler o gece onlara da kurşun sıkmaktan geri kalmadılar. Sağlık çalışanları buna rağmen görevinin başında hizmet etmeye devam ettiler.

Yıllardır kanayan bir yara haline dönüşen döner sermaye sistemini bakanlık bürokratlarına ne kadar anlatsak da anlamadılar. Toplu sözleşme masasında da devletin gücü yanlış yönde kullanarak çalışanların haklarını vermediler. Dünyada 10 sağlık çalışanının yaptığı işi Türkiye’de 3 sağlık çalışanı yaparken dünyada ve ülkemizde de pandemi ilan edildi. Birçok kurum ve kuruluş tatil edilip evine gönderilirken sağlık çalışanları daha fazla bir yoğunlukta çalışmaya mecbur bırakıldılar. Bunun yanında belki bir nebze sorunların çözümü oluşur düşüncesi oluşmuşsa da sağlık bakanlığı yine sağlık çalışanlarının sorunlarını çözmeye yanaşmadı. Müjde diye verilen tavandan ek ödeme ise sağlık çalışanların başına kalkılan bir sorun haline geldi ki bu bile doğru dürüst uygulanmadı.  Sağlık çalışanları geçici çözümler değil kalıcı iyileştirmeler istemektedir. Toplu sözleşmede 10 yıldır hesabını tutturamayan TUİK verilerine güvenmeyin desek de toplu sözleşme masasında uzlaşmaktan uzak oldukları gibi yapılan haberlerle de hakem heyetini baskı altına alarak hükümet kanadının söylediğinden çıkmadılar. Her 6 aylık süreçte tüm haber kanalları sanki bütün memurlar enflasyon oranını bekliyormuşçasına şu kadar zam alınacak demeye başlıyorlar. Sağlık çalışanlarının en düşük maaşları TV’lerde 6 bin TL gösterilse de gerçeği bundan çok daha azı olan 4200 TL’dir Sağlık çalışanları sesini çıkarmadan, görevlerini aksatmadan ve tüm dünya sağlık sisteminin çöktüğü pandemi döneminde bile başarıyla görevlerini yürütülerken sağlık bakanlığı ve maliye bakanlığının sorun çözümünden bu kadar uzakta olmalarına bir anlam veremiyoruz. Devletimizin sorunlarının çözülmesi için biz her şeyi yapıyoruz ve yapmaya da devam edeceğiz. Fakat devletimizden, çöküntüde olan çalışanlarımızın sorunlarını çözülmesidir. Sağlık çalışanları, aile birlikleri ve sağlık sistemi çökmek üzere. Sağlık sisteminin çökmesi demek ülkede birçok sistemin ve hatta siyasi sistemin bile çökeceği anlamına geldiğini unutmamak gerekir.