Samet YILDIZ
Köşe Yazarı
Samet YILDIZ
 

BİR LİDERİ UNUTTURAMAZSINIZ!

18 Mart 1915 Çanakkale Deniz Zaferi’nin 103. Yıl Dönümünü kutladık. Ama biraz eksik… Her yıl olduğu gibi tüm kurumlar Çanakkale Zaferi için paylaşımlar yaptı. Bunlardan en öne çıkanlar da Kültür ve Turizm Bakanlığının, Genel Kurmay Başkanlığının paylaşımları ve Diyanetin Cuma Hutbesi oldu. Bu kurumlarımız Atatürksüz bir Çanakkale Zaferi oluşturmaya çalıştılar. Bazı kesimlerde Atatürk’ün sadece bir yarbay olduğunu savaşa etki eden kararlarının olmadığını söyleyen paylaşımlarda bulundular. Atatürk’ün ve 57. Alayın Çanakkale savaşının kaderini belirlediği bir olayı anlatmak istiyorum. Büyük devletler güçsüz bir Osmanlı devletini kolay yenebileceklerinden, boğazı geçip İstanbul’u alacaklarından emindiler. Dünyanın en güçlü donanması olan İngiliz donanması Çanakkale açıklarına gelmiş boğazı öylece geçebileceğini düşünmüştü. Fakat öyle kolay olmadı, Kıyıdan açılan ateşler İngiliz Donanmasının geçişini engelledi ve İngilizleri başka plan yapmaya sürükledi. Yeni plana göre Gelibolu Yarımadasına çıkartma yapılacak kıyıda ki Osmanlı Ordusu temizlenecek böylece donanma rahatlıkla geçecekti. Osmanlı Komutanları çıkarmanın Saroz Körfezinden yapılacağından emindi, Düşmana kıyıda değil merkezde müdahale edilmesi gerektiğini tartışıyordu. Ancak yedek kuvvet komutanı olarak bulunan 19. Tümen Komutanı Yarbay Mustafa Kemal farklı düşünüyordu. Mustafa Kemal’e göre düşman Arıburnu’ndan gelecekti ve kıyıdan derhal müdahale edilmesi gerekiyordu. Ve haklıda çıktı... Düşman Arıburnu’ndan çıkartma yapmıştı. Mustafa Kemal bu durumu üstlerine bildirmek için harekete geçti. Binlerce İngiliz Askerinin Arıburnu’na çıkartma yaptığı teyit edildi. Mustafa Kemal’e düşmanı karşılama emri verildi. Emirde Mustafa Kemal’in bir tabur askerle müdahale etmesi söyleniyordu. Oysaki düşman kalabalıktı ve kıyıda müdahale edilmesi gerekiyordu. Mustafa Kemal durumu üstlerine bildirmek ve daha fazla asker istemek için harekete geçti, Fakat kimseye ulaşamadı. Düşman hızla ilerliyordu ve bir karar vermesi gerekiyordu. Verdi. Her türlü sorumluluğu üzerine alarak üstlerinden emir almadan 57. Alayın tamamını harekete geçirdi. Ateşle oynamıştı. Bölgede yol yoktu, dere yolunu kullanarak bölgeye hâkim bir tepeye vardı sigarasını yaktı. Asker yorulmuştu, Çıktıkları tepeden Arıburnu kıyısı gözükmüyordu. Mustafa Kemal’in düşmanı görmesi şarttı. Yanına yaverini, emir subayını ve doktorunu alıp ilerlemeye başladı. Asker geride kalmıştı. Sadece üç kişiydiler. Kıyıda ki az sayıda Osmanlı askeri ezilmiş kalanlar Conk Bayırına doğru tırmanmaya başlamıştı. Düşman Mustafa Kemal’e kendi askerinden daha yakındı. Tarihi bir andı, düşman Mustafa Kemal’i orada öldürebilir, 57. Alay komutansız kalarak telef olabilirdi. Mustafa Kemal kıyıdan kaçan az sayıda ki Türk askerine düşmandan kaçılmaz merminiz yoksa süngünüz var dedi. Askerler süngülerini takıp siper alınca düşman askeri de durdu ve siper aldı. Düşman, az sayıda mermisiz Türk askeri ve başlarında sadece Alay komutanı olduğunun farkında değildi. Düşman askeri durup yere yatınca, Mustafa Kemal emir subayına derhal 57. Alayı çağırmasını emretti. Conk bayırında bir tarih yazılıyordu, Mermisiz kalan az sayıda Türk askeri ve yanında iki kişiyle Mustafa Kemal düşmana ateş ediyordu. İşte o an bir milletin kaderi değişiyordu. Dakikaların asırlara dönüştüğü bu bekleyişi 'marş marş' sesleri kırıp geçirdi. 57. Alay yetişmişti, Mustafa Kemal saldırın emrini verdi. O sırada ikinci büyük riski alarak 27. Alayı'da çağırdı. Mermiler yağmur oldu, Kanlar oluk oluk aktı. Gün ağarırken Arıburnu düşmandan temizlenmişti. Büyük zayiatlar veren 57. Alay kahramanlar alayı olmuştu. O günden bu yana o kahramanların anısına Türk Ordusunda 57. Alay olmadı. İşte o kahramanlar hala oradalar! Hala o tepeyi bekliyorlar. Vatanı için böylesine riskli kararlar alan, Dünyanın gıpta ile baktığı, Her şeyi hesap etmiştik yalnız Mustafa Kemal hariç dediği Bir lideri unutturamazsınız! 'Övün ey Çanakkale ki sen Mustafa Kemal’in, yüz milletle yüz yüze görüştüğü ilk yersin!'
Ekleme Tarihi: 19 Mart 2018 - Pazartesi
Samet YILDIZ

BİR LİDERİ UNUTTURAMAZSINIZ!

18 Mart 1915 Çanakkale Deniz Zaferi’nin 103. Yıl Dönümünü kutladık.
Ama biraz eksik…
Her yıl olduğu gibi tüm kurumlar Çanakkale Zaferi için paylaşımlar yaptı.
Bunlardan en öne çıkanlar da Kültür ve Turizm Bakanlığının, Genel Kurmay Başkanlığının paylaşımları ve Diyanetin Cuma Hutbesi oldu.
Bu kurumlarımız Atatürksüz bir Çanakkale Zaferi oluşturmaya çalıştılar.
Bazı kesimlerde Atatürk’ün sadece bir yarbay olduğunu savaşa etki eden kararlarının olmadığını söyleyen paylaşımlarda bulundular.
Atatürk’ün ve 57. Alayın Çanakkale savaşının kaderini belirlediği bir olayı anlatmak istiyorum.
Büyük devletler güçsüz bir Osmanlı devletini kolay yenebileceklerinden, boğazı geçip İstanbul’u alacaklarından emindiler.
Dünyanın en güçlü donanması olan İngiliz donanması Çanakkale açıklarına gelmiş boğazı öylece geçebileceğini düşünmüştü.
Fakat öyle kolay olmadı,
Kıyıdan açılan ateşler İngiliz Donanmasının geçişini engelledi ve İngilizleri başka plan yapmaya sürükledi.
Yeni plana göre Gelibolu Yarımadasına çıkartma yapılacak kıyıda ki Osmanlı Ordusu temizlenecek böylece donanma rahatlıkla geçecekti.
Osmanlı Komutanları çıkarmanın Saroz Körfezinden yapılacağından emindi,
Düşmana kıyıda değil merkezde müdahale edilmesi gerektiğini tartışıyordu.
Ancak yedek kuvvet komutanı olarak bulunan 19. Tümen Komutanı Yarbay Mustafa Kemal farklı düşünüyordu.
Mustafa Kemal’e göre düşman Arıburnu’ndan gelecekti ve kıyıdan derhal müdahale edilmesi gerekiyordu.
Ve haklıda çıktı...
Düşman Arıburnu’ndan çıkartma yapmıştı.
Mustafa Kemal bu durumu üstlerine bildirmek için harekete geçti.
Binlerce İngiliz Askerinin Arıburnu’na çıkartma yaptığı teyit edildi.
Mustafa Kemal’e düşmanı karşılama emri verildi.
Emirde Mustafa Kemal’in bir tabur askerle müdahale etmesi söyleniyordu.
Oysaki düşman kalabalıktı ve kıyıda müdahale edilmesi gerekiyordu.
Mustafa Kemal durumu üstlerine bildirmek ve daha fazla asker istemek için harekete geçti,
Fakat kimseye ulaşamadı.
Düşman hızla ilerliyordu ve bir karar vermesi gerekiyordu.
Verdi.
Her türlü sorumluluğu üzerine alarak üstlerinden emir almadan 57. Alayın tamamını harekete geçirdi. Ateşle oynamıştı.
Bölgede yol yoktu, dere yolunu kullanarak bölgeye hâkim bir tepeye vardı sigarasını yaktı.
Asker yorulmuştu,
Çıktıkları tepeden Arıburnu kıyısı gözükmüyordu.
Mustafa Kemal’in düşmanı görmesi şarttı.
Yanına yaverini, emir subayını ve doktorunu alıp ilerlemeye başladı.
Asker geride kalmıştı.
Sadece üç kişiydiler.
Kıyıda ki az sayıda Osmanlı askeri ezilmiş kalanlar Conk Bayırına doğru tırmanmaya başlamıştı. Düşman Mustafa Kemal’e kendi askerinden daha yakındı.
Tarihi bir andı, düşman Mustafa Kemal’i orada öldürebilir,
57. Alay komutansız kalarak telef olabilirdi.
Mustafa Kemal kıyıdan kaçan az sayıda ki Türk askerine düşmandan kaçılmaz merminiz yoksa süngünüz var dedi.
Askerler süngülerini takıp siper alınca düşman askeri de durdu ve siper aldı.
Düşman, az sayıda mermisiz Türk askeri ve başlarında sadece Alay komutanı olduğunun farkında değildi.
Düşman askeri durup yere yatınca,
Mustafa Kemal emir subayına derhal 57. Alayı çağırmasını emretti.
Conk bayırında bir tarih yazılıyordu,
Mermisiz kalan az sayıda Türk askeri ve yanında iki kişiyle Mustafa Kemal düşmana ateş ediyordu. İşte o an bir milletin kaderi değişiyordu.
Dakikaların asırlara dönüştüğü bu bekleyişi 'marş marş' sesleri kırıp geçirdi.
57. Alay yetişmişti,
Mustafa Kemal saldırın emrini verdi.
O sırada ikinci büyük riski alarak 27. Alayı'da çağırdı.
Mermiler yağmur oldu,
Kanlar oluk oluk aktı.
Gün ağarırken Arıburnu düşmandan temizlenmişti.
Büyük zayiatlar veren 57. Alay kahramanlar alayı olmuştu.
O günden bu yana o kahramanların anısına Türk Ordusunda 57. Alay olmadı.
İşte o kahramanlar hala oradalar!
Hala o tepeyi bekliyorlar.
Vatanı için böylesine riskli kararlar alan,
Dünyanın gıpta ile baktığı,
Her şeyi hesap etmiştik yalnız Mustafa Kemal hariç dediği
Bir lideri unutturamazsınız!
'Övün ey Çanakkale ki sen Mustafa Kemal’in, yüz milletle yüz yüze görüştüğü ilk yersin!'
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.