EVLİLİK BİRLİĞİNDE EŞLERİN MALVARLIĞI

 

         Kriz dönemlerinde avukata en çok sorulan soruların başında "kişinin kendi adına kayıtlı bir malı varsa, bu malın eşinin borcundan etkilenip etkilenmeyeceği" gelir. Bu sıralar ofise gelip bu tarz sorular soranların sayısı arttı. Ben de bu konuda bir yazı yazayım dedim. "Eşimin bankaya borcu var, benim maaşıma haciz gelir mi, ev benim üzerime eve haciz gelir mi" gibi soruların cevabını merak ediyorsanız bu yazı size yardımcı olabilir.

 

         1 Ocak 2002'den sonra evlenendiyseniz ya da bu tarihten önce evlenip herhangi bir evlilik sözleşmesi yapmadıysanız Medeni Kanun'a göre edinilmiş mallara katılma rejimine tabiisiniz demektir. Yani bu, isterseniz çalışın, isterseniz evinizde oturun evliliğiniz süresince edinilen bütün malların değerlerine ortaksınız demektir.

        

         Bu sistemde ortak mallara bazı istisnalar getirilmiş. Bu istisnalar yukarıda bahsettiğim edinilmiş mal rejimine göre kişisel mal sayılır ve ortak paylaşıma tabii tutulmaz. Örneğin, miras bu kişisel mallardan bir tanesidir. Buna göre babanızdan size kalan miras kişisel malınız sayıldığından tamamı sizindir. Fakat size miras kalan bir taşınmazı kiraya verirseniz, buradan elde edeceğiniz gelir artık edinilmiş mal olarak kabul edileceğinden paylaşıma tabii olur. Yani size miras kalan bir ev size aitken bu evi kiraya verdiğiniz takdirde evin kirasının yarısı eşinize ait olur. Diğer bir kişisel mal örneği olarak ise manevi tazminatı verebiliriz. Örneğin bir iş kazası geçirdiniz ve bu kaza sonucunda maddi manevi tazminat aldınız. Bu durumda maddi tazminatınızın yarısı eşinizin iken manevi tazminatınızın tamamı sizi olur. Yine kira örneğindeki mantığa göre, manevi tazminat olarak aldığınız parayı bankada vadeli hesaba yatırırsanız, bu paradan elde edeceğiniz faiz ortak mallardan sayılacağından manevi tazminatın faizinin yarısı eşinizin olur.

 

         Edinilmiş mallar rejiminde borçlardan sorumluluğa gelince; kanun burada eşlerden her birinin borçlarından bütün malvarlığıyla sorumlu olmasını kabul etmiş. Buradaki ilginç nokta ise evlilik süresince eşler arasında mal ayrılığı rejiminin uygulanmasıdır. Yani evlilik devam ederken mal kimin adınaysa onun kalır. Bunun gibi evlilik devam ederken eşin borçları da eşe aittir. Yani eşin borcundan diğer eş sorumlu değildir. Bu nedenle eşin borcundan dolayı diğer eşin maaşına, üzerine kayıtlı evine haciz konulamaz. Bu durum kamu borçları için de geçerli. Örneğin eşinizin vergi borcu var ya da SGK'ya prim borcu varsa bu borçlar nedeniyle sizin malvarlığınıza haciz gelmesi mümkün değildir. Fakat borçludan ya da mirasçılardan mal kaçırma kastıyla danışıklı yapılan işlemler (muvazaa) için kanunda çeşitli maddeler bulunduğunu da belirtelim. Boşanma ya da ölüm halinde ise, eşlerin edinilmiş malları ve müşterek mülkiyetteki edinilmiş malları tasfiyeye tabii tutulur. Bu halde boşanma sonrası yapılacak tasfiyede ise yukarıda bahsettiğim edinilmiş malların yarısı eşinizin olurken kişisel mallarınızın tamamı ise size kalır.