A PHP Error was encountered

Severity: Notice

Message: Undefined offset: 0

Filename: controllers/Amp.php

Line Number: 37

Backtrace:

Dosya: /home/admin/web/yildizhaber.com.tr/public_html/application/controllers/Amp.php
Satır: 37
Fonksiyon: _error_handler

Dosya: /home/admin/web/yildizhaber.com.tr/public_html/index.php
Satır: 334
Fonksiyon: require_once

EMEP, “İklim değişiyor da değiştireni engellemeyecek miyiz?”

EMEP, “İklim değişiyor da değiştireni engellemeyecek miyiz?”

Mevsimlerin yaz ve kış olarak ikiye düştüğünü söyleyen Emek Partisi Giresun İl Temsilcisi Halit Keskin, “İklim değişikliği yaşamımızın her anını etkilemeye başladı. Ne zaman yağmur, kar yağacak; sıcaklıklar ne zaman mevsim normalinde olacak bilemez olduk. Şubat ayında meyveler çiçek açmaya başladı. Fındık olumsuz etkileniyor. Arıcılar dertli. Kahverengi kokarca başımıza bela oldu. Sular yetmiyor. Tüm bunlar yaşanırken her konuşan iklim değişikliğinden söz ediyor ama iklim değişikliğinin nedenlerinin ortadan kaldırılması için ellerini taşın altına sokmayı düşünmüyorlar.” dedi.

Ekolojik yıkıma tepki ver

İklim değişikliğinin en önemli nedenlerinden birinin ekolojik dengenin bozulması olduğunu belirten Keskin, “Dağlar, tepeler, ormanlar; dereler iktidarın onayıyla maden ve enerji şirketlerinin işgali altında. Ormanları kesiyorlar, meraları yok ediyor. Dereleri borulara alıp kurutuyorlar. Maden için ilimizin yüzde 85’i maden alanı ilan edildi hala iklim değişikliğinden dert yanılıyor. Dert yanmak çözüm değil. Bir sorun varsa çözümü de vardır. İklim değişikliği sorun olarak görülüyorsa engellemek için mücadele şart.” dedi.

Bu zamana kadar sessiz kalanlar şimdi ortaya çıkın

Giresun’da maden işletmelerinin mantar gibi çoğaldığına dikkat çeken Keskin, “İlimizde son günlerde yeni maden sahaları için Çevre Etki Değerlendirme süreçleri başladı. Şebinkarahisar’daki felaketi unutmadık. Nerdeyse hafta bir yeni maden ÇED süreçleri başlatılıyor. İklim değişikliğinden dert yananlar bunlara karşı sessiz. Dağlar, ormanlar, meralar zarar görüyor. Olur olmaz yerlere taş ocakları açılıyor. Toplamda bu çalışmalar ormanlara, tarım arazilerine, meralara, derelere, denize zarar veriyor. Yani iklim değişikliğine neden oluyorlar. O zaman doğamızı yok eden ekolojik yıkıma karşı hep birlikte “dur” demek zorundayız. Var mısınız? Bu zamana kadar suskun olanlar ortaya çıkıp ses yükseltenlerin yanında yerlerini almalılar. O zaman yarınımız güvenceli olacak. O zaman yüzümüz gülecek.” dedi.