A PHP Error was encountered

Severity: Notice

Message: Undefined offset: 0

Filename: controllers/Amp.php

Line Number: 37

Backtrace:

Dosya: /home/admin/web/yildizhaber.com.tr/public_html/application/controllers/Amp.php
Satır: 37
Fonksiyon: _error_handler

Dosya: /home/admin/web/yildizhaber.com.tr/public_html/index.php
Satır: 334
Fonksiyon: require_once

SÜNNET-İ SENİYYE'NİN DİNİMİZDEKİ YERİ VE İLM-İ HADİS'İN EHEMMİYETİ

SÜNNET-İ SENİYYE'NİN DİNİMİZDEKİ YERİ VE İLM-İ HADİS'İN EHEMMİYETİ

Cenab-ı Hak en son ve en mükemmel din olan Din-i Celil-i İslam'ı, en son ve en Mükemmel kitap olan Kur'an-ı Kerim ile ve Peygamber Efendimiz (s.a.v.)'in sünneti ile tüm İnsanlığa öğretmiş ve onlara iki cihanda saadet ve selametin yollarını göstermiştir.

Din-i Celil-i İslam'ın Edile-i Erba’a diye tabir olunan dört delili, Kitap, Sünnet, İcma' ve Kıyas'tır.

Sünnet, lügatte gerek iyi olsun gerek kötü olsun, yol manasına gelir. Istılah da ise Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in söz, fiil ve takrirlerine sünnet denir. “Rasül-i Ekrem (s.a.v.) Hz.’nin bütün mübarek sözleri, fiilleri ümmet için en güzel bir imtisal numunesidir. Nebiyy-i Zişan (s.a.v.)’in dînî hükümlere ait olan bütün sözleri birer vahy-i ilahî neticesidir. Çünkü Necmsuresindedemeâlen şöyle buyruluyor: “Rasülüllahheva’dan söz söylemez. Onun sözü ancakkendisine tebliğ olunan bir vahiydir.” Binaenaleyh Kur’an-ı Kerim Cibrîl-i Emin vasıtasıylatilavet ve tebliğ buyrulmuş bir vahy-i ilahiden ibaret olduğu gibi; hadis-i şerifler de PeygamberEfendimiz (s.a.v.)’in mübarek kalbine zahir olan birer vahy-i ilahinin, birer ilham-ı Rabbânînineseridir. Onun içindir ki hadis-i şeriflere de “vahy-i gayr-i metlüvv” denir ve bunlar da vahyin“zahir” kısmından sayılır. Peygamber Efendimiz’in bizzat ictihadneticesinde beyan buyurduğuherhangi bir hüküm de “vahy-i gayr-i metlüvv” ün “batın” kısmını teşkil eder.”Cenab-ı Hak,Haşr Suresi'nde şöyle buyuruyor: "Peygamber (s.a.v.) size ne verirse onu alın; neyi yasakederse ondan uzak durun"

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) de bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmuşlardır: "Size ikişey bırakıyorum. Onlara sımsıkı sarıldığınız müddetçe yolunuzu şaşırmazsınız: Allah'ın Kitabıve Rasülü'ün sünneti"

            Siz çok değerli okuyucularım

Sünnet-i seniyye, hayatımızı Allah'ın razı olduğu şekilde devam ettirebilmemiz için,

Cenab-ı Hakk'ın Kur'ân ile birlikte, hemen onun yanı başında göndermiş olduğu hidayet

rehberidir; büyük bir rahmet tecellisi ve hediyedir. Rasül-i Ekrem Efendimiz bu hususu şu

hadis-i şerifleriyle ifade buyurmuşlardır: "Ben ancak hediye olunmuş bir rahmetim"

Bu sebeple Din-i Celil-i İslam’ı güzelce yaşayıp hakiki iman ile bu âlemden ayrılmak

isteyen herkes sünnet-i Rasül’e sımsıkı sarılmak durumundadır.

İşte sünnet-i seniyye'nin ehemmiyetini iyi anlayan sahabe-i kiram hazerâtı ve daha

sonra gelen tabiîn ve tebe-i tâbi'în âlimlerimiz, sünnetin doğru bir şekilde nakli hususunda

muazzam gayretler göstererek büyük hizmetler yapmışlardır.

Bugün her fırsatta hadis-i şeriflerin nakline dil uzatıp hâşâ "güvenilmez" diyenlere, yukardaki hususları ve bunlar gibi daha nice çalışmaları hatırlatmak kâfi olacaktır. Allah-ü Tealâ'nınKur'ân-ı Kerim hakkında mealen "Muhakkak zikri (Kur’an-ı) biz indirdik, onu muhafaza edecek olan da biziz"buyurması sadece Kur'ân-ı Kerim'in muhafazaedildiğine değil, onunla birlikte sünnetin de muhafaza edildiğine delildir. Bu da başta sahabe-iKirâm olmak üzere âlimlerimizin ve Sünnet-i Seniyye’yi en güzel şekilde yaşayarak öğretenAllah Dostlarının gayretleriyle olmuştur. Unutmamak gerekir ki, Ehl-i sünnetin dışındaki tüm yollar batıldır.