23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı,
Protokol ve görevlilerle kutlandı.
Bir de ilçe genelinde tüm okul bahçelerinde.
Protokol ve görevlilerle tam kadro Cumhuriyet Meydanı’nda,
Çok olmasa da etrafta var olan halkla.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı,
Okul bahçelerinde birbirinden bağımsız,
Birbirinden haberdarsız kutlamalar yapılıyordu.
Oysa bölge halkını bir araya toplayacak,
Ne bir program
Ne de yerel yetkililerinin organizasyonları vardı.
Sadece okul bahçelerinde uykularından kalkan
Ama birçoğunun katılmadığı,
Çocuk bayramı kutlanıyordu.
İlçe de ne bir bayram havası.
Ne de rengârenk çocuklar.
Nerde kaldı,
Caddelerde bando takımı arkasında yürüyen çocuklar.
Nerde kaldı,
Elinde Türk bayrağını sallayan,
Coşkulu öğrenciler.
Eskiden öğrencilerin üzerinde
Siyah önlük vardı.
Ama ellerinde rengârenk flamalar ve bayraklar
Yüzlerinde ise heyecan ve coşkular.
Hep birlikte söylenen marşlar.
Bayramın yapılacağı toplu alana giderken
Anneler babalar,
Kaldırımda aynı adımları atarken çocuklarıyla
Bir başka oluyordu 23 Nisan.
Yapılanlar göstermelik değildi.
Seyredenlerde ruhsuz değildi.
Halk alkışlarla katılırdı programlara.
Çocuklarda dayanamazdı heyecana.
Bir festival
Bir panayır.
Çığlık çığlığa barışmalar.
Böyle kutlanırdı 23 Nisan.
İşte size 1922’de Atatürk’ün
Çocuklara Bursa da ki seslenişi;
‘Küçük hanımlar, Küçük beyler,
Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı
Bir bahtının aydınlığısınız.
Memleketin asıl aydınlığa gark edecek sizsiniz.
Kendinizi ne kadar önemli,
Kıymetli olduğunuzu düşünerek
Ona göre çalışınız.
Sizlerden çok şeyler bekliyoruz.
Kızlar, çocuklar!’