A PHP Error was encountered

Severity: Notice

Message: Undefined offset: 0

Filename: controllers/Amp.php

Line Number: 37

Backtrace:

Dosya: /home/admin/web/yildizhaber.com.tr/public_html/application/controllers/Amp.php
Satır: 37
Fonksiyon: _error_handler

Dosya: /home/admin/web/yildizhaber.com.tr/public_html/index.php
Satır: 334
Fonksiyon: require_once

RAMAZAN-I ŞERİF'İN FAZİLETİ

RAMAZAN-I ŞERİF'İN FAZİLETİ

Cenab-ı Hak Bakara Suresi’nde mealen şöyle buyuruyor: “Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleriolarak Kur’ân’ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenleroruç tutsun.” buyurmaktadır. Ramazan kelimesinin manası ile alakalı iki kavil vardır: “Birisi Mücahid (rh.)’tan rivayet edildiğine göre Ramazan Allah-ü Teâlâ’nın isimlerinden bir isimdirve “Şehr-i Ramazan” demek “Şehrullah” demektir. İkinci kavle göre Receb, Şa’ban gibi hususi bir ay ismidir. “Ramazan” isminin lügat manasında; temizlik, yakmak ve keskinlik manaları mevcuttur. “Ramazan”; yaz sonunda yağıp, yeryüzünü tozdan temizleyen yağmur manasına gelir. Bu yağmur yeryüzünü temizlediği gibi, Şehri Ramazan da, ehl-i imanı günahlardan yıkayıp, kalplerini temizler. Yine; kızgın yerde, yalın ayak yürümek sebebiyle, yanmak manasına gelir. Bu ayda çekilen açlık, susuzluk ve ızdırap sebebiyle Cenab-ı Hak, kulunun günahlarını yakar. Diğer bir manası da, kılıcı inceltip keskinleştirmek için, iki taş arasına koyup dövmektir. Her türlü kötülük ile bezenmiş olan nefis, bu ayda tutulan oruç ve yapılan diğer ibadetler ile terbiye edilir. Cenab-ı Hakk’ın, dünya ve ahiret saadetinin yollarını göstermek üzere bütün insanlığa ikram ettiği Kur’ân-ı Azîmü’ş-Şân, bu ayda nazil olmaya başladığı için Ramazan-ı Şerif Ayı çok kıymetli, şerefli ve mübarek bir aydır. Bu ay ile alakalı olarak Peygamber Efendimiz (s.a.v.), şaban-ı şerif’in son gününde ashabına bir hutbe irad etmiş ve şöyle buyurmuştur: “Ey insanlar! Muhakkak ki büyük ve mübarek bir ay sizi gölgeledi. Öylebir ay ki içerisinde, bin aydan hayırlı olan Kadir Gecesi bulunur. Cenab-ı Hak,onun orucunu farz, gece kılınan (teravih) namazını da nafile kıldı. Bu aydahayırlı bir hasletle Allah’a yaklaşan kimse, sair aylarda bir farz eda etmişkimse gibi sevap alır. Bu ayda bir farz eda eden kimse ise, sair aylarda yetmişfarz eda etmiş kimse gibi mükafat kazanır. Bu öyle bir aydır ki, onda mümininrızkı ziyadeleştirilir. Bu ayda kim bir oruçluya iftar ettirirse, bu ameli sebebiyleonun günahları mağfiret olunur ve cehennemden azad edilir. Ve iftar ettirdiğioruçluya verilen sevabın aynısı, oruçlunun sevabından hiç bir şeyeksilmeksizin kendisine de verilir. Bunun üzerine Sahabe-i Kiram: “Ya Rasülellah! Bazılarımızın elinde oruçluya iftar ettirecek bir şey yok.”, şeklinde mazeret arz etmişler, Peygamber Efendimiz (s.a.v.) de, “Allah azze ve celle bu sevabı, oruçluya bir hurma, bir yudum su ve süt ile iftar ettirene de verir. Bu öyle bir aydır ki, evveli rahmet,ortası mağfiret ve ahiri cehennemden azattır.”buyurmuşlardır. Başka bir hadis-i şerifte de “Ramazan ayı girince cennetin bütün kapıları açılır, cehennem kapıları kapanır ve şeytanlar zincire vurulur.” buyrulmaktadır. Hz. Ali (r.a.) şöyle buyurmuştur: “Şayet Cenab-ı Hak, Ümmet-i Muhammed’e azap etmeyi murad etseydi, Ramazan-ı Şerif ayını ve “Kul hüvellahüehad” süresini onlara ihsan etmezdi.” Çok değerli okurlarım Bu gece idrak edeceğimiz Ramazan-ı Şerif ayını ganimet bilmeli ve bu aydan elimizden geldiği kadar istifade etmeye çalışmalıyız. Bu ayda en az bir kereKur’ân-ı Kerim’i hatmetmeli, mukabele ve sohbet dinlemeli, teravih ve teheccüd namazları ile gecesini ihya etmeliyiz. İmam-ı Rabbânî Hz. Mektûbât-ı Şerifesi’nde, Ramazan ayının ehemmiyeti ve ihyası ile alakalı olarak şöyle buyuruyorlar: “Kim ki bu ayda hayırlara ve salih amellere muvaffak kılınırsa bu muvaffakiyet senenin tamamında onun arkadaşı olur. Ve eğer bu ay manevi dağınıklık ile geçerse, senenin tamamı da dağınıklık üzere geçer.”