HAİNLERİ BU ÜLKEDE İSTEMİYORUZ...
Güzel ülkemin güzel insanları...
Belki biz görmedik...
Ama büyüklerimizin anlattıklarını dinledik.
1980 yılından sonra belki de ülkemiz insanı ilk defa bu kadar korktu.
Çünkü 15 Temmuz Cuma akşamı Türkiye,
Atalarımızın bizlere kanları karşılığında bıraktığı bu topraklar,
Bu milletin parasını alarak,
Karnını doyuran hainler tarafından resmen savaş alanına döndürülmek istendi.
Kendilerine 'Yurtta Sulh Konseyi' adını veren hainler...
TSK'ya ait bu milletin malı olan silahı, tankı, helikopteri ve uçağı millete, milletin meclisine, demokratik bir şekilde bu ülkenin başında olan Cumhurbaşkanına çevirdi...
TRT'yi ele geçirerek cebir ile spikere sıkı yönetim bildirisi okuttular...
İnsanların o akşam o spikeri izlerken yaşadığı vahşeti unutması imkansız.
Çocukken büyüklerimizin bizlere anlattığı korku dolu gözlerle dinlediğimiz darbe denilen askerin yönetime el koyması olayının en kanlı ve en alçakça olanına şahit olduk.
Sabahlara kadar kapılarda,
Televizyon başlarında neler olup bittiğini anlamaya çalıştık,
Bir yanda ülkesini korumaya çalışan millet,
Bir yanda vatandaşını koruyan polis,
Bir yanda vatan koruması için askere gönderilen erler...
Çatışmalar, bombalar ve daha ürkütücü bir çok olay...
Ülkeye katletmek isteyen hainlerin ele geçirdiği tankları saf dışı bırakmak isterken hayatını hiçe sayan insanlar,
Televizyon basan darbecilere direnen halk,
Beylik silahıyla F-16 jetine karşılık veren kahraman polisler,
Misket bombaları ile şehit olan onca kahraman polis,
Kendi jeti ile bombalanan meclis,
Askerin elinden silahı almak isteyen vatandaş,
Kandırıldığını söyleyen ve teslim olduktan sonra kemerle dövülen asker,
Yapılan bu olayın emir komuta zinciri dışında olduğunu söyleyip,
Ertesi gün darbeci olduğu için gözaltına alınan paşalar,
Bu ülkeyi yönettiğini sandığımız hakimler ve savcılar,
Binlerce kamu görevlisi,
Yüzlerce polis...
Evet değerli okurlar.
Bunların hepsi 15 Temmuz sonrası ortaya çıktı.
İlk önce irkildik.
Sonra şaşırdık.
Şimdi ise hala şoktayız.
Ne oluyor bizim güzel memleketimize...
Halbuki biz kendimizi ispatlamış,
Tüm dünya ülkeleri arasında mazlumların sığınağı olan bir ülke olmuştuk.
Ne oldu da bu yaşanalar meydana geldi.
Hangi rant hangi inanç hangi söylem güzel ülkemize bu kahpeliği size cici gösterdi.
Neler oluyor ülkemde demek istemiyorum artık.
Darbe hiç istemiyorum.
Artık darbe kelimesi 1980 sonrası kuşak içinde bir o kadar korkutucu ve ürkütücü.
Yazıklar olsun demekten başka,
Sabaha kadar uyanık kalmaktan başka,
Dualar edip,
Ülkemizde ki hainlerin ayıklanmasından başka bir derdimiz yok...
Bu çorabı başımıza ören hainlerin en ağır şekilde cezalandırılmasını,
Masum olup mağdur olanların masumiyetlerinin ispatlanmasını istiyorum.
Yaşanan olaylarda vatan uğruna hayatını kaybeden şehitlerimize rahmet ve yaralılarımıza acil şifa diliyorum.