Giresunspor
eline gelen fırsatları cömertçe harcamaya devam ediyor. Yine deplasman yine
mağlubiyet. Boluspor bizi 2-1 yeniyor. Rakiplerinin mutlaka takılacağını ve
ligin kalitesiz bir lig olduğunu, her takımın bir diğerini yenebileceğini
defalarca yazdım. Tek rakibimizin biz olduğunu yapacağımız mücadele ve teknik
kadronun doğru ve yanlış hamlelerinin belirleyici olacağını sürekli söylememe
rağmen hala bir arpa boyu ileri gidemediğimizi maalesef görüyorum. Rakibi
önünde tel tel dökülmesine rağmen üstüne üstlük Bolu’da penaltıyı kaçırmamız
Boluspor’a takımına teslim olmamızı
sağladı. Sahada ne yaptığını bilmeyen rakiplerinden ekonomik olarak bir gömlek
üstün paraya oynayan futbolcularımıza açıkçası şaşıyorum. Demek ki sorun giden
ve gelen teknik kadro ve oyuncu gurubuna bağlı bir değişim değil. Tamamen
inanmama iç güdüsü ve takım olma olgusunda yoksun bir görüntü içinde olmamızın
göstergesi.
Evet, bir
yerlerde bir yanlış var. Ancak bunu en iyi başkan ve yönetim bilir. Şayet
gerçekten bir önsezileri ve tespitleri var ise neşter vurmanın tam zamanı.
Yoksa ahlar vahlar sizleri kesinlikle kurtarmaz. Olan Giresun taraftarı ve giden yıllara olur.
Allah’tan
Elazığspor ve Balıkesirspor takımları da bizim gibi puan kaybettiler.Yine
yenilmemize rağmen ilk beşteyiz. Ama takım güven vermiyor, mesele bu. Kalan 3 maçımız
var.İkisi içerde,birini dışarda oynayacağız. Hepsini almalıyız diyoruz ama
alamıyoruz. Bu sorunu teknik direktörümüzde çözemiyorsa gerisi teferruattan
ibaret. Yine de bir umut var. Bizim ne yapacağımız ve bundan sonraki
performansımız önemli.
Bu hafta
sonu oynayacağımız 1461 Trabzonspor müsabakası daha da önem kazandı, mutlaka
almamız gereken bir müsabaka. Lig fikstürü de lehimize gibi görülüyor. Gaziantep
Büyükşehir belediyespor deplasmanından sonra Alanyaspor’un sahamıza gelmesi
bizim için önemli. Ancak; kalan üç maçta Giresunspor’un ne yapacağı önemli. Mesele bu…