Sevgili okuyucularım…
Daha önceden kaleme aldığım ve defalarca Yönetim Kurulu Başkanlığına seçilmesini istemediğim FİSKOBİRLİK Yönetim Kurulu Başkanı Lütfi Bayraktar işgüzarlığa doymuyor.
Kamuoyunun yakından bildiği gibi EFİT A.Ş.’de çalışan 250 kişinin işine son verilecekti.
Son anda Giresun Valisi Dursun Ali Şahin çıktı ve bu 250 kişinin ekmeğiyle oynanmasına müsaade etmedi.
1 ya da 2 yıl bu işçilerin asgari ücretle çalıştırılması kararı alındı.
Yönetim de buna olumlu baktı.
Bel ki de sayın Bayraktar’ın istediği buydu.
İşçilere az para ödemek…
Sayın Bayraktar’la bu zamana kadar bir defa yüz yüze geldim.
Karşılaştığımızda Bayraktar’ın ağzından çıkan ilk laf şu oldu…
‘Yav Sinan Bey, bize niye bu kadar yükleniyorsunuz?’
Benim cevabım ise ‘Ben işimi yapıyorum’ oldu.
Şimdi sizlerin önünde Bayraktar’a sormak istiyorum.
Benim sizinle ne işim olabilir ki…
Siz bir kurumun başında başkansınız.
Ben ise bir gazeteci…
Benim derdim vatandaşımın hakkını savunmak.
Üstelik bizim gazeteciliğimizin başında yerel ibaresi var.
Yani bu demek oluyor ki…
Giresunluların haklarını savunmak için bu yola koyulduk.
Yeri geldiğinde ülke geneli için de konuşur, hakkımızı ararız ama bizim asıl derdimiz bölgemiz.
Şimdi söyleyin bana…
Ben size ne diye karşı çıkmayayım.
Siz tutup bu memleketin ekmeğiyle altınıza sıfır araba çekeceksiniz…
Sonra da ahkam keseceksiniz…
Daha neler…
Başbakan’ın karşısına eski arabayla mı gideceğim diyorsunuz ya…
Tabiî ki de Başbakan’ın karşısına eski arabayla gideceksiniz…
Hatta arabayla hiç gitmeyeceksiniz…
Takım elbiseyle de gitmeyeceksiniz…
Üreticinin fındık toplarken giydiği kıyafeti giyeceksiniz…
Belinize bir sepet, başınıza bir kasket takacaksınız…
Siz onları temsil ediyorsunuz…
Siz Ankara’da ki bürokratları temsil etmiyorsunuz…
Evet…
Şimdi gelelim can alıcı noktaya…
Sayın Bayraktar EFİT A.Ş’den çıkaracakları 250 işçi hakkında diyor ki…
“Böyle devam ederse 270 milyon lira ciro olması, ham maddeye de bu ciro içerisinden 70 milyon lira aktarmam gerekiyor.
Benim 70 milyon lira param olsa zaten borcumu öderim.
Entegrede böyle bir ciroya sahip olma durumumuz mümkün değil.
Bu, işin uzmanlarının aktardıkları”
Evet sevgili okuyucularım…
Bu kelimeleri sayın Bayraktar sarfediyor…
Ne var bunda demeyin sakın…
Adam açık açık söylüyor ben bu işten anlamıyorum, uzmanların lafıyla hareket ederim diye…
Üstelik işi fındık işlemek olan bir kurumu markete çevirmeyi hedefliyorsunuz…
İnanın bunlar hiç inandırıcı gelmiyor.
Bu kelimeler üzerine daha ne denilebilir ki…
Madem bu işten anlamıyordunuz ne diye başkanlığa soyundunuz…
Gidip kendi işinizi yapın…
FİSKOBİRLİK’i de işi bilenlere bırakın…