Giresun Eğitim Sen Şube Başkanı Bıçak: ‘Kötülük, ülkemizin üstüne bir kabus gibi çöktü’

GÜNDEM (YH) - Yıldız Haber | 16.09.2024 - 16:59, Güncelleme: 16.09.2024 - 17:11 2115 kez okundu.
 

Giresun Eğitim Sen Şube Başkanı Bıçak: ‘Kötülük, ülkemizin üstüne bir kabus gibi çöktü’

KESK Dönem sözcüsü Giresun Eğitim Sen Şube Başkanı Yıldıray Bıçak, Narin’in öldürülmesi ile bir açıklama yaptı.
Bıçak yaptığı açıklamada; “Kötülük, ülkemizin üstüne bir kabus gibi çöktü. Ülkenin dört bir yanından feryatlar yükseliyor. Çocuklarımız, kadınlarımız, gençlerimiz. Anneler, babalar, öğrenciler, emekçiler, emekliler, çiftçiler. Ülkedeki herkes mutsuz, üzgün, kızgın, acı içinde… Tek bir mutlu kesim var: iktidar ve avaneleri… Her şey onlar için bu ülkede. Güç de, para da, hukuk da, mutluluk da... Bugün burada Narin kızımızın katli sebebiyle toplandık. Biz hazırlıklarımızı yaparken Sıla yavrumuzun acı haberi düştü haber sitelerine… İnanın haberi okumakta bile zorlandım. İnsan olmaktan utandım… Bu ahlaksız yapı ile bu canilerle, bu insan müsveddeleri ile aynı havayı soluyor olmaktan utandım. Bu ülkede, insan olan, biraz vicdanı olan her kim varsa inanıyorum ki nefes almaya bile zorlanıyor çoğu zaman… Narin kızımızın öldürülmesi olayında tanık olduklarımızı ilk defa yaşamıyoruz. İkranur da da bize bunu yaşattılar, Rabia Nazımızda da, Leyla yavrumuzda da… Gülistanda da devreye giren karanlık eller aynıydı, Münevver Karabulut’un vahşice katledilmesinde de… Bu yaşananlar basit bir cinayet vakası değildir. Bunlar; topluma karşı canice bir hisle işlenmiş suçlardır” dedi. ‘Kaybolan binlerce çocuğu görmüyorlar’ ‘Bunlar; cezasız kalabileceğini, yanına kar kalacağını, bu zamana kadar yapanın yanına kar kaldığını düşünmenin verdiği rahatlıkla işlenmiş suçlardır’ diye konuşan Bıçak, açıklamasını şu şekilde sürdürdü; “Tecavüz ve cana kıymanın bu ülkede çoğu zaman cezasız kaldığını gördü bu gözlerimiz. Kamuoyu baskısı kurulamayan olayların çoğu faili meçhuldür. Dostlar, gözden kaçırmayalım; Tehdit, hepimizedir. Bakmaya kıyamadığımız çocuklarımıza, kadınlarımıza, öğrencilerimize, bizleredir. Bu kadar kotu ekonomik koşullar içinde, geçimimizi sağlayamama endişesi ile yaşarken bu ülkenin insanlarının ilk dertleri ekmek parası değil de adalet ise adalete duyulan hasret ise bu ülkede o zaman tek bir suçlu var demektir. İktidar... Ülkede hiçbir şeyi yönetemeyen, koca memleketi uçuruma sürükleyen iktidar, milleti adeta adalet adalet diye inletiyor. Kaybolan binlerce çocuğu görmüyor. Mesem illetinde öldürülen öğrencilerimizi görmüyor. Ülkenin dört bir yanında katledilen kadınları duymuyor. Sokak hayvanlarını, ağacı, suyu, doğayı katletmeyi kendisi meşrulaştırıyor. Daha söyleyecek çok şey var da kokmuş ete tuz, pişkin olana söz kar etmez derler. Biz geride kalanların omuzlarına, kaybettiğimiz her canla birlikte biraz daha yük biniyor. Sorumluluğumuz büyük. Bu karanlık tabloda bizler bu topluma ışık olma, insanlara nefes alabilecekleri alanlar açma, yaşama umutlarını canlı tutmalarını sağlamakla yükümlüyüz. Toplumsal muhalefeti birlikte yükselteceğiz. Adaletin bu ülkeye gelmesi için birlikte mücadele edeceğiz. Başka türlü davranmaya hakkımız yok. Sen ben kavgası zamanı değil bugün. Bugün Adalet için birlikte ayağa kalkma zamanı, bugün birlikte mücadele edip demokratik yollarla bu ülkeyi tekrar tüm vatandaşları için yaşanır bir yer haline getirme zamanı... Bizlerin tarihi sorumluluğudur, memleket cehenneme dönmüş olsa bile tekrar cennete çevirmek için mücadele etmek...”
KESK Dönem sözcüsü Giresun Eğitim Sen Şube Başkanı Yıldıray Bıçak, Narin’in öldürülmesi ile bir açıklama yaptı.

Bıçak yaptığı açıklamada; “Kötülük, ülkemizin üstüne bir kabus gibi çöktü. Ülkenin dört bir yanından feryatlar yükseliyor. Çocuklarımız, kadınlarımız, gençlerimiz. Anneler, babalar, öğrenciler, emekçiler, emekliler, çiftçiler. Ülkedeki herkes mutsuz, üzgün, kızgın, acı içinde… Tek bir mutlu kesim var: iktidar ve avaneleri… Her şey onlar için bu ülkede. Güç de, para da, hukuk da, mutluluk da... Bugün burada Narin kızımızın katli sebebiyle toplandık. Biz hazırlıklarımızı yaparken Sıla yavrumuzun acı haberi düştü haber sitelerine… İnanın haberi okumakta bile zorlandım. İnsan olmaktan utandım… Bu ahlaksız yapı ile bu canilerle, bu insan müsveddeleri ile aynı havayı soluyor olmaktan utandım. Bu ülkede, insan olan, biraz vicdanı olan her kim varsa inanıyorum ki nefes almaya bile zorlanıyor çoğu zaman… Narin kızımızın öldürülmesi olayında tanık olduklarımızı ilk defa yaşamıyoruz. İkranur da da bize bunu yaşattılar, Rabia Nazımızda da, Leyla yavrumuzda da… Gülistanda da devreye giren karanlık eller aynıydı, Münevver Karabulut’un vahşice katledilmesinde de… Bu yaşananlar basit bir cinayet vakası değildir. Bunlar; topluma karşı canice bir hisle işlenmiş suçlardır” dedi.

‘Kaybolan binlerce çocuğu görmüyorlar’

‘Bunlar; cezasız kalabileceğini, yanına kar kalacağını, bu zamana kadar yapanın yanına kar kaldığını düşünmenin verdiği rahatlıkla işlenmiş suçlardır’ diye konuşan Bıçak, açıklamasını şu şekilde sürdürdü; “Tecavüz ve cana kıymanın bu ülkede çoğu zaman cezasız kaldığını gördü bu gözlerimiz. Kamuoyu baskısı kurulamayan olayların çoğu faili meçhuldür. Dostlar, gözden kaçırmayalım; Tehdit, hepimizedir. Bakmaya kıyamadığımız çocuklarımıza, kadınlarımıza, öğrencilerimize, bizleredir. Bu kadar kotu ekonomik koşullar içinde, geçimimizi sağlayamama endişesi ile yaşarken bu ülkenin insanlarının ilk dertleri ekmek parası değil de adalet ise adalete duyulan hasret ise bu ülkede o zaman tek bir suçlu var demektir. İktidar... Ülkede hiçbir şeyi yönetemeyen, koca memleketi uçuruma sürükleyen iktidar, milleti adeta adalet adalet diye inletiyor. Kaybolan binlerce çocuğu görmüyor. Mesem illetinde öldürülen öğrencilerimizi görmüyor. Ülkenin dört bir yanında katledilen kadınları duymuyor. Sokak hayvanlarını, ağacı, suyu, doğayı katletmeyi kendisi meşrulaştırıyor. Daha söyleyecek çok şey var da kokmuş ete tuz, pişkin olana söz kar etmez derler. Biz geride kalanların omuzlarına, kaybettiğimiz her canla birlikte biraz daha yük biniyor. Sorumluluğumuz büyük. Bu karanlık tabloda bizler bu topluma ışık olma, insanlara nefes alabilecekleri alanlar açma, yaşama umutlarını canlı tutmalarını sağlamakla yükümlüyüz. Toplumsal muhalefeti birlikte yükselteceğiz. Adaletin bu ülkeye gelmesi için birlikte mücadele edeceğiz. Başka türlü davranmaya hakkımız yok. Sen ben kavgası zamanı değil bugün. Bugün Adalet için birlikte ayağa kalkma zamanı, bugün birlikte mücadele edip demokratik yollarla bu ülkeyi tekrar tüm vatandaşları için yaşanır bir yer haline getirme zamanı... Bizlerin tarihi sorumluluğudur, memleket cehenneme dönmüş olsa bile tekrar cennete çevirmek için mücadele etmek...”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.