DEÜ’de çevresel kirleticiler masaya yatırıldı

İzmir Biyotıp ve Genom Merkezi (İBG) ile Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) iş birliğinde, iklim değişikliğinin ve çevresel kirleticilerin insan sağlığına etkilerinin ele alındığı “Exposome-TR Sempozyumu” gerçekleştirildi.

DEÜ Rektörlüğü 15 Temmuz Şehitler Salonu'nda düzenlenen uluslararası katılımlı sempozyuma, farklı üniversitelerden bilim insanları, araştırmacılar, akademisyenler ve öğrencilerin yanı sıra; TÜBİTAK 1004 Programı kapsamında İBG adına başvurusu yapılan "EKSPOZOM Platformu" projesinin yürütücüsü olan DEÜ Rektörü Prof. Dr. Bayram Yılmaz da katıldı. Sempozyumda, kirleticilerin ortadan kaldırılmasına yönelik stratejiler ve politika tartışmalarına odaklanan bir dizi oturum yapıldı. DEÜ’nün Avrupa Birliği destekli bu önemli projede yer almasının bilime, çevreye ve topluma katkı sağlama misyonlarının bir parçası olduğunu belirten Rektör Yılmaz, " Çevresel kirleticilerin ve iklim değişikliğinin insan sağlığı üzerindeki etkilerini daha iyi anlayarak, bu sorunlara yeni teknolojilerle çözüm bulmayı hedefliyoruz. Çevre ve insan sağlığına katkı sağlamak için Dokuz Eylül Üniversitesi olarak gerekli adımları atmayı sürdüreceğiz” dedi. Kimyasal kirleticilere dikkat çekildi DEÜ Rektörü Prof. Dr. Bayram Yılmaz, EKSPOZOM projesinin detaylarını aktardı. Projenin tam adının “İklim Değişikliği ile Sağlığı Etkileyen Su Kaynaklı Çevresel Etkenlerin (EKSPOZOM) Tanımlanması, İnsan Sağlığı Üzerine Etkileri ve Etkin Teknolojik Çözümlerin Üretilmesinde Tek Sağlık Yaklaşımı" olduğunu belirten Rektör Yılmaz, sempozyumun çevre kirliliği ve iklim değişikliğinin insan sağlığına etkilerini ortaya koyan çarpıcı veriler sunduğunu ifade etti. Rektör Yılmaz; “Sempozyumumuzda çevre ve insan sağlığı alanında büyük verinin yol haritasını oluşturuyoruz. İzmir’de gerçekleştirdiğimiz bu toplantı, Türkiye’nin farklı şehirlerinde düzenleyeceğimiz beş toplantı serisinin ilkidir. Bu etkinliklerde su ve hava kaynaklı kimyasal kirleticilerin ve iklim değişikliğinin sağlığımıza ve doğaya etkilerini inceleyeceğiz. Ayrıca, kimyasal ve çevre kirliliğinin etkilerini azaltmak için yeni teknolojiler, özellikle membran ve sensör teknolojileri geliştirmenin önemine değineceğiz. Bu teknolojileri hem ülkemizin hem de tüm insanlığın hizmetine sunmayı amaçlıyoruz” ifadesinde bulundu.