Sahile yaklaşık 5 kilometre uzaklıktaki Kayadibi Mahallesi'nde yaşayan işçi emeklisi, 3 çocuk ve 2 torun sahibi Gültekin, kafe işletmeciliği için birkaç yıl önce kolları sıvadı. Evinin önündeki 600 metrekarelik fındıklığı kullanmaya karar veren kadın, tasarımını ve inşaatının büyük kısmını kendisi yaparak bahçeyi açık hava işletmesine dönüştürdü. Gültekin, 15 yıl önce kent merkezinden Kayadibi'ndeki evine taşındığını söyledi. Fındık bahçesini kafeye dönüştürmek için birkaç yıl önce çalışmaya başladığını anlatan Gültekin, "Tüm tasarım bana ait. Hayalimde ne varsa onu uyguladım." dedi. Acele etmeden iş bölümü yaparak inşaat sürecini gerçekleştirdiğini dile getiren Gültekin, "Masalar, kameriyeler, iğneden ipliğe her şeyi tasarladım, inşaat aşamasının büyük kısmını da ben tamamladım. Ailem bazı işlerde yardımcı oldu. Bu kafenin her şeyinde benim emeğim var." diye konuştu. Gültekin, çevresindekilerin ilk günlerde kendisine karşı çıktığını, başarılı olamayacağını söylediğini aktararak, "Bana 'Burası işlemez, yolu yok, başaramazsın' dediler. Ama ben inat ettim ve yapacağımı söyledim. Bir hayaliniz varsa peşinden gitmelisiniz. 64 yaşındayım, geç de olsa hayalimi gerçekleştirdim." ifadelerini kullandı. Kafede aile üyeleri çalışıyor Kafenin fındık bahçesinde kurulu olması nedeniyle müşterilerin ilgisini çektiğini belirten Gültekin, gelenlerin doğayla baş başa, şehrin stresi ve gürültüsünden kurtulma imkanı bulduklarını kaydetti. Gültekin, iş yerinin işletmesini emekli eşi, oğlu, gelini ve diğer yakınlarıyla sürdürdüğünü anlatarak, "Sürekli bir şeyler üretmek istiyor, bunun için de mücadele ediyorum. Düşünüyorum, daha güzel ne hale getirebilirim, neler yapabilirim. Oğlum diyor ki 'Anne bunları ne zaman düşündün'. Kadınlar, bir şeyler üretmek ve çalışmak için mücadeleden vazgeçmemeli." değerlendirmesinde bulundu. Semih Gültekin de annesiyle gurur duyduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu: "Annemle beraber işlettiğim kafeyi daha iyi yerlere taşımak istiyorum. Hep beraberiz. Nasıl daha fazla büyürüz, daha fazla nasıl müşteri ağırlayabiliriz, her zaman bunun planlarını yapıyoruz. Bütün hayatımızı bunun üzerine kurmaya başladık. "