Sağlık bakanının gözü dönmüş bir halde, ülkede aşı olmayan tek bir kişi kalmaması için gece gündüz bağırıp çağırıyor. Bilmeyende bakanın bizim sağlığımız için çalıştığını sanacak. Bana göre böyle. Tek bir söylediği ve yapılmasını istediği tedbirler bizim lehimize değil. İşi gücü bırakmış, aşı da aşı olun, diye bir yerlere mesaj veriyor. “Dellenmiş bu derler” bu ülkenin insanı kendini böyle sağa sola çarpanlar için. Zaten birkaç haftadır, aşı olmayanları korkutmak için bilim kurulu ve diğer uzmanlar, aşı olmayanların anayasa da koruma altında olan kişi hürriyetlerini kısıtlamak için akıl dışı sözler ile aşı olmaya zorlamaya çalışıyorlar.
Olmayacak dua’ya amin denmez. Hükümet, bakan veya çokbilmiş uzmanlar dedi, diye kimseye aşı falan bırakın hiçbir zorlayıcı şey yapamazsınız. Aşı olan olsun bana ne, maske takmış, temizlik delisi olmuş birileri, kimi elinde kolonya taşırmış, evine adam almazmış, toka yapmazmış, çok da umurumda. Onları takip edecek halimde yok. Ne halleri varsa görsünler. Zerre miktar beni bağlamayan şeyler. Hasta olursam da benim derdim. Ölürsem de, bırakacağım bir mirasta yok. Ağlayanımda çok olmayacak. Gelen gelir, gelmeyen içinde yol orada. Şeytanın uşağı olmuş bir bakanın, küreselci ilaç şirketlerinin oyunu için kendimi deli edecek değilim.
Takdiri ilahiden öte köy yok. Vademiz gelene kadar buradayım.
Gelelim esas mevzuya buna bağlı olarak. Bayram günü bir arkadaşın yanına uğradım. Kızı özel bir üniversitede hukuk okuyor. Aşı ile ilgili bir tartışma yaptık kendisi ile. Aşı olmayanlara kısıtlama gelmesine dair birkaç kelam edince, laf biraz alevlendi ve beni hukuk bilmezlik ile suçladı. Anayasanın bilmem kaçıncı maddesi şunu demiş bunu demiş, diye bir savunma ile aşı olmayanların hürriyetlerinin kısıtlanacağı ifade etti. Bahsettiği madde de daha ne yazdığını bile bilmiyor.(Tabii ki her zaman olduğu gibi elimdeki belgeleri gösterdim, fakat bu kişi eleştirinin tek bir sözüne inanmadığı gibi, hukukta okuduğunu üstüne basarak birkaç kez sinirlenerek tekrarladı.) Sadece bu kişi değil Bulancak’ta epeyce bir kişi aynı kafada. Yasaların iki tür yorumu olduğunu bile bilmeyen(biri özgürlükçü yorum, biri de kısıtlayıcı, hürriyetleri bağlayıcı)bu kişililerin yapısı elbette baskıcı, kısıtlamacı, herkesi suçlu görmeye meyilli, bir tek kendileri okuduğunu anlar sanıyor. Onun için aşı olmayanların idam edilmesinde bir sıkıntı yok bu kafadakiler için. İyi ki Naziler aramızda değil. Acaba öyle mi dersiniz?