Adamlar bir takım kurmuş, rakibi hırpalayıp duruyorlar. Mübarek Barcelona gibi her yerden atak üstüne atak yaparak gol atıyorlar. Rakipte yani bizler ise savuma yapmaya çalışıyor ancak nafile! Savunma iyice delik deşik olmuş, atakları savuşturmakta çaresiz halde. Tiki taka denen taktik ile atak yapan takıma karşı, paslardan başı dönen bizlerde hocanın vereceği taktik ile sahadan daha fazla yara almadan çıkmak istiyoruz. Peki böyle bir ihtimal var mı?
Görüntüde yok! Yazı bile geçer bu gidişle bu savuma zafiyeti ve işi düzeltmek. Sıkıntı çok büyük bu takım için. Dertlere deva olacak bir çalışma, plan, hoca ve oyuncu da ortalıkta yok. Hoca çırpınıyor ama eldeki oyuncu yapısı ile bu takım çok zor kendine gelir, o da yazdığımız gibi yazı geçer ve 2023 senesinin sandığına rast gelir. Köşenin başlığı vahşi batı da kapitalist sistemin yıkılacağını zannedenlerin içine düştükleri durumu hikaye eden filmin adından alındı. Batı Yakasının Hikayesi aslında batı da değişen bir şey olmadığını anlatıyor.
Geçenlerde ülkemizi dört bir yandan saran zam dalgası ve buna karşı hükümetin almaya çalıştığı tedbirlerin sonrasında olanlar, bana aynen bu filmdeki çaresiz durumu hissettirdi. Son birkaç gündür gezerken ve durumu izlerken, batı yakasında hiçbir şeyin değişmediğini rahatlıkla gördüm. Yok şu kadar kdv indirimi yapılacak, elektrikte şunlar yapılacak, sıkı denetimler olacak, firmalarda buna uyacak destek olacak, diyerek yapılan açıklamalar havada kalmış. Bu zam dalgasını durduracak olan tedbirler birinin kulağından girmiş, öbür kulağından çıkmış gibi. Sadece birkaç yerde az buçuk bir indirim gördüm. O da ehh işte denilecek kadar indirim. Diyelim ki; süt olsun bu! Kdv inmeden önce 10 liradan satılıyordu. İndirim ile 9.30 lira olmuş. Şimdi bu kadar indirim oldu, diye kimse koşa koşa süt almaya gitmez. Hatta bazı uyanık olan yerlerde fiyatlar önce katlandı ve indirimle bile bir önceki fiyatını geçti.
Olay açık ve net olarak görünüyor. Doların yüzde 150 civarında artması ile gelen zam dalgasının yüzde 10’u bile aşağı gelmedi. Her şey olduğu yerde duruyor. Sonrası ise Dünya’da fiyatlar arttı diyerek yapılan yüzde 100’lük artışta aynı yerde bekliyor. Rakamlar belli, kimse zerre bir indirim yapmıyor ve yapacak gibi de değil! Sandığa gidene kadar bu ateş daha çok yanar ve hükümet de bu ateşi söndüremediği sürece de sandıktan çıkamaz.