Günün ne getireceğini kimse bilemediği için hayat insanı kalbinden vurmayı sürekli yapıyor. Cuma günü haberleri yazdığım sırada İzmir ve çevresinde olan deprem ile ülkemiz yine sarsıldı. Bütün dikkatler deprem olan bölgeye çevrildi ve an be an, haber akışını seyreder olduk.
Bir gün sonra olayın vahameti yavaş yavaş ortaya çıkmaya başlayınca, can kayıpları ve yaralı olan vatandaşlarımız hakkında bilgi akışı da hızlandı. Kaç kişi can verdi ve kaç kişi yaralandı, diye kendimizi suçlamadan, bu işin artık bir düzene konması ve insan gibi yaşamak için elimizden geleni doğru yapmak zorundayız. Bu topraklar her an deprem, sel, heyelan, fırtına, aklınıza ne gelirse olan ve bundan dolayı can kayıplarının, yaralı kalanların ve büyük mali zararların olduğu bir bölge. Burada hayatımızı devam ettireceksek; her türlü güvenliği alacak, depreme dayanıklı evler, işyerleri, kamu binaları, köprüler, barajlar yapmayı anayasa gereği gibi saymalıyız. Bundan kaçarak bir yere varamayız. Ağlayıp sızlayıp afet ve felaketler ile baş edemeyiz. Kanun bir şey yasak, diyorsa onun çevresinden dolanıp, ev, işyeri, dere kenarına binaydı veya başka bir şey yapmanın anlamı yok. Bu benim arkadaşım, dostum, siyasi tanıdığım, benim işimi yapar bunlar, diye yola çıkmanın, rant peşinde koşmanın, yalan dolan işler çevirmenin, üç kuruşluk işi 1 kuruşa yaptırmanın, ne yaparsak yapalım, çalmadan çırpmadan, kendimiz için doğru yapalım. Bunun içinde siyasilerde, yetkililerden bunun için, fayda beklemeyelim ve iş neyse onu yapalım. Deprem olan yere ev yapılamaz, deniyorsa yapmayalım, dere kenarına kesinlikle yapı olmaz, deniyorsa yapmayalım. Bundan bir şey kaybetmeyiz. Daha iyi hayat için her şeyimizi doğru yapalım. Sonra başımıza bir şey geldiğinde, dövünüp durmayalım. Bir kez olsun ders alalım.
Yapanlara karşı, uyarıcı olalım ve gerektiğinde yetkili yerlere bilgi verelim. Canımızı kaybetmeyelim. Her türlü afet ve felaket için acil yardım ve kurtarma konusunda bilgi sahibi olmalı ve kurslara giderek, ilk yardım için gerekli bilgiye sahip olalım. Okullarda, anaokulunda, bütün kademelerde zorunlu ders olsun acil yardım, ilk yardım, afetlerde ve felaketlerde neler yapılmalı bilgileri sürekli anlatılmalı ve bunu hayatımızın bir parçası olarak hep aklımızda tutmalıyız.
Nerden dönsek faydadır. Başka çözüm yolumuz da yoktur. Ya değişiriz, ya da can veririz her defasında!