Hayatımız nerede ise 20 aydır bir garip durum aldı. Önce “covid” diye diye ağzımız pelensek oldu. Sonra özellikle maske lafı her yeri yakıp tutuşturdu. Nereye gitsem her duyduğumda bu iki laftan “illallah” dedim. Hadi bunları zamanla duymaz oldum. Söyleyenleri dinlemez oldum, “he he” diyerek geçiştirdim. Sonra birden esas istenen duruma doğru yelken açıldı. Bu arada hastalıktan vefat eden, iyileşen oldu ve aşı gelip kapıya dayandı. Bu plan ortaya atıldığından beri covidin oyunun sadece bir parçası olduğunu hep yazdım ve ifade ettim. Sağlık bakanlığının ve DSÖ denen şeytana tapanların örgütüne hiçbir şekilde inanmadım ve inanmadım da! Aşı olmak isteyen ve diğer fasa fiso olan tedbirlere din buyruğu gibi inananlara da bir şey dediğimiz yok. Kendileri bilirler. Koşa koşa maske taksınlar, evden çıkmasınlar, sabah akşam olanca kimyasal içeren temizlik ürünlerini kullansınlar bana ne! Herkes kendi bildiği gibi hareket etsin. Bir aşı manyaklığı ile gidilecek yer aşağı yukarı belli gibi, aşı köleliği için adım adım gidiliyor. 1 doz dediler, olmadı iki doz olsun, diye ortaya karışık bir durum olunca, bunu tam berkitelim üç doz iyidir, bunda karar kılacaklardı, emir geldi yukarıdan(küresel çetenin şeytanı tabii ki)dört doz daha kalıcı olur diyerek haber saldılar her yana. Baktılar yine vızırdayanlar var, o zaman beşinci doz diyerek aşıyı sebil edecekler sanki. Kaç defa yazdık 2010 senesinde sahneye koyamadıkları domuz gribi ve sonraki kuş gribindeki satılmayan, aşılar için plandemi içinde yer alan oyunlardan biride virüs numarasıydı. Bu aşıların içinde ne olduğunu kimse bilmiyor. Kim biliyor peki? Küresel çetenin sahaya süren şeytan ve ekibi. Bunlarda Dünyayı idare edecek olan(benim fikrim böyle; başkası başka düşünür o da onların bileceği iş) şirketlerdir. Oyunu sahaya yayan bunlar. Ancak bunu niye yaptıklarını sorduğunuzda, insanların iyiliği gibi bir şey zırvalıyorlar. Şeytanın insanlar için iyi bir şey düşünmesi ve yapması söz konusu bile değil. “Hayır var” diyenler de bunu kendi dünyalarında yaşasınlar, beni ırgalamaz. Sorulacak soru var da, cevap verecek bir makam ve kişi şimdilik yok. Şimdilik yok, fırtına geçtiğinde inanın çok hesap sorulacak ve o zaman göreceğiz bu oyunun amacını. Geç kalmayalım yeter.