Boşuna yazmıyoruz, haber yapmıyoruz biz. Bir bildiğimiz vardır yani. Daha birkaç gün bile olmadan halis mulis trafik haberini okuyunca, “olur olur daha neler olur bu ülkede” diye kıs kıs güldüm durdum. Haber şuydu, İstanbul’da birisi düğün yapıyor; yapar yani bize ne değil mi? Daha önce de böyle durumlar ile tv kanalarında ve gazetelerde çokça karşılaştığımız için aşinayız bunlara. Ben bu son halay mevzunu gazetede okuyunca, yazalım bunun üstüne birkaç kelam, diyerek topa girmenin faydalı olduğunu söyleyebilirim.
Son köşe yazısında trafikteki kuralsızlığın trafik terörü olarak ele alınması ve buna göre işlem yapılmasından dem vurmuştum. Yazının daha ömrü bitmeden, “hop işte ben burayım” diye vatandaşlar yolda arabaları durdurmuşlar, düğün halayı olmuşlar bir güzel, halay çekiyorlar. Kim ne karışır ki bu insanlara, düğün salonuna kadar sabredememişler ve içlerinden öyle geldiği içinde araç trafiğinin ortasında inmişler arabalarından ve ver etmişler halayın gözüne. Sonra polis gelmiş ve bunları zar zor durdurmuş ve ceza kesmiş. Bu nasıl bir düğün sevinci, bu nasıl halay çekme ruhu, isteği, gidin salona orada oynayın ve kurtlarınızı dökün. Yolda acil bir yere varacak olan vardır, cankurtaran hasta taşıyordur, bir yerde yangın çıkmış itfaiye oraya varacaktır, ne bileyim daha çok şey aklınıza gelir bu durumda ve düğün salonuna gider orada hep beraber halayınızı çekersiniz. Trafiği tehlikeye atmışsın, kaza olacakmış umurlarında bile değil bu halay sevdalısı insancıkların.
Bunlara ceza kesilmiş de ne olacak ki? Bunlar ilk düğünde yine aynı şeyi rahatlıkla yapacaklardır. Ceza kesmez bunları. Aldıkları cezayı öyle böyle öderler ve ilk düğüne giderken kaldıkları yerden halaya devam ederler.
Her zaman şunu söylemekte fayda var. Trafikte 300-500 lira ceza ile bu işi hizaya getirmek söz konusu değildir. Can yakmayan cezanın bir faydası olmaz. Kırmızı ışıkta geçene 288 lira ceza kesiliyor. Emniyet kemeri takmayanlara 132 lira ceza kesildikten sonra bu kural tanımazları durdurmak inanın çok zordur. Unutmadan yazayım; Belçika’ da, aylar önce bir düğüne giden Türk konvoyunu durduran polis bunları mahkemeye vermiş, tamamı ağır cezalar almıştı. Hem de ehliyeti olanların iki yıl trafikten men etmişti. Bizde ise “aman ağbi bu kez bizi affet” denilerek iş kapatılmaya çalışılır. Sonra ilk fırsatta aynen halay devam eder gider.