Salgın numarası artık sona ermeye doğru hızla giderken bu işi planlayan çetenin işi nasıl kıvırtmaya çalıştığı ayan beyan ortada. Ooohoo bu işin içinde olan uzmanlar(prof. dr. doç. İlaç firmaları, tv’ler, gazeteler, haber siteleri, gönüllü salgın severler) şimdi başka başka tellerden konuşuyor, açıklama yapıyor ve topu taca nasıl atarız diyerek kıvranıyor. Salgınla beraber yaptığım arşiv çalışmasında gördüğüm net bir şey var. Bu salgın numarasını servis edenlerin tamamı hep ayrı bir telden dem vurduğunu gördüm. Hepsi kendi bağlı olduğu grubun adına göre konuştu ve açıklama yaptı. Özellikle salgınla yatıp kalkan bazıları, kendi söylediği sözlerin için de bile kendini boşa düşüren, ele veren o kadar cümle kuruyor ki, iyi ki bunların tek bir dediğine inanmadığımız için bu günlere Allah’a şükür sağ salim geldik. DSÖ denen şeytani örgütün son günlerde açıklamaları da tam bu minval üzerine olup lafı eveleyip geveliyor. Salgın yok, zaten olmadı, ancak biz şeytanın adına yola çıktığımız için bunları yaptık, diyecektir az kaldı buna. Okuduğum, takip ettiğim ve arşivime aldığım bu zırvaların kitaplaştığında bunu görmek zor olmayacak. Tam bir akıl tutulması içinde insanları kandırmaya çalışanların hesabı elbette görülecek. Sonra sağlık bakanının Giresun’daki açıklamalarını okuyunca, eee bakanım ne oldu da bunları söylemek zorunda kaldınız demek lazım. Aynen alıyorum buraya bu açıklamadan birkaç kelam, neler olmuş neler bu hayatta diyelim. İşte bu konuşamadan kısa bir özet; "Artan vaka sayılarının sizi ürkütmemesini Sağlık Bakanınız olarak en yüksek sesle söylüyorum; endişe etmeyiniz, hastalık eski günlerindeki gücünde değil. Grip olan vatandaşlarımızın sayısını günlük olarak ilan etsek benzer manzaralarla karşılaşacağız. Gripten kaybettiğimiz vatandaşlarımızın sayısını günlük olarak açıklasak salgından farklı olmadığını göreceğiz. Müsterih olunuz, en kötü günler geride kaldı." Soralım bakalım, o zaman 30 aya yaklaşan bu salgın numarası neydi bakanım? Madem bu iş gripti, bu korku, bu yalan, dolan ve yasaklar neyin nesi idi? Öyle kaçış yok. Bu kadar ölümün, hastalığın, korkunun hesabını vermeden gitmek yok. Olmayacakta! İşet bakanın sözleri, ben demiyorum!
Anasayfa
Yazarlar
Erhan GÜNDOĞAR
Yazı Detayı
Bu yazı 285+ kez okundu.
Hepsi ayrı telden çalıyor
Salgın numarası artık sona ermeye doğru hızla giderken bu işi planlayan çetenin işi nasıl kıvırtmaya çalıştığı ayan beyan ortada. Ooohoo bu işin içinde olan uzmanlar(prof. dr. doç. İlaç firmaları, tv’ler, gazeteler, haber siteleri, gönüllü salgın severler) şimdi başka başka tellerden konuşuyor, açıklama yapıyor ve topu taca nasıl atarız diyerek kıvranıyor. Salgınla beraber yaptığım arşiv çalışmasında gördüğüm net bir şey var. Bu salgın numarasını servis edenlerin tamamı hep ayrı bir telden dem vurduğunu gördüm. Hepsi kendi bağlı olduğu grubun adına göre konuştu ve açıklama yaptı. Özellikle salgınla yatıp kalkan bazıları, kendi söylediği sözlerin için de bile kendini boşa düşüren, ele veren o kadar cümle kuruyor ki, iyi ki bunların tek bir dediğine inanmadığımız için bu günlere Allah’a şükür sağ salim geldik. DSÖ denen şeytani örgütün son günlerde açıklamaları da tam bu minval üzerine olup lafı eveleyip geveliyor. Salgın yok, zaten olmadı, ancak biz şeytanın adına yola çıktığımız için bunları yaptık, diyecektir az kaldı buna. Okuduğum, takip ettiğim ve arşivime aldığım bu zırvaların kitaplaştığında bunu görmek zor olmayacak. Tam bir akıl tutulması içinde insanları kandırmaya çalışanların hesabı elbette görülecek. Sonra sağlık bakanının Giresun’daki açıklamalarını okuyunca, eee bakanım ne oldu da bunları söylemek zorunda kaldınız demek lazım. Aynen alıyorum buraya bu açıklamadan birkaç kelam, neler olmuş neler bu hayatta diyelim. İşte bu konuşamadan kısa bir özet; "Artan vaka sayılarının sizi ürkütmemesini Sağlık Bakanınız olarak en yüksek sesle söylüyorum; endişe etmeyiniz, hastalık eski günlerindeki gücünde değil. Grip olan vatandaşlarımızın sayısını günlük olarak ilan etsek benzer manzaralarla karşılaşacağız. Gripten kaybettiğimiz vatandaşlarımızın sayısını günlük olarak açıklasak salgından farklı olmadığını göreceğiz. Müsterih olunuz, en kötü günler geride kaldı." Soralım bakalım, o zaman 30 aya yaklaşan bu salgın numarası neydi bakanım? Madem bu iş gripti, bu korku, bu yalan, dolan ve yasaklar neyin nesi idi? Öyle kaçış yok. Bu kadar ölümün, hastalığın, korkunun hesabını vermeden gitmek yok. Olmayacakta! İşet bakanın sözleri, ben demiyorum!
Ekleme
Tarihi: 02 Şubat 2022 - Çarşamba
Hepsi ayrı telden çalıyor
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.