Dünya’da farklı medeniyetler, farklı kültürler, farklı ırklar var. Fakat neticesinde her birey insan olarak aynı kefede tartılıyor. Bu insanları ayrı kefelere koymayı deneyenlerde bariz şekilde ırkçılık yapıyordur.
Bu cümleler ile yazımın yanlış anlaşılmasını engellediğime göre yazıma başlayabilirim. Dünya üzerinde adı geçen, çok sayıda 18 yaş altı seveni ve hayranı olan bir grubu ele alacağım. Açıkçası, grubun mensuplarını ayırt edebildiğimi söyleyemem. Hepsi birbirinin aynısı resmen... Şeyi anımsattı bana ya; robotları evet robotları.
Şimdi birazcık bunları araştırdığımda ise gerçekten bir robot gibi yaşadıklarını fark ettim. Tıpkı robot gibi cinsiyetsizler. Hayatları sadece anlaşmalı olduğu şirketlere para kazandırmak. Ömürlerinin neredeyse %95 kadar bir kısmında kamera karşısındalar. Giyecekleri kıyafeti, yiyecekleri yemeği, söyleyecekleri sözleri, gidecekleri yerleri, hatta kişisel bakımlarını bile, bu kişileri yöneten şirketler belirliyor. Kendi hür iradelerinin olduğunu söyleyemeyiz. Amaçlarının da bu sistemi sevenlerine, yani daha çok, küçük yaş kitlelerine aşılamak olduğu tartışmaya yeterince açık bir konudur. Benim çevremde de çok var. Tabiri caizse, bu robotlara tapan kesimin çok büyük bir çoğunluğunun yaşlarının 18’i bile geçmediğini görüyorum. Bu çok kötü bir durum... Neden mi? Açıklayayım; hayatlarında kritik karar aldıkları dönemlerinde, hayatlarını bir robot olarak geçiren varlıkları, rol model olarak benimsiyorlar. Bu çocukların ebeveynlerine şöyle bir şey söylemek istiyorum; okuma yaşlarında, hayatının en hareketli dönemlerinde bu cinsiyetsiz robotlara tapmalarına izin vermeyin. Şarkıları dinlemekte asla bir sakınca görmüyorum. Çünkü müzik zevki değişir, doğaldır.
Bu grupların özellikle birer proje olduklarını savunuyorum. Neticesinde bunlar, benim köşe yazılarımda bahsettiğim; robotlaştırma, dijitalleştirme hedeflerini gerçekleştirmek için birer proje. Bariz bir şekilde görüldüğü gibi, robotlar gibi cinsiyetsizleştirme çabaları var. Aynı zamanda bu grupların şirkete bağlı olduğu gibi, sizin de küreselcilere bağlı olarak, onlar ne derse sizin de onları yapmanızı istiyorlar. Bu robotlarla uyanıp, bunlarla gününü bitirenler var. Onlarla aynı saatte uyanıyor, canı yayındı, videoydu hepsini izleyip sonra uyuyor. Robotların kamera önünde geçirmediği hepi topu 2-3 saat vardır. Harici zamanda ful kamera önündeler. Grup üyeleri dışında kimseyle de bir diyaloglarını görmedim doğru dürüst. Hayranları hariç tabii…
Küreselciler insanları robotlaştırmak isterken, bu gruplar sayesinde robotlaşmayı bırakın, var olan robotların bile kölesi oluyorlar. Durum sandığınızdan daha da vahim… Savunmaları ise ‘saygı duymalısın’. Yahu bunu diyenlerin %90’ı zaten onların himayesinde… Tek yaptıkları kamera önünde çok fazla bulunarak olabildiğince cinsiyetsiz olmayı ve bir yere bağlı olmayı aşılamak olan robotlara mı saygı duyacağım? Şarkılarını dinlerseniz dinleyin. Orası başka. Lakin, bir robot gruba, tapınmak… Resmen şuursuzluktur! Bunların farkında olan insanları zaten bu robotların şirketlerine kalmadan, robotların köleleri susturuyor. Hiçbir şeyden habersiz olarak tapındıkları robotların tek amacı; hayatlarını kamera önünde geçirerek, cinsiyetsizliği ve robotlaşmayı aşılamak… Bunu görmek istemiyorsanız, size kalmış!