İlkokula giderken eski sinemanın oradaki boş alanda çoluk çocuk en çok mile oynar, kimi sakız kağıtlarından çıkan artis resimleri ile alt üst oynar, kimi de o günlerin en çok okunan çizgi roman dergilerini değiş tokuş eder veya satmaya çalışırdı. O zamanlarda para durumumuz zaten iyi değildi. Üç beş kuruş elime geçtiğinde bu çizgi romanlardan alır okurdum. Ancak nafile yere okuduğumu sonraları anladım. Çoğu renkli olan bu dergilerin insanı cezbettiğini söylemek doğru olur. En çokta Kızılderili olan ABD’nin gerçek sahipleri olan yerlilerinin nasıl mağlup edildiğini hikaye eden dergiler revaçtaydı. Bu sayede nerede ise ülkenin yarısı ABD sever olmuş ve yapılan her şey meşru görülmeye başlamıştı. Sonra ortaokul ve lise derken gözümüz ışığın kamaştırıcı halinden yavaş yavaş sıyrılmaya başlayınca bazı şeylerin ayan beyan ne olduğunu idrak ettik. Epeyce bir aklımız başımıza gelince de, ABD denen musibetin hakiki yüzünü gördük ve çizgi romanlardan uzak kalmaya devam ettik. Bu dergilerde en çok dikkat çeken şey, yerlilerin savaş öncesi insanı korkutan şekilde çaldıkları ve sesleri ile korkuyu her yere saldıkları tam tam’ın çalınması onları birer zalim gibi göstermeye yetiyordu. “Ha demek bu yerliler insan falan değil, yok edilmesi gereken bir güruh” gibi bize gösteriliyordu. Tam tam çalmaya başlayınca, ortalıkta bir savaşın olacağı veya yerlilerin durup dururken savaşa gireceği gibi bir mana oluşturuluyor ve yerlilerin katli vacip oluyordu. Bu çizgi romanlar ve buna dayalı ABD filmleri Dünya’yı sarıp sarmalıyor ve savaşın arkasındaki esas gücün ABD’nin olduğu saklanıyordu. Gözümüz kir pas içinde olunca bunu anlamak kolay olmuyordu. Birer gerçek kırıcı olan bu çizgi romanlar ve filmler ile bir rüya alemine düşenler tam tam sesinin nereden geldiğini bir türlü çözemiyor ve hep yerlilerin suçlu ve acımazsız olduğunu ifade eden bir dil ile kendinden kaçırıyordu. Tam tamlar aslında çetenin elindeymiş ve son iki senedir de aynı şekilde, ismi konulmamış olan Dünya savaşı ile insanlığı esir almaya çalışıyor. Tam tam sesleri artık daha çok duyuluyor ve her yeri inletiyor. Korona ile başlayan savaş tam tamlarının sesi, gittikçe yakınlaşıyor ve savaşın ülkenin kapısında olduğunu belirtiyor. Bu tam tam sesine dikkat edelim, kulağımızı sağır etmesin.
Anasayfa
Yazarlar
Erhan GÜNDOĞAR
Yazı Detayı
Bu yazı 368+ kez okundu.
TAM TAM SESLERİ GELİYOR DÖRT BİR YANDAN
İlkokula giderken eski sinemanın oradaki boş alanda çoluk çocuk en çok mile oynar, kimi sakız kağıtlarından çıkan artis resimleri ile alt üst oynar, kimi de o günlerin en çok okunan çizgi roman dergilerini değiş tokuş eder veya satmaya çalışırdı. O zamanlarda para durumumuz zaten iyi değildi. Üç beş kuruş elime geçtiğinde bu çizgi romanlardan alır okurdum. Ancak nafile yere okuduğumu sonraları anladım. Çoğu renkli olan bu dergilerin insanı cezbettiğini söylemek doğru olur. En çokta Kızılderili olan ABD’nin gerçek sahipleri olan yerlilerinin nasıl mağlup edildiğini hikaye eden dergiler revaçtaydı. Bu sayede nerede ise ülkenin yarısı ABD sever olmuş ve yapılan her şey meşru görülmeye başlamıştı. Sonra ortaokul ve lise derken gözümüz ışığın kamaştırıcı halinden yavaş yavaş sıyrılmaya başlayınca bazı şeylerin ayan beyan ne olduğunu idrak ettik. Epeyce bir aklımız başımıza gelince de, ABD denen musibetin hakiki yüzünü gördük ve çizgi romanlardan uzak kalmaya devam ettik. Bu dergilerde en çok dikkat çeken şey, yerlilerin savaş öncesi insanı korkutan şekilde çaldıkları ve sesleri ile korkuyu her yere saldıkları tam tam’ın çalınması onları birer zalim gibi göstermeye yetiyordu. “Ha demek bu yerliler insan falan değil, yok edilmesi gereken bir güruh” gibi bize gösteriliyordu. Tam tam çalmaya başlayınca, ortalıkta bir savaşın olacağı veya yerlilerin durup dururken savaşa gireceği gibi bir mana oluşturuluyor ve yerlilerin katli vacip oluyordu. Bu çizgi romanlar ve buna dayalı ABD filmleri Dünya’yı sarıp sarmalıyor ve savaşın arkasındaki esas gücün ABD’nin olduğu saklanıyordu. Gözümüz kir pas içinde olunca bunu anlamak kolay olmuyordu. Birer gerçek kırıcı olan bu çizgi romanlar ve filmler ile bir rüya alemine düşenler tam tam sesinin nereden geldiğini bir türlü çözemiyor ve hep yerlilerin suçlu ve acımazsız olduğunu ifade eden bir dil ile kendinden kaçırıyordu. Tam tamlar aslında çetenin elindeymiş ve son iki senedir de aynı şekilde, ismi konulmamış olan Dünya savaşı ile insanlığı esir almaya çalışıyor. Tam tam sesleri artık daha çok duyuluyor ve her yeri inletiyor. Korona ile başlayan savaş tam tamlarının sesi, gittikçe yakınlaşıyor ve savaşın ülkenin kapısında olduğunu belirtiyor. Bu tam tam sesine dikkat edelim, kulağımızı sağır etmesin.
Ekleme
Tarihi: 27 Ekim 2021 - Çarşamba
TAM TAM SESLERİ GELİYOR DÖRT BİR YANDAN
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.