Akşam bir kanalda belgesel izliyordum. Pakistan’daki yerli Türkler diye bir belgeseldi. Burada ikamet eden ve Türk boylarından gelen bu insanların hikayeleri anlatılıyordu. Birisi buradaki Türkleri anlatırken, 300 sene önce ülkeye gelen İngilizlerin, Türklerin, kendi aralarında birkaç yapıya ayrıldığını ve bir kısmının mugal diye başka bir ırk olduğunu söylemiş ve o günden sonra buradaki kavim Türk ve mugal olarak yaşamaya başlamış. Nasıl dümen değil mi? Sen Türk’sün ama ne olduğunu bilemediğin için sömürgeci geliyor ve sana mugal, diyor ve sende bunu alıp kabul ediyorsun. Aklına bile gelmiyor, “bu İngiliz bizi niye böyle mugal diyerek kendi soyumuzdan ayırdı.”  Fitne fesat fücur bilmeyen için bunu sormak akla gelmez. Sen kalk İngiltere’den yola çık, Çin, Hint Yarımadası, Pakistan, İran, Suriye, Irak, Türkiye’ye uğra ve ondan sonra buralarda bir daha huzur kalmasın. Herkese kendine göre bir şekil vermişler ve istediği gibi hareket ederek bölgenin yapısını değiştirerek bu günlere gelmişler. Garip bir durum ve anlaşılması çok zor şeyler. Niçin buralara gelinmiş, ne varmış bu bölgelerde de ülke ülke gezip durmuşlar. Bizim bilmediğimiz ne var ki, bu ülkelerde; İngilizler hiç üşenmemiş onca yol giderek buralarda ki kavimleri ayıra ayıra birbirinden uzaklaştırmış ve bir daha da bir araya gelmelerini engellemiş. Sorulması ve araştırılması gereken çok önemli bir şey bu. Hatta bu bölgede “asılacaksan İngiliz sicimi ile asıl” diye bir deyim var. Zamanla bunu herkese okutmuşlar. Öyle bir dümen ki çözülmesi çok zor. Bu belgesel de ki insanlar hakikatten de aynı kavimin insanı olduğunu belli. Ancak onlarda mugal ve Türkler diyerek kendilerini ayırmaktan çekinmemiş. İngiliz’in bu işten çıkarı nedir, bunu sormak gereği bile duymadan senelerce durmuşlar. Sonra buralarda hep bu akıl galip gelmiş ve bir türlü işler durulmamış. Hep kan, savaş, gözyaşı, yoksulluk, sömürü, iç savaşlar hiç durmadan devam etmiş ve bu arada İngilizler daha çok zengin olmuş. Hep kazanmışlar ve sürekli semirmişler. Mevzu derin ve bilinmesi gereken çok şey var. Bunu da kolay kolay öğrenemeyiz. Bilmek isteyenler için bir ipucu vereyim; İngiliz kraliçesinin elinden hiç bırakmadığı kırmızı çantasında ne var diyerek noktalayalım.