Bir belgesel kanalı var tv’lerde. Çok sayıda türde belgesel ile insanın yakından takip ettiği bir kanal gibime geliyor. Tarihten gizemli olaylara kadar epeyce bir yapım var. Birkaç hafta önce 1980’li seneler de Amerikan hayat tarzındaki değişimin olduğu belgeselin bölümlerini görünce, 1980’li senelerden sonra ülkemizdeki tepe taklak bayır aşağı yuvarlanışın izlerini yakından gördüm. O zamanlarda içinden geçtiğimiz bu tarih kesitinin içinde olduğumuzdan ne olup bittiğini doğru dürüst çokta anlamamıştık. Gerçi gazete, kitap veya dergilerde bunları takip etsek te, işin nasıl kotarıldığı ve insanlara bunun şırınga edilişini çokta çakamamıştık. Zaman akıp giderken, çok farklı kaynakların önümüze açtığı ufuk sonrası bunları az buçuk kavrar olduk. Bu bahsedilen seneler ile bütün ülkeler sanki bu boş Amerikan hayat tarzının birer kölesi olmaya başladı. Özellikle suçun nasılda Dünya üzerinde hızla artışa geçtiği, teknolojik gelişme ile insan beyninin bu kisch kültür ile haşır neşir edilişi ve hissiyatın kaybolması aynı zamanlara denk gelişi araştırılmalı. Araştırmada yapıldı, raporlar hazırlandı ancak işin perde arkası çokta dillendirilmedi veya buna izin verilmedi. Dönem dönem küresel yapının kendi dışında kalan insanları kontrol etmek ve sadece ekmek peşinde koşturmasının sebebi aslında buydu gibi. İpin ucunun koptuğu, her şeyin süratle yuvarlanması bu fikrin çokta görülmesini engelledi ve bu günlere kadar geldik. Bu yuvarlanma ve sarsıntı hala devam ederken, olanı biteni göz boyama ile unutturmaya çalışan yapının oyunu sürekli yeni planlar ile her şeyi değişime zorluyor.
Ülkemizdeki bu zaman aralığında var olan kültür başta olmak üzere her alandaki yozlaşmanın, darmadağın olmanın, savrulmanın, hıza, hazza ve göz boyamaya dayalı ayartmanın sebeplerini ortaya koyacak çok az sayıda kaynak, eser, kitap ve bilgi ile belge bunları açıklamaya yetmiyor gibi duruyor. Hatta biraz daha geriye giderek, Amerikan buhranından sonra, iki dünya savaşı ile birlikte paylaşım için yapılan mücadelenin hikayesi çok eksik görünüyor. Bizde zaten olmamış. Var olanda öyle işin perde arkasını çokta depreştirmemiş. 1960-70 ve 80’li seneler bizi nereye götürmüş merak edilecek şeydir aslında.