Sevgili okurlar…
Pazartesi akşamıydı.
Mübarek Ramazan ayının ilk iftar saatleri,
Tam top atılmıştı ki,
İstanbul seçimlerinin iptal edildiği açıklandı.
Niye mi iptal edildi?
Atı alan Üsküdar’ı geçemedi de ondan…
Niye mi iptal edildi?
Kazanan birilerinin değil halkın istediği oldu da ondan…
Niye mi iptal edildi?
Bu adam başka bir adam da ondan…
Niye mi iptal edildi?
Bu adamın üzerine çamur yapışmıyor da ondan…
Evet değerli okurlar.
Tarafsızlığımı kimseye anlatmak zorunda değilim.
Her ne kadar benim için beni sevmeyenler hep beni bir yerlere yakıştırmış olsa dahi pek bir önemi yok.
Ben her zaman doğru bildiğimin yanındayım.
Bakın şimdi.
Mübarek ramazan ayının ilk saatleri,
İlk iftarımızı açtığımızda
İstanbul seçimleri iptal edilerek,
Kazanılmış hakkı elinde bulunan bir kişinin ahını aldınız.
Bu dünyada bunun karşılığını er ya da geç göreceğinizden şüphem yok.
Bak kardeşim.
Seçimlerin üzerinden tamı tamına 36 gün geçmiş,
Hak, hukuk ve adaletle temsil edildiğine inanılan bir kurumun,
Verdiği bu karar tüm Türkiye’de ağızları açık bırakmıştır.
Kimse bunun ne izahını yapabilir ne de savunmasını,
Olay gayet açık,
Aynı zarfa vatandaş 4 oy atmış,
Muhtarlık Pusulası,
Belediye Meclisi Pusulası,
İlçe Belediye Başkanlığı Pusulası,
Ve Büyükşehir Belediye Başkanlığı Pusulası,
3 oy şaibesiz, diğer 1 oy şaibeli.
Bırakın çocukları, dağdaki kargalar bile buna güler.
Adalet herkese eşit olursa anlamını bulur.
Ne demişler,
Ayarını bozduğun kantar gün gelir seni de tartar…
Evet değerli okurlar.
İstanbul’da 23 Haziran’da seçim var.
Hani bir söz var ya,
Adalet elbet bir gün tecelli eder diye.
Bekleyip göreceğiz.
23 Haziran’da İmamoğlu seçimleri alıp,
Haklılığını ortaya mı koyacak,
Yoksa Yıldırım seçimleri alarak,
Bu işte şaibeyi kimin yaptığını ortaya mı çıkaracak…
Bekleyip göreceğiz.
Kalın sağlıcakla…