Pazartesi akşamı gazetenin baskısı bitmiş, matbaadan eve gitmeyi beklerken, sokakta matbaanın önünde ellerinde sigara ile duran 3-4 çocuğu(4’de 12-15 yaş arasında vardı gibi) gören Sinan Yıldız, “gelin bakim buraya” diye seslenince 2 çocuk oradan hızla kaçtı gitti. Sinan, geride kalan 2 çocukla konuşmak için dışarı çıkınca bende arkasından yanlarına gittim. Sinan, çocuklara, “yazık değil mi kendinize” diye sual edince yaşça ve boyca daha büyük olanı “ben liseye gidiyorum ağbi” diye cevap verdi. “Ananın babanın sigara içtiğinden haberi var mı “diye ikinci kez sorunca, bu cevap veren çocuk gayet rahat bir şekilde “var biliyorlar” diye bize bir afili baktı ki; “ne sorup duruyorsunuz bana” duruşu ile kendinden emin birisi havalarına yattı. Biz daha fazla üstelemeden işimizin başına döndük. Tabii bu çocuk sallıyordu, ‘anam babam biliyor’ diyerek. Aslında duruşunu size gösterme durumu olsaydı yazdıklarımı daha iyi ifade ederdim. Bir kulağımdan girer, diğer kulağımdan çıkar, misali deriz ya; aynen onun gibi bir duruşu ve edası vardı. Sizde kim oluyorsunuz da bana soru soruyorsunuz, havalı duruşu bu aralar 18 yaşının altındakilerde çok yaygın. Dünyayı önemsemeyen küçükmüş ama büyümüş gibi tavırlar ile kendini göstermek şimdiki bu yaş grubu ve altındakilerin sloganı olmuş gibi. Çok çile çekmiş, hep ezilmiş ama burnundan da kıl aldırmayan insan hali.
Hele de “liseye gidiyorum ben” deyince, sanki sigara içmek için liseye gitmek yeterli şartmış gibi rahatlıkla söylemesi de kendine güven göstergesi sayılıyor. Sağlık bakanlığı herhalde, bu lise öğrencileri için izin vermiş te biz niye sorup duruyoruz ki!
Aslı astarından pahalı gibi yani! Hep yazdığım ve dediğim gibi yangın harlanarak devam ediyor ve artık evlerin içinde haberiniz olsun!