Nerede ise on bin senedir bu ülkede muhabirlik yapar ve kendimce köşe yazarım. Çok şey gördüm, haber yaptım, yazı yazdım, olaya rast geldim, vakanın içinde oldum. Binlerce insan ile tanıştım, sohbet ettim, bilgi aldım, bunları hukuk ve ahlaki bir sınır içinde yazdım durdum. Bu uzun süre zarfında insanların derdini gazete, tv ve radyolarda aktardım ve çözümler içinde aklımca bir şeyler anlattım. Ne vakit, bir sıkıntıyı haberleştirdim, habere konu olan kurumlar ve kuruluşlar bazen açıklama yaparak işin bir yanını ortaya koymaya çalıştılar. Yaptığım onca haberin çok azında yapılan açıklamalar ikna edici olunca işin hiçte o kadar kolay olmadığını gördüm.
1983’den bu yana böyle çok haber yaptım ve açıklama yapması gerekenler açıklamalarını yaparak milleti kendince bilgilendirdi. Son günlerde ülkemizde vatandaşın kesesini epeyce bir delen başta elektrik zamları ve doğal gaz ile gıdalardaki uçup giden artışların ne dolduğunu soranlara, bu işlerin başında olan yetkili kişilerin veya kurumların yaptığı açıklamalar kimseyi ikna etmiş değil. Birkaç gün önce Bulancak’ta elektrik faturalarına gelen artışın sebebini sorduğumuz kurum bir açıklama yapmıştı. Bu açıklamayı okudum ve ne olduğunu doğrusu anlamadım. Teknik ve kurum için kullanılan terimler ile yapılan açıklamaya göre, yapılan zamlar yüzde yüz doğru ve gerekli imiş. Bu tür bazı olaylar ile karşılaştığım da, telefonla veya yüz yüze görüştüğümde bana açıklanan şeylerden sadece bir kısmı insanı ikna eder oluyor. Çok gördüm ve başımdan geçti. Öyle kolay kolay asabım bozulmaz ve tartışmaları kavga seviyesine çıkartan bir değilim. Ancak herkesin başına gelen bu tür şeylerde bazen şirazeyi kaçırdığımda oldu. Şimdi bu açıklamanın tek bir doğru yanı var. O da açıklama yapılmış olması. Başka bir özelliği yok. Kurum, Bulancak’taki sorumluları değil, genel merkezi veya genel müdürlüğü, “böyle bir açıklama yapılacak” diye bir yazı gönderince onlarda bunu yapıyor. Emir demiri keser misali! Vatandaşın derdine çare olacak bir açıklama değil. “İşte şu kadar kilovat yakarsan, şu kadar ile çarpılır, şunu yakarsan da bununla çarparız fiyatları” denilen bir açıklama. Öyle çok teknik ve detaylı laflara gerek yok. “Kilovatı şu” dersin olur biter. Yok gündüz şunu yaktın, gece bunu yaktın, dağıtım bedeli, okuma bedeli gibi hikayeler ile fatura olmaz. Bir de 5 kwt yaktığınızda, üstü için zamlı tarife olur. Niye “evdeki elektriği ne kadar yakacağımızı size mi soracağız” yoksa sayacın başında bekleyip saati mi, durduracağız yani! Bu açıklamalar yama tutmuyor haberiniz olsun!