İnsan hayatının bir anlam taşıyabilmesi için ilk şart sağlıktır. Sağlık olmadan hiçbir şeyin anlamı olamaz. İnsani görevler yerine getirilemez. Düzenli bir hayat, sağlık kurallarına uymak ve sağlığı korumakla olur. Böylece beden sağlığı korununca, bedenle sıkı bir ilişkisi olan ruh sağlığı da korunmuş olur ki, dengeli bir hayattan ancak o zaman söz edilebilir.İnsanın hayatında yaptığı davranışlar iyi ve kötü alışkanlıkların tekrarıdır. Hiçbir insan kötü olarak doğmaz. Sonradan kazandığı iradeye bağlı davranışların iyi ve kötü oluşu ile insan iyi ve kötü olur. İradesiz ve dengesiz hayat, iyi alışkanlıkların kazanılmasını güçleştirir. O zaman insan kötülüklerde tatmin yolu arar ki, bu da büyük problemler doğurur.Denilebilir ki, sigara insan sağlığını tehdit eden kötü alışkanlıkların en başında gelmektedir. Çünkü diğer alışkanlıklara nazaran sigarayı kullananların sayısı daha çok olduğundan tesir sahası da geniştir. Devamlı kullanılan bir madde oluşu ile de zararı diğer alışkanlıklara oranla daha büyüktür.Sigara alışkanlığı, aslında insan için bir ihtiyaç olmadığı halde kompleks ve problemlerin içinde kötü özentilerle başlar. Ve genç yaşta kazanılan bir alışkanlıktır.Gençler arasında sigara içmek, büyüklere yakıştırılan bir davranış olarak kabul edilir. Benliği henüz tam gelişmemiş çocuk denecek yaştaki gençler kendilerine duyduğu güvensizlik içinde yapmacık pozlarla büyükler gibi içmek, birini söndürüp diğerini yakmak, filmlerdeki gibi izmariti fırlatmakla büyüklük sevdasına kapılırlar. Dikkati çekmek ve enteresan görünmekle büyüdüklerini ispata çalışırlar.Erkekler sigara içmeyi erkek olmanın bir şartı olarak görürken, kızlar da hak aldıklarına ve erkeklerle eşit olduklarına inanarak içerler. Sağlıklarına verdikleri zararı hiç düşünmezler. Her şeye rağmen kendilerini alışmaya zorlarlar. İstemediği halde arkadaşlarının zoru veya başkalarına poz yapma arzusu ile eline aldığı sigaranın kısa zamanda esiri olurlar. Çünkü sigara kısa zamanda alışkanlık yapan bir maddedir. Bir doktorun dediği gibi: “Aslında sigaraya başlamak bırakmak kadar zordur.” Bu güçlüğe rağmen gençler kendilerini zorlamakla sigara tiryakisi olur giderler.Artık bırakmak zordur. Hele genç yaşta kazanılan bir alışkanlık olunca sigaralar, paketler birbirini takip eder. Yaşlandıkça gençlikteki çekilen “Oh”lar “Ah”lara dönüşür. “ Bu son paket olsun” diyenleri, yemin edenleri çok görmüş ve duymuşuzdur. İşte bunlar sigaranın zararlarının fark edilmesidir. Bunun yanında bir de sigaranın zararlarına inanmayanları dinleriz. “ Şu kadar senedir içiyorum, zararını görmedim” diyenler çıkar. Aslında zararlı olmadığına kendileri de inanmazlar. Fakat ne derlerse desinler, nefislerini yenememenin ötesinde kuru bir teselliden öteye gidemezler.Sigaranın zararsız olduğunu iddia edenlere inanmamak lazımdır. Sigaranın zararı gençlikte fark edilmeyebilir. Sigaranın zararı uzun vadelidir.Belki inanmayacaksınız ama yaşı 63 ismi Mustafa Sezer,bu yaşa kadar ağzına sigara sürmemiş.Böyle sağlıklı insan toplumda rastlamak mümkün mü…?’’15 gün fındıkta olacağımdan okuyucularımdan uzak kalacağım.’’