Erol KÜÇÜK
Köşe Yazarı
Erol KÜÇÜK
 

CİĞERLERİMİZ YANDI

Geçtiğimiz hafta Manavgat, Marmaris, Bodrum, Adana, Osmaniye, Mersin, Kayseri’de ormanlarımızda belirsiz kişiler tarafından çıkartılan orman yangınları ciğerlerimizi yaktı. Aradan kaç gün geçmesine rağmen tamamen söndürülemedi. Ağacın, bitkinin,  karıncanın, ağustos böceğinin, kelebeğin, karacanın kaplumbağaların, yaban domuzunun, tırtılın da bir can taşıdığını o insanlara  nasıl anlatacağız? Bu ne sığlıktır. Aynı gemideyiz ve beraber yaşamamız gerekiyor onlar olmadan olmaz. Nefes alamayız. Biraz daha dikkatli olmalıyız. Araba sürerken içtiğimiz sigarayı pencereden atmayalım. Pandemi evet! Evde sıkılıyoruz. Bunalıyoruz. Park bahçelere, ilçelere, tatil köylerine gidip ızgara yapmak istiyoruz. Bir dalgınlık anında  rüzgarın da etkisiyle tek bir kıvılcımla binlerce hektarlık ormanlarımız yanabilir.  Biz önlememizi alalım değeri kalsın. Birçok ülkede ‘iklim değişikliği ve kuraklık’ etkili olmaya başladı. Önlemler alıyor ve uyguluyorlar. Türkiye de ısınıyor, susuzluk ve kuraklık emareleri baş gösteriyor, sıkıntı kapımıza dayandı. Dünyada her geçen gün artan orman yangınlarını gördükçe küresel ısınmanın etkisini giderek artacaktır. Ormanlarımızı keserek yeni yapılacak  inşaat ihalelerine bırakıyoruz. Sen ne kadar güzel betonlu evlerde yaşasan da ciğerlerine temiz hava almadığın sürece ciğerlerin iflas eder kirli havayla ölürsün. Bunu yapanlar cezasız kalmamalı. Bu insanlık olamaz. Artık yaşadığımız dünya göz göre göre gidiyor. Ormanlarda sadece bizlerin değil gelecek kuşakların da hakları var. Niteliği yitirilen alanların satışından para kazanmayı düşünmek ormandan yoksun kalan bir ülkenin yaşanamayacağını görememektir. Orman olmazsa yağmur da yağmaz, Dere de su da olmaz. Ağaçlar gülümsemezse, dallarda kuşlar ötmezse hayvanların soyu tükenirse bu dünyadan insanlığa ne kalır? zaten beton yığını kentlerde insanlar boğulmaktadır. Ormanların talan edilmesiyle insanlığın yaşam alanları yok edilmektedir. Ormanlar, insanı insan dünyayı dünya yapan hayata can veren yaşam iksirleridir. Sözlerime Kızılderilileri  bilgelerin söyledikleri bir sözle bitirmek istiyorum. ‘’Dünyayı sadece atalarımızdan miras almadık, aynı zamanda çocuklarımızdan da emanet aldık. Bizden sonra gelecek nesil için korumalıyız.  
Ekleme Tarihi: 10 Ağustos 2021 - Salı
Erol KÜÇÜK

CİĞERLERİMİZ YANDI

Geçtiğimiz hafta Manavgat, Marmaris, Bodrum, Adana, Osmaniye, Mersin, Kayseri’de ormanlarımızda belirsiz kişiler tarafından çıkartılan orman yangınları ciğerlerimizi yaktı. Aradan kaç gün geçmesine rağmen tamamen söndürülemedi.

Ağacın, bitkinin,  karıncanın, ağustos böceğinin, kelebeğin, karacanın kaplumbağaların, yaban domuzunun, tırtılın da bir can taşıdığını o insanlara  nasıl anlatacağız? Bu ne sığlıktır. Aynı gemideyiz ve beraber yaşamamız gerekiyor onlar olmadan olmaz. Nefes alamayız.
Biraz daha dikkatli olmalıyız. Araba sürerken içtiğimiz sigarayı pencereden atmayalım. Pandemi evet! Evde sıkılıyoruz. Bunalıyoruz.
Park bahçelere, ilçelere, tatil köylerine gidip ızgara yapmak istiyoruz. Bir dalgınlık anında  rüzgarın da etkisiyle tek bir kıvılcımla binlerce hektarlık ormanlarımız yanabilir.  Biz önlememizi alalım değeri kalsın. Birçok ülkede ‘iklim değişikliği ve kuraklık’ etkili olmaya başladı.
Önlemler alıyor ve uyguluyorlar.
Türkiye de ısınıyor, susuzluk ve kuraklık emareleri baş gösteriyor, sıkıntı kapımıza dayandı. Dünyada her geçen gün artan orman yangınlarını gördükçe küresel ısınmanın etkisini giderek artacaktır. Ormanlarımızı keserek yeni yapılacak  inşaat ihalelerine bırakıyoruz. Sen ne kadar güzel betonlu evlerde yaşasan da ciğerlerine temiz hava almadığın sürece ciğerlerin iflas eder kirli havayla ölürsün.

Bunu yapanlar cezasız kalmamalı. Bu insanlık olamaz. Artık yaşadığımız dünya göz göre göre gidiyor.
Ormanlarda sadece bizlerin değil gelecek kuşakların da hakları var. Niteliği yitirilen alanların satışından para kazanmayı düşünmek ormandan yoksun kalan bir ülkenin yaşanamayacağını görememektir. Orman olmazsa yağmur da yağmaz, Dere de su da olmaz. Ağaçlar gülümsemezse, dallarda kuşlar ötmezse hayvanların soyu tükenirse bu dünyadan insanlığa ne kalır? zaten beton yığını kentlerde insanlar boğulmaktadır. Ormanların talan edilmesiyle insanlığın yaşam alanları yok edilmektedir. Ormanlar, insanı insan dünyayı dünya yapan hayata can veren yaşam iksirleridir. Sözlerime Kızılderilileri  bilgelerin söyledikleri bir sözle bitirmek istiyorum. ‘’Dünyayı sadece atalarımızdan miras almadık, aynı zamanda çocuklarımızdan da emanet aldık. Bizden sonra gelecek nesil için korumalıyız.

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.