"Sizce gerçek dost var mı? Ne dersiniz?"
Gerçek dost, çağırmadan gelen, istemeden veren, söylemeden hissedendir...
Gerçek dost, "Neredesin?" diye soran değil; "Ordayım." diye seslenendir...
Gerçek dost, iyiye, güzele, doğruya yaklaştıran; her türlü kötülükten uzaklaştırandır...
Gerçek dost, sevgiyi, muhabbeti, vefayı yüreğinde saklayan değil; karşısındakine koşulsuz ve teklifsiz saçandır...
Gerçek dost, hangi kapı yüzümüze kapansa dahi bize her türlü kapıyı tereddütsüz açandır...
Gerçek dost, açık arayan, ikiyüzlülük yapan, arkanızdan konuşan değil; bir yanlışlık yaptığında üstünü örtmeye çalışıp, seni usulca uyarandır...
Gerçek dost, ilk çıkarına uymayan bir şey olduğunda seni yarı yolda bırakan değil; en son anına kadar elini taşın altına koyup seni bırakmayandır...
Gerçek dost, yalnız kaldığında yanında yer alan değil; sana yalnızlığını unutturandır...
Gerçek dost, seni Allah'a yaklaştırıp, Şeytan'dan uzaklaştırandır...
Gerçek dost köprünün başına kadar değil, mezarın taşına kadar seni bırakmayandır. Gerçek dost, sen öldükten sonra da duasından eksik etmeyen, sonsuza kadar seni terk etmeyendir.
Hâsılı menfaatleri bitene kadar değil, yürekleri yetene kadar sizi terk etmeyenler gerçek dostlardır... Gerçek yüzü gizlermiş menfaat denen perde
Dün dostunum diyenler acaba şimdi nerde?