İnsan kendi ülkesinde yabancı biriymiş gibi yaşar mı?
Yaşar.
Öyle yaşıyoruz .
Her şeye yabancı.
Başka bir şehire, başka bir ülkeye gideriz.
İlk gördüğümüz,yeni gördüğümüz şeylere bakar dururuz.Yabancısı olduğumuz, yeni gördüklerimiz dikkatimizi çeker.Öyle bakar yürürüz.Gelince de bol bol anlatırız.
Arkamızdan bakan ne der,
Yabancı.
Ama biz kendi ülkemizdeyiz.Nasıl olur da,doğup büyüdüğümüz,yaşadığımız topraklara yabancılaşırız.Ülkemizde yabancı gibi yaşarız.
Oluyor işte.
Şu günler de tam da öyleyiz.Her şey o kadar hızlı değişiyor ki,ayak uydurmak neredeyse mümkün değil.
Baksana mahalleye.
Kasap yerindemi, yok.Çoktan satıp gitmiş.
Hani, şöyle,kıyma alırken ayak üstü komşularla iki sohbet ederdik.Hal ,hatır sorma.
Mahalle kasabı.
-Oğlum ,yağı az olsun.
-Tamam abla.
Ya fırın,çoktan yıkıldı.
Berberimiz,manavımız .Hiç biri yok artık.Kimseyide tanımıyoruz.
Ya bakkalımız,masanın üzerinde duran kalın kapaklı veresiye defteri..
Hiç birinden eser kalmadı.
Komşularımızda değişti.Bir birimize yabancılaştık.Üst kat, alt kat,yan komşumuz kim ,bilmiyoruz.
Karşılıklı iletişim kurmada zorlanıyoruz.
Yabancı,
Evet,her şeye yabancılaştık.
İnsanlarla olan ilişkiler de koptu.
Sabah,akşam bir kara kutu karşısında oturup duruyoruz.
Okumaya,yazmaya ,düşünmeye de gerek yok artık.Onlar bizim adımıza yapılması gerekenleri yapıyorlar.
Ne güzel değil mi ?
Hiç zahmete gerek yok.
Her yer güllük, gülistanlık.
Sabah Seda Sayan’la uyanıp,akşam Memoli’nin eski programlarını izleyip yatıyoruz.Daha ne olsun.
Ooh gel keyfim gel.
İyi uykular Türkiye.
Sağlığınıza dikkat edin.İyi haftasonları .