Bu yazının başlığı bana bir şeyi hatırlattı. Bir tarihler doğalgazla ilgili bir yazı yazmıştım köşeme. Doğalgaz antlaşması ile ilgili biz yazıydı. Tabi o zamanlar Bulancak ta doğalgaz diye bir şey yoktu. O nedenle birçok arkadaş mail yolladı. “Hocam Bulancak’a doğal gaz geldi de bizim mi haberimiz yok “diye. Bilindiği gibi Salı günleri Bulancak’ın halk pazarı var.  O gün normal olarak her taraf kalabalık olur. Bende adet üzere çift maskemi takarak şöyle bir çarşıyı, pazarı gezeyim dedim. Gördüklerime şaşırmamak elde değil. Halkın hemen hemen hepsinde maske var. Varda! Neresinde? Ya kolunda… Ya çenesinde… Ya elinde… Yada boğazında. Cumhuriyet meydan insan dolu… Herkes oturmuş karşılıklı sohbet ediyor. Çoğunun maskesi çenesinde, bir kısmı sigarasını tüttürüyor. Tabiki tiryakiler içmesinde ne yapsın… Pazar yeri hakeza, kıtlıktan çıkmış gibi Pazar yerine hücum etmişler. Hemen hemen mesafe kurallarına uyum sıfır… Lokantalarda çorbasını içenler, dönerciden dürümlerini alıp ısıra ısıra yiyerek gidenler. Sanki evlerde oturmaktan değil de yiyecek, içecek için sıkılıp çıkılmış gibi… Bazıları benim gibi çift maskesini tam takmış. Merak edip yaklaşarak sordum. Halkın çoğu maskesi çenesinde dolaşıyor, siz neden çift maske takıyorsunuz diye. Aldığım cevap hakikaten ürkütücüydü. Onlarda benim gibi hastaneye düşüp solunum cihazına bağlansalardı değil maskeyi çenelerine takmak ağızlarını, burunlarını havlu ile sararalardı. Allah bu korona virüsünü düşmanımın bile başına vermesin. Bende onlar gibi bana bir şey olmaz diyordum fakat bu virüsün kimi ne zaman yakalayacağı hiç belli olmaz. Ben öteki dünyaya gittim geldim. Onlar neyine güven ipte böyle dolaşıyorlar bilemem. İşte böyle azıcık serbest bırakıldık mı tedbirleri elden bırakıyoruz. İnşallah o dalga bizi teğet geçer. Sağlıkla kalın, lütfen kurallara uyun, başkalarını yakmayın.