Erol KÜÇÜK
Köşe Yazarı
Erol KÜÇÜK
 

SUYUN YOKLUĞU ÖLÜMLE EŞ ANLAMLIDIR

Su  renksiz,  taTsız ve kokusuz olmasına rağmen hiçbir canlı su olmadan hayatta kalamaz. İnsanların üçte ikisi, bitkilerin ve hayvanların bedenlerinin çoğunluğu sudan oluşmaktadır. Yasamın vazgeçilmezi olması sebebiyle dünyamızın 4'te 3'ü sularla kaplıdır,  sular buharlaşma yoluyla havaya karışarak oksijen'in oluşumunu sağlanmaktadır. Dünya suyunun %97'si okyanuslardadır. Okyanus ve denizlerin suyunun tuzdan arınması, buharlaşma ile olmakta, aynı zamanda  buharlaşma bulutları oluşturmakta, tüm dünyanın sulanması suyun kara üzerinde dağıtılması rüzgar tarafından bulutların itilmesi ile yapılmakta, bitkileri, insanları ve hayvanları, kısacası yaşamı besleyen bu sistem hem arındırmayı, hem tekrar kullanmayı hem de besin sağlamayı içermektedir. Suyun özelliklerinin  yaşama uygunluğu Suyun donma noktası ve yüksek kaynama noktası olusudur. Suyun düzenli ve gerekli tüketilmesi, dalgalanan çevre ısılarına uyum sağlamamızı ve beden ısımızın sabit kalmasını sağlamaktadır. Su aynı zamanda kimyasal olarak etkisizdir. Taşıdığı maddelerin niteliğini bozmadan yiyeceklerin, ilaçların ve minerallerin absorbe edilmesini ve beden tarafından kullanılmasına imkan sağlamaktadır. Suyun yüzeysel gerilimi bitkilerin içerisindeki suyu, yer çekimine aykırı şekilde yukarı doğru çıkarabilmekte, en yüksek ağaçların en uç dallarına dahi besin taşıyabilmektedir. Suyun, yukarıdan aşağıya doğru donmasının yaşama uyumu, suyun içerisindeki ısıdan kaynaklıdır. Balıkların vs. canlıların su içerisinde yaşamlarının devamına imkan sağlamaktadır. Su yasamın devamlılığı canlıların var oluşumu için olmazsa olmazıdır .. Suyun değerini bilmeli israftan kaçınmalıyız. Suyun bolluğu halinde değeri tam anlaşılamaz iken yokluğu ölümle eş anlamlıdır.Yakın gelecekte ise tatlı su kaynaklarının tükenmekte olması nedeniyle bu su sorunlarının ülkeler arasında gerginliğe,çatışmalara, ve insanların göç etmesine  yol açacağı tahmin ediliyor.Birçok uzmanın benzer görüşlerine bakarak ülkemizin de dünya genelinden farksız olarak su çatışmalarına sürüklenmesi uzak bir ihtimal değil.Sanırım artık musluğu açık bırakmamaktan biraz daha fazlasını yapmanın zamanı geldi de geçiyor bile.
Ekleme Tarihi: 31 Ekim 2017 - Salı
Erol KÜÇÜK

SUYUN YOKLUĞU ÖLÜMLE EŞ ANLAMLIDIR

Su  renksiz,  taTsız ve kokusuz olmasına rağmen hiçbir canlı su olmadan hayatta kalamaz. İnsanların üçte ikisi, bitkilerin ve hayvanların bedenlerinin çoğunluğu sudan oluşmaktadır. Yasamın vazgeçilmezi olması sebebiyle dünyamızın 4'te 3'ü sularla kaplıdır,  sular buharlaşma yoluyla havaya karışarak oksijen'in oluşumunu sağlanmaktadır.

Dünya suyunun %97'si okyanuslardadır. Okyanus ve denizlerin suyunun tuzdan arınması, buharlaşma ile olmakta, aynı zamanda  buharlaşma bulutları oluşturmakta, tüm dünyanın sulanması suyun kara üzerinde dağıtılması rüzgar tarafından bulutların itilmesi ile yapılmakta, bitkileri, insanları ve hayvanları, kısacası yaşamı besleyen bu sistem hem arındırmayı, hem tekrar kullanmayı hem de besin sağlamayı içermektedir.

Suyun özelliklerinin  yaşama uygunluğu Suyun donma noktası ve yüksek kaynama noktası olusudur. Suyun düzenli ve gerekli tüketilmesi, dalgalanan çevre ısılarına uyum sağlamamızı ve beden ısımızın sabit kalmasını sağlamaktadır.

Su aynı zamanda kimyasal olarak etkisizdir. Taşıdığı maddelerin niteliğini bozmadan yiyeceklerin, ilaçların ve minerallerin absorbe edilmesini ve beden tarafından kullanılmasına imkan sağlamaktadır.

Suyun yüzeysel gerilimi bitkilerin içerisindeki suyu, yer çekimine aykırı şekilde yukarı doğru çıkarabilmekte, en yüksek ağaçların en uç dallarına dahi besin taşıyabilmektedir.

Suyun, yukarıdan aşağıya doğru donmasının yaşama uyumu, suyun içerisindeki ısıdan kaynaklıdır. Balıkların vs. canlıların su içerisinde yaşamlarının devamına imkan sağlamaktadır. Su yasamın devamlılığı canlıların var oluşumu için olmazsa olmazıdır .. Suyun değerini bilmeli israftan kaçınmalıyız. Suyun bolluğu halinde değeri tam anlaşılamaz iken yokluğu ölümle eş anlamlıdır.Yakın gelecekte ise tatlı su kaynaklarının tükenmekte olması nedeniyle bu su sorunlarının ülkeler arasında gerginliğe,çatışmalara, ve insanların göç etmesine  yol açacağı tahmin ediliyor.Birçok uzmanın benzer görüşlerine bakarak ülkemizin de dünya genelinden farksız olarak su çatışmalarına sürüklenmesi uzak bir ihtimal değil.Sanırım artık musluğu açık bırakmamaktan biraz daha fazlasını yapmanın zamanı geldi de geçiyor bile.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.