Erol KÜÇÜK
Köşe Yazarı
Erol KÜÇÜK
 

İNŞALLAH CORONA VİRÜSÜ’DE ATLATACAĞIZ TOPLUM OLARAK

Doğanın genleriyle oynadıkça, doğal yaşamdan uzaklaşıp yapay yaşama geçtikçe, havayı, suyu, toprağı kirlettikçe, dengeyi sağlayan arıyı, böceği yok ettikçe, fosil yakıta yüklendikçe, vücutta bir yerlerin isyan sonucu kanserleşmesi gibi doğa da kanserleşerek bugün virüs, yarın kim bilir neyi üretip gönderecek üstümüze. Olacağı buydu… Hayvanlar arasında yaygın olarak görülen ve büyük bir ailesi olan virüs, şimdi olduğu gibi ‘bazı durumlarda’ hayvandan insana geçebiliyor. Soğuk algınlığı şeklinde karşımıza çıkan bu virüs yirmi yıl içerisinde MERS (Orta Doğu Solunum Sendromu) ve SARS (Şiddetli Akut Solunum Sendromu) gibi ölümlü salgın hastalık tablolarıyla da kendisini göstermişti. Akıllı, hızlı bir şekilde form değiştiriyor. Alışacağız. Pandemik İnfluenza A (H1N1) virüsünün neden olduğu ‘domuz gribi’, ‘kuş gribi’ ve ‘insan gribi’ virüsleri zaman zaman birbirine karışarak karşımıza yeni yeni hastalıklarla çıkacak. Bu tür salgınları daha çok göreceğiz!.. Virüsler doğal olarak mutasyona uğrayıp şekil mi değiştiriyor, yoksa laboratuvarlarda genetik yapılarıyla mı oynanıyor belli değil... Tartışmalı bir konu bu. Çok ileri gidip bu ‘Çin’e, Allah’ın gazabıdır’ diyenler de oluyor... Neyse... Hastalığın çıkış yeri, Hubei eyaleti sınırlarında ki Vuhan kentinde bulunan evcil ve yarasa, yılan gibi çeşitli hayvanların satıldığı ‘Deniz Ürünleri Şehir Pazarı’. Hastalık bulguları ilk kez burada ki çalışanlarda görüldü. Bilinen mevsimsel gripten farklı ve daha ağır değil... Ateş, öksürük, boğaz ağrısı, baş ağrısı, kas ağrıları, burun akıntısı, ishal, bulantı ve kusma gibi belirtiler görülür. Bu virüsle dünyada bir salgın olmadığı, daha önce karşılaşılmadığı için hızlı yayılma özelliği var. Öldürücülüğü de tanıdığımız, bildiğimiz H. İnfluenza virüsünden daha düşüktür. Fark nedir o zaman? Fark, hastalığa yakalananlar arasında belli gruplarda ölüm oranı bilinen griplere göre daha yüksektir. Corona virüsleri için özel bir tedavi yok. Çoğunlukla belirtiler ve şikayetler kendi kendine geçiyor. Hekimler genellikle; Ağrı kesici ve ateş düşürücü ilaçlar yazarak belirtilerin giderilmesine yönelik, semptomatik tedavi uygularlar. Yatılan ya da uzun süre kullanılan odaların nemlendirilmesinin ve sıcak duş alınmasının boğaz ağrısına ve öksürüğe iyi geldiğini söylerler. Hastaların bol sıvı tüketmesi, iyi beslenmesi, mümkün olduğunca yorgunluktan kaçınılması, dinlenilmesi ve etkin uyunmasını önerirler. Tuzlu suyun 3-4 saat ara ile buruna çekilmesinin, ağızda gargara yapılmasının yararlı olduğunu ifade ederler. Grip ve soğuk alınlığında ne yapılıyorsa aynısı yapılmalı derler...Toplum sağlığı açısından koruma yaklaşımı çok değerlidir. Risk grubundaki çocuk ve gençleri hastalıktan korumalı. ‘Kişisel hijyen’ önem kazanıyor. Tokalaşma, öpüşme, yaklaşma, sarılma, hasta kişilerle bir arada bulunma, ortak kullanımlı kapı kolu, elektrik ve asansör butonu, toplu taşımalarda ki tutaçlara temas etme... Tek kullanımlık mendil, hasta olanlar da mutlaka ağız burun maskesi kullan. Ortak kullanımlı iş araçların temiz olduğundan emin ol, önlem al ve silerek kullan. Kısacası; Panik yapma, suya sabuna dokun, sık sık el yıka, kolonya kullan ve hasta olma arkadaş...  
Ekleme Tarihi: 16 Mart 2020 - Pazartesi
Erol KÜÇÜK

İNŞALLAH CORONA VİRÜSÜ’DE ATLATACAĞIZ TOPLUM OLARAK

Doğanın genleriyle oynadıkça, doğal yaşamdan uzaklaşıp yapay yaşama geçtikçe, havayı, suyu, toprağı kirlettikçe, dengeyi sağlayan arıyı, böceği yok ettikçe, fosil yakıta yüklendikçe, vücutta bir yerlerin isyan sonucu kanserleşmesi gibi doğa da kanserleşerek bugün virüs, yarın kim bilir neyi üretip gönderecek üstümüze. Olacağı buydu… Hayvanlar arasında yaygın olarak görülen ve büyük bir ailesi olan virüs, şimdi olduğu gibi ‘bazı durumlarda’ hayvandan insana geçebiliyor. Soğuk algınlığı şeklinde karşımıza çıkan bu virüs yirmi yıl içerisinde MERS (Orta Doğu Solunum Sendromu) ve SARS (Şiddetli Akut Solunum Sendromu) gibi ölümlü salgın hastalık tablolarıyla da kendisini göstermişti. Akıllı, hızlı bir şekilde form değiştiriyor.

Alışacağız. Pandemik İnfluenza A (H1N1) virüsünün neden olduğu ‘domuz gribi’, ‘kuş gribi’ ve ‘insan gribi’ virüsleri zaman zaman birbirine karışarak karşımıza yeni yeni hastalıklarla çıkacak. Bu tür salgınları daha çok göreceğiz!.. Virüsler doğal olarak mutasyona uğrayıp şekil mi değiştiriyor, yoksa laboratuvarlarda genetik yapılarıyla mı oynanıyor belli değil... Tartışmalı bir konu bu. Çok ileri gidip bu ‘Çin’e, Allah’ın gazabıdır’ diyenler de oluyor... Neyse... Hastalığın çıkış yeri, Hubei eyaleti sınırlarında ki Vuhan kentinde bulunan evcil ve yarasa, yılan gibi çeşitli hayvanların satıldığı ‘Deniz Ürünleri Şehir Pazarı’. Hastalık bulguları ilk kez burada ki çalışanlarda görüldü.
Bilinen mevsimsel gripten farklı ve daha ağır değil... Ateş, öksürük, boğaz ağrısı, baş ağrısı, kas ağrıları, burun akıntısı, ishal, bulantı ve kusma gibi belirtiler görülür.
Bu virüsle dünyada bir salgın olmadığı, daha önce karşılaşılmadığı için hızlı yayılma özelliği var.
Öldürücülüğü de tanıdığımız, bildiğimiz H. İnfluenza virüsünden daha düşüktür.
Fark nedir o zaman? Fark, hastalığa yakalananlar arasında belli gruplarda ölüm oranı bilinen griplere göre daha yüksektir. Corona virüsleri için özel bir tedavi yok. Çoğunlukla belirtiler ve şikayetler kendi kendine geçiyor. Hekimler genellikle; Ağrı kesici ve ateş düşürücü ilaçlar yazarak belirtilerin giderilmesine yönelik, semptomatik tedavi uygularlar.
Yatılan ya da uzun süre kullanılan odaların nemlendirilmesinin ve sıcak duş alınmasının boğaz ağrısına ve öksürüğe iyi geldiğini söylerler. Hastaların bol sıvı tüketmesi, iyi beslenmesi, mümkün olduğunca yorgunluktan kaçınılması, dinlenilmesi ve etkin uyunmasını önerirler.
Tuzlu suyun 3-4 saat ara ile buruna çekilmesinin, ağızda gargara yapılmasının yararlı olduğunu ifade ederler. Grip ve soğuk alınlığında ne yapılıyorsa aynısı yapılmalı derler...Toplum sağlığı açısından koruma yaklaşımı çok değerlidir. Risk grubundaki çocuk ve gençleri hastalıktan korumalı.
‘Kişisel hijyen’ önem kazanıyor.
Tokalaşma, öpüşme, yaklaşma, sarılma, hasta kişilerle bir arada bulunma, ortak kullanımlı kapı kolu, elektrik ve asansör butonu, toplu taşımalarda ki tutaçlara temas etme...
Tek kullanımlık mendil, hasta olanlar da mutlaka ağız burun maskesi kullan.
Ortak kullanımlı iş araçların temiz olduğundan emin ol, önlem al ve silerek kullan.
Kısacası;
Panik yapma, suya sabuna dokun, sık sık el yıka, kolonya kullan ve hasta olma arkadaş...

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.