Bak kardeşim,
Şuraya yazıyorum.
Giresun‘lu mangal yaktık demez.
Bende Bulancak/Giresunluyum,
Ben de demem.
Biz bu sözü pek kullanmayız.
Biz öyle,
Mangal, Tangal partileri nedir bilmeyiz.
Biz,
Giresunlular ateş yaktık deriz.
Haliyle,
Mangal yaktık demek özel bir keyif anını anlatır.
Aileniz, eşiniz, dostlarınız Ve sevdiklerinizle,
Hani bir araya gelip keyif yapmak istersiniz ya;
Mangallar yanar!
Evlerinizin balkonunda,
Deniz kenarlarında,
Piknik alanlarında..
En doğal da hakkınızdır.
O anlarda ne denir,
Hadi yak şu mangalı bakalım.
Veya
Mangalı yaktık
Hadi buyurun.!
Gerisini zaten bilirsiniz.
Mangal yakmak.!
Biz bu sözü pek kullanmayız.
Çünkü bizim mangalda yananlarımız var.
Bu söz ,bize biraz acı verir.
Bizi tarihin derinliklerine götürür.
Gözlerimiz dolar,
Yüreğimizde yanmalar başlar,
İçimizi bir hüzün kaplar.
Anılarımız canlanır dostum.
Kısacası,
Bu söz bizim aklımıza;
Sakarya’da,
Afyonkarahisar’da,
Haymana ovasında,
Mangal dağında tamamı toprağa düşen,
“Gönüllü Giresunlular Alayını,”
Kurşun yağmurları altında
Bundan yüz yıl önce, toprağa düşen dedelerimizi hatırlatır.
Onlar gelir aklımıza,
Bu sözü duyunca,
Vatanı için,
Soğuk süngüler, yüreğine saplanan,
Yüzü toprağa değdiğinde, gözleri açık gidenlerimizi hatırlarız biz.
Haliyle,
Biz Mangal yaktık değil,
Ateş yaktık deriz dostum.
Hemde,
Cumhuriyet Ateşi.
Atalarımızın,Dedelerimizin,
Bu ülke için,
Bu Vatan için,
Bundan tam bir asır önce, içi hasret dolu,
Gencecik yürekleriyle yaktığı,
Hiç sönmeyecek olan
Cumhuriyet Ateşi !.
Bu 30 Ağustos ta da sizi anarak,
Saygı ile önünüzde eğiliyorum.
Saygılarımla..