Sevgili okurlar…
Biliyorsunuz Bulancak olarak sahil kıyısındayız.
Ama ne var ki,
İnsanlarımız ya da dışarıdan ilçemize gelen vatandaşlar,
Deniz şehri olan Bulancak’ta ayağını dahi denize sokamıyor.
Çünkü sadece adımız sahil kenti.
Denizle pek fazla bir paydamız yok.
Evet bir zamanlar en uzun diye bahsedilen bir iskelemiz var,
Hatta geçtiğimiz yıllarda yenilendi.
Uzun bir kıyımız var.
O da doğrudur.
Ama maalesef denizle iletişimimiz yok.
Ayağını denize sokmak isteyen ya Piraziz’e gidiyor,
Ya da Ordu’ya…
Evet…
Yanlış duymadınız.
Bulancak’ta deniz diye bir şey yok.
Belediye Plajından bahsetmesin kimse bana.
Sorun bakalım Bulancak’ta oraya kimse denize gidiyor mu?
Hem neden gitsinler ki!
Bulancak Plajının tehlikesini bilmeyen yoktur.
Evet değerli okurlar.
Eskiden Bulancak sokaklarında gezerken,
Deniz kokusunu içine çekermiş insanlar,
Sahilde yürürken,
Denizle dans ederlermiş.
Ama şimdi ne yazık ki,
Denize o kadar yakın olmamıza rağmen bir o kadar da uzağız ki,
İnsanın aklı çıkıyor.
Bakın daha önce dile getirmiştim.
Bulancak sahilimizin dalgakıranlara ihtiyacı var.
Bu kadar zor olmamalı bu…
Piraziz’de bir sürü yapıldı.
Bu sayede de kumsallar oluştu.
Bulancak olarak bizim neyimiz eksik.
Bu insanları denizden mahrum etmeye kimsenin hakkı yok.
Kimin uhdesinde ise görevini yerine getirsin…
Bakın önümüz yaz.
Ramazandan sonra deniz mevsimi gelecek.
İnsanlarımızın yanı başımızda ki nimetlerden faydalanmasını esirgemeyin…
Hadi bakalım.
Görev sizi bekler…