Sevgili okurlar…
Hafta sonu ailemle birlikte kısa bir Nevşehir gezisi yaptım.
Maksadım çocuklarımla zaman geçirip biraz gezmekti.
Güzel bir gezi oldu.
Hem çocuklarımla vakit geçirdim,
Hem de güzel bir kültür ve tarih gezisi yaptım.
Nevşehir’de peri bacaları, yer altı sarayları ve tarihi yapılar derken,
Milyonlarca yıl önceki akarsu ve rüzgarın etkisiyle aşınan kayalar,
Ve insanoğlu tarafından oyularak yapılan yapıları ziyaret ettik,
Kimisi ücretsiz bu yerlerin,
Kimisini görmek için ise belli bir bedel ödüyorsunuz…
Fotoğraf çektirmek, deveye binmek ya da araçla bu vadilerde gezmek isterseniz de belli bir bedel ödemek zorundasınız…
Çanak çömlek yaparak,
Yaptığınız ürünlere de bedel ödüyorsunuz,
Kısacası hem geziyorsunuz,
Hem de bunun bedelini ödüyorsunuz.
Bu bölgede ticari kazanç haricinde sonradan yapılan hiçbir şey yok,
Sadece manzara ve doğal görünüş için para harcıyor,
Nevşehir’in turizmine ciddi manada katkı sağlıyorsunuz.
Oradan çıktıktan sonra Sivas üzerinden memlekete dönüşe geçtik.
Burada bir çok tarihi mekan var.
Fakat biz sadece Sivas Kongre merkezini ziyaret ettik.
Tabi ki ücretini ödeyerek,
Daha sonra Şarkışla’nın Elmalı Köyünde merhum lider Muhsin Yazıcıoğlu’nun doğup büyüdüğü baba evinin restore edilerek Anı Evi’ne dönüşmüş halini ziyaret ettik.
Güzel bir gezi oldu.
Ama benim bundan çıkardığım sonuçlar daha da güzel oldu.
Yukarıda bahsettim ya hani,
Nevşehir’de milyonlarca yıl önce meydana gelen Kapadokya bölgesi sayesinde şehre ciddi manada para akışı sağlanıyor.
Keza aynı şekilde Sivas’ta tarihi mekanları sayesinde turizme ev sahipliği yapıyor.
Hele Elmalı’da ki Muhsin Yazıcıoğlu Anı Evi,
Köye her gün yüzlerce ziyaretçi gelmesini sağlıyor.
Bu sayede binlerce kişi bu bölgelerin kalkınmasına vesile oluyor.
Ve biz ise memleketimize turist çekmek için mücadele ediyoruz.
Gazeteci olarak bizler yazıp çiziyoruz,
Yetkililer ciddi bedeller ödüyor,
Fakat bir sonuç ne yazık ki alamıyoruz.
Giresun’un kalkınması için acil olarak turizm eylem planı hazırlanması gerekiyor.
Bütün yetkililer bir araya gelerek,
Bu konu üzerinde durmalıdır.
Burada sayın Vali Fatih Mehmet Serdengeçti’ye de büyük görev düşüyor.
Eğer sayın Vali buna öncülük eder,
Ve bunu başarırsa Giresun tarihine altın harflerle ismi yazılır.
Giresun Kalesi başta olmak üzere şehrimizde tüm ilçelerinde dahil olduğu bir kültür turu ardından doğal güzelliklerimizle süslenmiş tur projesi hazırlanarak Giresun’u turizme hazırlamalıyız.
Giresun’da bu satırlara sığmayacak kadar doğa harikası mekanlar yer alıyor.
Zeytinlik Evlerinden tutun Tamzara’ya,
Mavi Göl’den tutun Giresun Müzesine,
Ama önemli olan bunu faaliyete geçirmek,
Mevcut turist sayısı sanıyorum çok gülünç bir rakamdır.
Çünkü bu zamana kadar ben hiç duymadım, Giresun’a şu kadar turist geldi diye,
Bazen nadir bir şekilde başka yerlere gelen turistlerin uğrak noktası olmaktan başka bir etkinliğimiz yok.
Giresun’un turizmden başka bir tutar dalı yok.
Hepimize büyük görevler düşüyor.
El birliğiyle bu işin üstesinden gelmeliyiz.
Kalın sağlıcakla…