Sevgili okurlar…
Hafta sonu Cumhuriyet Halk Partisinde Genel Başkanlık yarışı vardı.
Bir tarafta mevcut genel başkan,
Diğer tarafta mevcut grup başkanvekili,
Malumunuz son Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde sayın Kemal Kılıçdaroğlu,
Aday olarak girdiği Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kaybetmiş,
Sokağa ve partinin sesine kulak veremeyerek,
Görevini bırakmamıştı.
Ardından CHP’de değişimci tabir edilen bir grup çıktı,
Ve bu grubun başını da grup başkanvekili Özgür Özel çekti.
Kurultay’da adaylığını açıkladı.
Yapılan seçimlerde de Genel Başkanlık koltuğunu devraldı.
Parti içi meseleler partiyi ilgilendirir,
Fakat,
CHP’de yapılan seçimlerde,
Herkes gördü ki,
Parti içi sorunlar toplumu etkiliyor.
Şöyle ki,
Demokrasi adı altında yaşanan bu yarış,
Başarıyı körüklemeye yetmez.
Şöyle ki,
İnsanların önüne çıkana kadar yapılan ön seçim ya da adına ne derseniz deyin,
Partiyi bölmekten başka bir işe yaramaz.
Demokrasi adı altında aslında partiyi paramparça ediyorlar,
Kimsenin bundan haberi dahi yok.
Sokakta geziyoruz,
İnsanlarla konuşuyoruz,
Ne diyorlar biliyor musunuz?
CHP ayrıştırıldı!
İnsanları birbirlerine kırdırdılar!
Soruyorum sizlere,
Siz sanıyor musunuz ki?
Bu seçimi kaybeden sadece Kılıçdaroğlu!
Bu seçimi Kılıçdaroğlu’nu destekleyenler de kaybetti.
Dolayısıyla yarın sandığa gidildiğinde seçim kaybeden taraf bu ekibe oy vermeyecek.
Türk Milleti geçmişle yaşayan bir millettir.
Günü geçirir,
Ama yediği kazığı asla unutmaz.
Demem o ki,
Demokrasi şöleni diye bahsedilen aslında,
CHP’de bir grubun artık işi olmaması demektir.
Zaten kongre salonunda konuşulanları dinlediğinizde,
Parti de kimin neci olduğu belli değil,
Sadece lafın sonuna herkes demokrasiyi sıkıştırıyor…
Başka da bildikleri yok.
O yüzden Atatürk’ün kurduğu ve 15 yıl Genel Başkanlık yaptığı CHP’de bu saatten sonra artık zaman her şeyi gösterecek,
Kalın sağlıcakla…