Emekli kardeşim ,
Kusura bakma,
Darılmada,
Boşuna kıpraşma, sana zam mam vermezler.
Verilenle idare edeceksin.
Niye mi?
Birlikte okuyalım.;
Diyelim ki,
Atmışlı, yetmişli yaşlarındasın.
Gençlik yıllarında,
Çalıştın, çabaladın,
Süren doldu, zamanı geldi,
İşçi veya memur emeklisi oldun.
Çekildin bir köşeye yaşamaya devam..
Allah uzun ömürler, sağlıklar versin.
Şu andaki yaşın gereği,
Yetmişli yıllarda oy kullanmaya başlamış olman lazım.
Yani,
Basit bir ortalama hesap ile, yaklaşık elli yıldır ülkede yapılan seçimlerde oy kullanıyorsun.
Ülkenin kaderini belirliyorsun.
Senin yaptığın tercih ile verdiğin oylarla,
Partiler iktidara geldi, hükümetler kuruldu,
Memleketi idare ettiler...
Öyle mi?
Fazla geriye gitmeye gerek yok.
Yetmiş yılından günümüze,
Yani,
Tam elli yıldır aynı türden sağ siyasi partilere oy verdin.
İşin açığı,
Ağızından, sendika lafı çıkmayan,
İşçi, Köylü, Emekçi, Emekli demeyen,
Demokrasi,
İnsan hakları,
İnsanca yaşam düzeyi,
Sağlık, eğitim, barınma hakkı,
Ve benzer sözler çıkmayan,
Sağ partileri destekledin.
İktidar yaptın.
Haliyle,
Başta Süleyman Demirel,
Erbakan, Türkeş, Özal, Mesut Yılmaz, Tansu Çiller, Erdoğan
İktidar oldular, ülkeyi yönettiler, yönetiyorlar…
Demem o ki,
Şu ellerin kalkınmış, zengin memleketlerine bir bakmak gerekmez mi?
Acaba, bu ülkelerde,
Hangi siyasi düşüncedeki partiler işbaşında.!
Bu ülkeleri kimler yönetiyor.
Biz niye onlar gibi değiliz.!
Bu ülkelerin emeklileri,
Ülkemize tatile gelip, yiyip, içip, dinlenip, ülkelerine dönerlerken,
Biz, kendi ülkemiz de emekliler,
Dolmuş parası verip köyden şehre inemiyoruz.
Acaba neden.
Yoksa,
Hala çantada keklik miyiz?
O zaman, boşuna ağlama,
Bayramda harçlık yok..!