Bu nasıl anlayış.
Beğenmediklerimizi, işin doğrusu bizi beğenmeyenleri, eleştirenleri gönderiyoruz
İstiyorlarsa gitsinler!
Bizde dışarıdan, başkalarını getiririz.
Kimler gitsin, nereye gitsinler.
Kim kimin yerine geliyor.
Doktorlarımız gitsinler,
Yurtdışına!
Neden acaba!
Nedeni ortada.
Sistemi eleştiriyorlar.
Çünkü çalışma koşulları çok zor.
Aldıkları ücret ile geçinemiyorlar.
Yeni yetiştirdiklerinin, eğittikleri öğrencilerinin,
Yeni doktor adaylarının yeterli eğitim alamadıklarını söylüyorlar.
Uğradıkları saldırıları dile getiriyorlar.
Özel hastane sistemlerini, işleyiş şeklini eleştiriyorlar.
Açıkça diyorlar ki,
Özel hastaneler, özel ticari şirket gibi çalışıyorlar.
Tedaviye gelenler, müşteri gözü ile görülüyor.
Devlete, üniversitelere ait hastanelere karşı korunuyorlar!
Durum sadece bunlardan ibaret değil, aksayan,
Daha birçok şey var aslında.
Kısacası, doktorlarımız,
Sağlık sistemimizde aksayan tarafları anlatıyor, dile getiriyorlar.
Eleştiriyorlar.
Sorun da buradan kaynaklanıyor.
O zaman da git diyorlar,
Durum aslında sadece doktorlara yönelik de değil.
Bu anlayış,
Bir anda mevcut sistemin kendisine yönelik, bütün meslek gruplarına, örgütlerine karşı da aynı.
Peki ne isteniyor?
Sessiz, tepkisiz toplum.
Her şeyi görme, duyma, konuşma,
İşin özü, suskun bir toplum isteniyor.
Susacaksın.
Hırsızlık olacak susacaksın.
Yolsuzluk iddiaları ortaya atılacak
Susacaksın.
Ülke yağma, talan edilecek,
Susacaksın.
Geçinemeyeceksin, aç kalacaksın ama, susacaksın.
Haliyle,
Sorulsa bile, ben bilmiyorum,
Büyüklerimiz bilir, onlar yapar diyeceksin.
İstenilen bu.
Suskun, tepkisiz toplum.
Hani derler ya,
Ağızı var dili yok yani!
Öyle işte..!