Ah kardeşim ,
Daha dün gibi her şey .
O kadar yakın zamanlarda yaşamışız ki her şeyleri,
Her ayrıntıyı hatırlıyor insan.
Hasret kaldık o günlere..
Yem,yiyecek ,ne varsa,
Arabaları tıka basa doldururduk.
Yanlış anlaşılmasın,
Öyle lüks arabalar,
Siyah camlı jipleri filan değil,
Market arabalarını tabi.
İtekleyerek götüremezdik de,
Çalışanlardan yardım isterdik.
Hey gidi günler..!
Yani,
Güzel kardeşim
Geçerken yan gözle bakıyorsun ya market vitrinine.
Bizde öyleyiz.
Biliyorum ,
Alacağından değil,
Ama,
Merak ediyorsun köftelik kıymanın kilosunun fiyatını.
Sucuk pastırma,
Kaşar peyniri
Ayçiçek yağı filan..
Haliyle,
İnsanın canı çeker.
Aylar oldu market kapısından içeri gitmeyeli .
Belkide yıllar.
Merak etme hep öyleyiz.
Bende meraktayım.
Acaba tadı aynı mı Kars kaşarının.
Ev tipi tereyağı,
Soğuklar,salatalar için,
Sızma zeytinyağı,
Pastırma ,!
Et süt yumurta hangi fiyattan satılıyor acaba..
Farklıdır elbette.
Gezerken bile çok güzel kokarlardı raflar burnumuza..
İnsanlık hali işte,
Almasak,alışveriş yapmasak da,
İçinde gezmek bile zevkli oluyor du marketlerin..
Gözümüz doyardı gezerken..!
Poşeti bile bedavaydı muhterem !
Poşet yine bedava mı bilmiyorum.
Öyle olması lazım diye düşünüyorum..
Öyle ya,
Bakanımız açıkladı;
Poşetten bu yılda para almayacağız dedi.
Koca bakan kardeşim.
Yalan söyleyecek hali yok ya..!
İş olsun muhterem,
Yahu bizimkide hasret işte marketlere..
Bu iş yüzde beşle filan olur mu ?
Ocak’tan geçti de,
Hani diyorum ki;
Temmuz da bari elimize bir şeyler verselerdi de,
Şu marketlerin içinde ,
Alamasak,alışveriş yapamasak da,birkaç tur dönseydik.
Haliyle,
İnsanız yahu,
İnsanın aklına vuruyor,
Kokusu bile burnumuzda kalmış bazı yiyeceklerin,
Aklımıza geldikçe,
Burnumuzun direğinin sızlatıyor ..!