Başı sıkışan vatandaş devletine sığınır.
Bu hep böyle olmuştur.
Böylede olmalı ve yürümelidir.
Çünkü
Devlet en garanti, güvenilir limandır.
Devlet vatandaşının, eğitim, sağlık, konut, seyahat özgürlüğü ve
Yaşama hakkını, hukukunu güvence altına alır.
Kısacası, malımızın, canımızın, namusumuzun güvencesi devletimizdir.
Peki, günümüzde bu işler nasıl yürüyor.
Yani, her konuda devletimize güvenebiliyor muyuz?
Malımız, canımız güvence altında mı?
Bence hayır.
Malımız mesela.
Bir gecede el değiştiriyor.
Akşam yatıyorsunuz, mal sizin.
Sabahleyin uyanıyorsunuz, malınız el değiştirmiş.
Malınızın Üzerine çökmüşler!
Bunu kim çözecek,
Tabi ki yargı çözecek.
Peki yargıya güven var mı?
Hiç sanmıyorum.
Peki,
Canımız ne durumda.
Yaşama hakkımız, can güvenliğimiz tam mı?
Gündüz vakti, ulu orta olduğunuz yer basılıyor, kurşunlar beyninizde patlıyorsa
Buna evet demek mümkün mü.
Durum bu vaziyette değil mi?
Üzgünüm ama gerçek bu.
Yargıya güvenemiyoruz
Malımıza birtakım karanlık adamlarca uluorta el konabiliyor.
Siyasiler kirli ve pis ilişkiler içindeler.
Rüşvet, yolsuzluk, hırsızlık almış başını gidiyor.
Garibin sağlığı yerinde değil, karnı zaten aç
Umutsuzluk, çaresizlik, intiharlar gırla gidiyor.
Baksanıza,
Denizlerimiz bile bu kirli dünyaya
Dayanamaz hale gelip, kusmaya başladılar.
Haliyle, bu kirliliği, pisliği temizleyip, devleti yeniden işler hale getirmek görevi namuslu dürüst insanlara düşmektedir.
Temiz bir toplum için,
Haydi kaldırın başınızı.
İyi ve sağlıklı haftalar diliyorum..