Anasayfa
Yazarlar
Prof. Dr. İbrahim Öztek
Yazı Detayı
Bu yazı 1391+ kez okundu.
23 NİSAN, ÖZGÜRLÜK VE BAĞIMSIZLIĞIMIZIN BAYRAMI 24 NİSAN, BİN YILDIR KORUYUP KOLLADIKLARIMIZIN İHANETİ
Şöyle dediler; “Allah'ın cömert ihsanı ile Nisan'ın yirmi üçüncü
cuma günü, cuma namazından sonra Ankara'da Büyük Millet Meclisi açılacaktır”. Atatürk, arkadaşları
ile önce Hacı Bayram Camiinde Cuma namazlarını kılmışlar, daha sonra dualarla hatimlerle meclisin
açılışını yapmışlardır. Atatürk’ün Türk çocuklarına bayram olarak armağan ettiği 23 Nisan, bugün tüm
dünya çocuklarının bayramı olmuştur. Kutlu olsun.BÜYÜK İHANET
1915 yılı, birinci dünya savaşının en kanlı günlerinin yaşandığı bir tarihtir. Osmanlı Devletini yok
etmeye kararlı olup, toprakları üzerinde var olan petrole sahip olma niyeti ile hareket eden hakim
güçlere karşı Osmanlı tam 15 cephede birden savaş vermiştir. Bununla beraber, Osmanlı tebası, yani
Osmanlı devleti üzerinde bin yıldır yaşayan, Osmanlının Milleti Sadıka (sadık millet, has evlat) dediği
Ermeniler ihanet etmiş kendi devletlerine başkaldırmışlardır. Osmanlı devletini sırtından
hançerlemiştir. Osmanlı devletinin halkı olan Ermeniler, başlarında Ermeni asıllı Osmanlı
milletvekilleri, bürokratlar ve papazlar olmak üzere Osmanlı devletine karşı isyan etmişlerdir. Bu
isyanlarda zamanın başkenti olan padişahın oturduğu İstanbul’da çıkardıkları isyanlardan, Van
bölgesindeki isyanlara kadar hepsinde silahlı çeteler halinde, erkeği askerde olan, ölüm kalım savaşı
veren Türk ve Müslüman halkı katletmişlerdir. Anadolu köylerinde İnsanları ahır, samanlık ve
camilere doldurarak diri diri yakmışlar, yapmadıkları işkence bırakmamışlardır. Ayrıca Arabistan, Irak,
Filistin ve Süveyş bölgesinde savaşan askerlerimizin ikmal yollarını keserek, cephane ve yiyecek
gitmesini engellemişlerdir. Bunun üzerine 24 Nisan 1915 günü hükümet, bir kanunla Ermeni
elebaşlarını ve komşusunu katleden Ermenileri jandarması kanalı ile tutuklamış, bulundukları yerden,
yine Osmanlı devletinin bir başka bölgesi olan Suriye’ye göç ettirmiştir.Ermeniler son yıllarda bu göç tarihini, Türkler 24 nisan 1915 tarihinde Ermenilere soykırım uyguladı
şeklinde dünyaya büyük yalan olarak yaymaktadırlar.
Halbuki; Birinci dünya savaşı günlerinde Amerihalı orgeneral Harbord ve Alman Mareşal Şellendorf
raporları, Amerikan başkanlarından Reagen’in hukuk danışmanı Bruce Fein, Amerikalı bilim adamı
Stanfort Shaw, Justin Mccarthy gibi yazarlar ve daha niceleri, birinci dünya savaşı günlerinde
Ermenilerin iki milyon Müslüman Türk ve Kürt’ü katlettiğini, soy kırım uyguladıklarını
belirtmektedirler. Bununla beraber Ermenilerin Azerbaycan topraklarında 1905 yılından itibaren
katlettikleri yüzbinlerce soydaşımıza, 30-31 mart 1918 tarihinde yalnız Bakü’de on yedi bin Türkü
katlederek gerçek soykırım uygulamışlardır.1923 yılında Bükreş’te yapılan Ermeni kongresinde, Ermenilerin ilk başbakanı Kaçaznuni, suçlu bizdik
demiştir. Lozan antlaşması günlerinde yine Osmanlı paşası olan Ermeni asıllı Bogos Nubar, Ermeni
kayıplarının göç, savaş ve hastalık sonunda üç yüz bin olduğunu itiraf etmektedir. Mecburi göç ile ilgili
olarak işgal kuvvetlerinin Malta’da yargıladığı subay ve devlet memurlarının hiç birinin suçlu olmadığı
ortaya konmuştur. Yalnız bu hainler, işgal günleri Boğazlayan Kaymakamı Kemal Bey ve Urfa
Mutasarrıfı Nusret Beyi düzmece suçlamalarla Beyazıt meydanında idam ettirmişlerdir. Daha sonra
Osmanlının Türk devlet büyükleri Ermenilerce yurt dışında katledilmiş, Taşnak ve Hınçak Ermeni
çetelerinin yerini Asala alarak, katliamlarına devam etmişlerdir.
Peki bugün bu büyük yalan niye?
Ermeniler bu yalana sıkı sıkıya sarılmaya kendilerini mecbur etmişler. Çünkü bu yalanla Ermeniler
birbirine bağlanıyor ve dünyadan silinip gitmemek için bunu bir yaşam iksiri olarak kullanıyorlar.
Ermenistan’da sayıları giderek yok olan Ermeniler şunu çok iyi bilmeli ki, Ermenistan’da hayat bulmak,
geleceklerini temin etmek için Türkiye ve Azerbaycan’a muhtaçtırlar. Biz barış içinde yaşamak
istiyoruz. Bunun kanıtı da Türkiye’de yaşayan Ermenileri vatandaş olarak bağrımıza basmış
olmamızdır. Bununla beraber Türkiye’de kaçak işçi olarak çalışan Ermeni kadınların kazandıkları ile
Ermenistan ekonomilerine katkı oluşturmasını desteklemiş olmamızdır. Ermeniler de artık
sürdürdükleri büyük yalanı terk ederek, Türk’le el ele vermek zorundadır. Artık bunu anlamalıdırlar.
Bir de her yıl, acaba Amerikan Başkanı ne diyecek sorusu kafaları kurcalamaktadır. Amerikan Başkanı
“soykırım” dememiş de “büyük felaket” demiş. Söylediği sanki başka kapıya çıkıyor. Daha ne diyecek
ve ne derse desin. Amerika ve diğer ülkelerdeki Büyük Elçilerimiz, nisan ayı başında veya sonunda
tüm dünya parlamentolarında gerçekleri belgeleri ile onların gözlerine sokmalıdır.
Ekleme
Tarihi: 24 Nisan 2021 - Cumartesi
23 NİSAN, ÖZGÜRLÜK VE BAĞIMSIZLIĞIMIZIN BAYRAMI 24 NİSAN, BİN YILDIR KORUYUP KOLLADIKLARIMIZIN İHANETİ
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.