Her yıl Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 1992 yılında aldığı karar ile düzenlenen 3 Aralık Dünya Engelliler Günü toplumsal farkındalığı güçlendirmek ve her bireyin eşit olduğunu duyurmak amacıyla anılıyor. İstatistiksel verilere göre; Türkiye’de 2 milyona yakın engelli yaşıyor. Engelliler için ulaşım hakkı noktasında bazı indirimler uygulansa da yapılan bilet indirimlerinden önce, rahatlıkla şehir içi veya şehir dışında seyahat edebilecekleri konfora sahip otobüsler dizayn edilmesi gerekiyor. Çevresel ulaşım hakkı çerçevesinde, engellilerin sokak ve caddelerde ulaşımını sorunsuz sağlayacak altyapıyı kurmak, belediyelerin en önemli görevlerinden biridir. Çünkü milyonlarca insanın yaşadığı bir toplumda bir kişi bile kamu hizmetlerinden gereği gibi faydalanamıyorsa bu ciddi bir sorun teşkil eder. Çoğu kaldırımda engelliler için işaret taşlarının olmayışı, kaldırım farklarının yüksek oluşu ve kaldırım ortalarında bulunan elektrik trafoları, engelli vatandaşlar için büyük sorun teşkil ediyor. Kaldırımlara park edilen araçlar ise engellilerin yürüme alanını tamamen yok ediyor. Görme engelli vatandaşlar, günlük yaşantılarında hem fiziksel hem de psikolojik olarak birçok engelle karşı karşıya kalıyor. Sarı çizgileri olmayan ve üzerinde ağaç, direk, araba gibi engeller olan kaldırımların yanı sıra duyarsız vatandaşlar, yetersiz trafik kuralları ve sinyalizasyon sorunu, görme engellilerin boğuştuğu problemlerin başında geliyor. Çünkü insanların geçebilecekleri alan bırakılmazsa mecburen yol üzerinden geçerler ve kazaya sebebiyet verilir. En büyük sorunlarından biri olan görmezden gelmek; git gide derin bir bunalıma yol açabilir ve intihar edenlerin sayısı da az değildir.   Siz hiç tekerlekli sandalyede oturup koşmayı denediniz mi? Siz hiç gözlerinizi bağlayıp annenizi görmeyi denediniz mi? Siz hiç kollarınızı bağlayıp birinin size yemek yedirmesini, su içirmesini beklediniz mi? Siz hiç konuşmayıp şarkılar söylemek istediniz mi? Siz hiç duymayıp deniz kenarında martıların sesini dinlemek istediniz mi? Siz hiç küçük bir çocuğu tekerlekli sandalyesinden kucaklayarak alıp belediye otobüsüne bindiniz mi?