Sevgili okurlar…
Pazar günü Bölgesel Amatör Lig’de mücadele ede Bulancak’ımızın takımı 1926 Bulancakspor müsabakasını izledim.
Normalde spor konularında pek söz söylemem.
Lakin…
Söz konusu kırmızı beyazlı şanlı Bulancak sporumuz olunca iş başka bir hal alıyor.
Bulancakspor bu hafta evinde sezonun 4. müsabakasına çıktı.
Ve kendi seyircisi önünde 4-0 gibi bir skorla yenildi.
Ne teknik heyete ne de yönetime bir lafım var.
Zaten iş kötü gidince bütün fatura onlara kesiliyor.
Evet yeni bir takım kuruldu.
Her zamanki gibi zor bir sezona çıktık.
Çok kısa süre önce kurulan bu takımda eksiklik ne biliyor musunuz?
BULANCAKPSPOR RUHU…
Evet Şanlı Bulancak’ımızın ruhu eksik bu takımda.
Başarısız bir sezon başlamasına rağmen,
Kısa süre içinde takım oluşturulmasına rağmen,
Bulancakspor’a gönül vermiş taraftarları takımına destek için tribündeydi.
O tribünleri coşturacak olan sahadaki futbolculardır.
Evet futbolcuları tanımıyorum.
Sadece içlerinde Bulancaklı Osman’ı biliyorum.
Osman, Bulancakspor ruhunu sahaya veriyor ama tek başına elinden bir şey gelmiyor kanaatindeyim.
Lig başlayalı 4 hafta olmuş.
Kalemizde 7 gol yemişiz.
Sahamızda bir müsabakaya çıkıyoruz.
Kendi sahamızda kendi seyircimiz önünde 4 gol yiyerek fikstürün son sırasında ki yerimizi koruyoruz.
Biliyorum ki,
Yönetim elinden geleni yapıyor.
Hatta geçtiğimiz hafta deplasmanda 1 puan alındığı için prim bile dağıtıldığını biliyorum…
Kusura bakmayın futbolcu kardeşlerim.
Her ne kadar yeni takım da olsanız,
Her ne kadar birbirinize alışamasanız da bile…
Eğer içinizde Bulancakspor ruhu olsa,
O seyirci önünde bu hataya düşmezsiniz!
Ve buradan çıkan sonuç şudur ki!
Sezonun başı bile olsa dahi,
Her zaman söylediğimiz gibi,
Bulancakspor’un başarı gösterebilmesi için,
Kendi çocuklarımıza değer vermeliyiz.
Kimse kusura bakmasın…
Ben her zaman bunu savunuyorum
Umarım bu futbolcu kardeşlerimiz bunu farkına varır.
Ve bu hatadan bir an önce dönerler.
Çünkü Bulancak sporun şanlı taraftarı bu sonuçlara rağmen bile tribünde yerini alıyorsa,
Silkelenen bir takıma daha çok sahip çıkar…