Sevgili okurlar… Türk siyasi tarihine damga vurmuş Necmettin Erbakan hakkında herkesin bir görüşü vardır. Kendisi akademisyen ve Milli Görüş ideolojisinin kurucusudur. Ama Türkiye’de onu herkes Erbakan hoca diye bilir ve tanırdı. Gençlerimiz pek bilmese de, Döneminde başbakan yardımcılığı ve başbakanlık yapmıştır. Başbakan olduğu 1996-1997 yıllarında Türkiye ekonomisi yüzde 7,5 oranında büyürken, Türkiye'nin Gayri Safi Milli Hasılası dünya toplamının binde 11,96'sından binde 12,37'sine yükseldi. Yaptığı reformlar arasında, kamu kuruluşları arasında havuz sisteminin kurulması ve gelişmekte olan ve halkın çoğunluğu Müslüman ülkelerden 8 tanesini bir araya getirerek D8 oluşumu gerçekleştirmiştir. Velhasıl kelam benim gözümde milletine aşık, Yaşadığı coğrafyada yaptığı siyaseti inandığı değerlerde yönetmek isteyen bir insandır. Bugün gündemimiz 14 Mayıs seçimleri. Herkes bir birliktelik peşinde, Herkesin derdi Türkiye, Ama kimse buna uygun hareket etmiyor. Yani şöyle, Herkes taraf toplayarak karşısında ki rakibini aşağılama ve küçük görme peşinde, Halbuki amaç ülkemizin menfaatleri olmalı değil mi? Ama nerde herkes yok o niye 20 yıl görev yapmış, Yok o niye 20 yıldır partinin başında, Vay efendim, Biri diyor, Ülke elden gidiyor, Öteki diyor, Vay efendim, Bunlar bölmeye geliyor… Yahu amacımız Türkiye’de birliği, beraberliği ve insanca yaşamı ön planda tutmak, Bu toprakların insanının huzur ve refah içinde yaşaması değil mi? Malum demokratik bir ülkedeyiz. O zaman herkes projesini ve yapmak istediğini açıklar, Meydana çıkar, Ama şimdilerde, Herkes ittifak içinde, Değişik isimlerle kurulan partiler bir araya gelip ittifak yapıyor. Bu nedenle seçimlere tek başına girme kararı alan Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adaylığı için başvurusunu yapacak olan Fatih Erbakan’ı tebrik ediyorum. Hesap kitap yapmadan, Ülkesine hizmet etmek için, Parti tabanı ile seçimlere girme kararı aldı. Çıkacak ve insanlara gayesini anlatacak. Rahmetli babası gibi, Ülkenin ekonomisinin düzelmesi için elinden geleni yapmak istiyor. Çok fazla uzatmaya gerek yok. Hani demokrasi ülkesiyiz ya, İnsanların tercihine gösterdiği saygıdan dolayı şükranlarımı sunuyorum. Diyor ki, Benim seçmenin beni tercih ediyorsa, Başkasına oy vermek zorunda kalmayacak. Bu görüşü ve düşünceyi ayakta alkışlıyorum. Kalın sağlıcakla…