Sevgili okurlar...
Bugün tam zamanı diye düşünüyorum.
Malum yayla sezonu açıldı...
Giresun'da bir çok insan ve gurbetçi yaylalara akın ediyor.
Bektaş Yaylası dışında ki yaylalarda yaylaları nasıl güzelleştiririz derdi var.
Lakin bizim tek derdimiz yol.
Evet...
Bıktık artık.
Her yıl,
Bizim tek bir derdimiz var o da yollarımız.
Hafta sonu bizlerde hemşerilerimiz gibi yayla turu atalım dedik...
Bulancak'tan Bektaş'a doğru yola çıktık...
Asfalt dökülen kısma kadar insanın içi dışına çıkıyor.
Yolda çukur mu ararsınız?
Yoksa kanal mı ararsınız?
Ne ararsanız var.
Dönüş için Kulakkaya yolunu tercih ettik.
İnanır mısınız?
Sanki biz gerçekten sahipsiz kalmışız.
Bu lafı söylemek istemiyorum ama,
Ne yazık ki gerçek bu...
Bektaş Yayla yolu fare tarlası gibi...
Arkadaş,
Bakın şimdi bir seçime daha giriyoruz.
Ben hatırlıyorum ki her seçim dönemi bu tarz bir köşe yazısı yazıyorum.
Ama artık illallah geldi.
Giresun'un en mağdur halkı neden Bulancak halkı...
Bizim haklarımız yok mu?
Geçtiğimiz yıl Bulancak Belediyesi tarafından bir çalışma başlatıldı.
Tam olarak kaç kilometre yapıldı hatırlamıyorum ama ne yazık ki bu bizim işimizi görmüyor.
Bizler marşa bastığımız zaman insan gibi yaylaya çıkmak istiyoruz.
Kapınıza gelen vekil adaylarından bence yolun yapılmasını talep edin...
En azından bu şekilde Bulancak'a katkıları olsun.
Yazıktır.
Giresun'un en büyük ilçesi olacaksın...
Herkesin bildiği doğa harikası bir yaylaya sahip olacaksın,
(Gerçi orası da muamma ya neyse, Dereli 'nin mi? Bulancak'ın mı? belli değil)
Ama ulaşım için çile çekeceksin.
Kim el atacak kardeşim bu işe.
Bulancak halkı vergisini ödemiyor mu?
Bulancak halkı neden bu ufacık istekten mahrum ediliyor.
Dağlar delinip,
Yol yapılırken,
Denizlerin altından otoyol geçerken,
Mevcut yolun yapılamamasına bir türlü anlam veremiyorum.
Buna bir tek bende değil,
Kimse anlam veremiyor.
Bu yazımın Bektaş yolu ile ilgili son yazı olmasını umuyorum.
Hadi bu vatandaşın yüzünü kara çıkartmayın...
Kalın sağlıcakla...