Vahit KOÇ
Köşe Yazarı
Vahit KOÇ
 

NEDEN ORTA DOĞU?

Geçmiş zamanlarda olduğu gibi bölgemiz, yani Ortadoğu bölgesi yine hareketli dönemlerinden birini yaşıyor. Tarihe baktığımızda bu bölgeyi en büyük savaşların, en büyük sosyal olayların, çağlar açan çağlar kapatan zaman dilimlerinin yaşandığı mekanlar olarak görüyoruz. Bu gün dünyanın bir çok coğrafi, sosyal bölgeleri olmasına rağmen öne çıkmış, yaygın şekilde insanlar arasında duyulmuş Büyük Ortadoğu Projesi olarak bilinen ve sıkı bir şekilde takip edilen başka bir proje yoktur.  Bir Güney Amerika Projesi, Büyük Avrupa, Büyük Asya , Büyük Afrika projesi duymamışızdır. Oysa oralarda da en az Orta Doğuda yaşayan insanlar kadar insan yaşamaktadır. Peki neden Orta doğu? Bölgenin sahip olduğu zenginliklerden dersek, bu gün bölgeye ait tüm zenginlikleri çeşitli şekillerde talan etmelerinde bir zorluk yok. Kurmuş oldukları küresel sistem üzerinden bir şekilde işi götürüyorlar.                 Bu gün kendilerini dünyanın sahibi olarak gören bu güçler esas amaçlarını, hedeflerini hiç bu günkü kadar açık etmemişleri. Artık rahat bir şekilde küresel dünya düzeninden, kendi liderliklerinde tek dünya devletinden bahseder oldular.  Bu tek dünya düzeni veya devlet anlayışı insanı, insanın huzurunu, mutluluğunu esas alan bir yapı olmak yerine yer yüzünün tüm değerlerine, zenginliklerine sahip olmayı, hakim olmayı ve bu değer ve zenginlikleri kendi gönüllerince talan etmeyi esas alan küresel bir devlet anlayışı… Acaba bu gün bütün insanlık onların bu beklenti ve hedeflerine yeşil ışık yakmış ya da taraf olmuşlar mıdır?   Taraf olup olmadıklarından ziyade bu azgınların penceresinden bakıldığında onların bu hedeflerine alternatif bir hedef sunan, karşı bir önerisi olan hiçbir düşünce, anlayış, sosyal yapı, sistem yok gibi. Geçmişte alternatif olma iddiaları olan sosyalizm ve benzeri ideolojiler oldu. Fakat bu gün bu yapıları onlar engel olarak görmüyorlar. Gerçek engel..? Onların bu beklentilerine tek engel, büyük askeri üslerin kurulu olduğu, hatta dünyada Amerika’nın en büyük askeri üssü sayılan İsrail’in bulunduğu, en büyük askeri yığınakların yapıldığı bölgenin asli unsurları olan Müslümanlardır. Her ne kadar günümüz Müslümanlarının büyük bir kısmı mensubu oldukları İslam’ı geçmişin peygamberlerinin, dönemlerinin Nemrutları ile, Firavunları ile, Ebu Leheb ve Ebu Cehilleri ile, yani günümüz azgınlarının geçmiş temsilcileri ile mücadeleleri üzerinden okumuyorsa da bu azgınlara karşı çıkmayı bir ilke olarak Kur’an canlı tutmaktadır. Bu günkü yaşayan kitleler bu hakikati görmemezlikten gelse de yarın birileri bu hakikatlere gereği gibi sarılacak, sahip çıkacaktır. Ve yine kendilerini dünyanın sahibi ve efendileri olarak gören bu azgınların tek dünya devleti hedefi dünyanın tüm değer ve zenginliklerine sahip olmayı öngörürken onların karşısında alternatif bir dünya hakimiyeti sunan İslam, sahip olma yerine adil olarak paylaşmayı, adalet ve barış içinde yaşamayı tüm dünya halklarına hedef olarak sunmaktadır. İslam, temiz kalpli, arınmış yürekli, halis kullar üzerinden bir yer yüzü planının olduğunu ortaya koyar. O azgınların yer yüzüne hakim olma amaçlarıyla halis kulların yer yüzüne varis olma amaçları çok farklıdır. Öyle farklıdır ki bu gün İslam’ın dışında hiçbir sosyal yapı, ideoloji açık açık, tüm insanların duyacağı şekilde, klişe ifadelerin dışında “Allah adaleti emreder…” vurgusuna yakın, benzer bir vurguda bulunamaz. Bir toplumun kendi vatandaşlarına, yoldaşlarına eşit, adil davranması gerçekte adalet değil, çete mensuplarının talan ettikleri malı dengeli bir şekilde aralarında bölüşmesi demektir. Evet… Bu azgınların gelecekle ilgili hesap kitaplarını engelleyebilecek , onları hayal kırıklığına uğratabilecek sadece bu bölge insanlarının öncülük yapabileceği dünyanın mazlum insanları olacak.. Bunu bu azgınların tüm varlıklarıyla, güçleriyle bölgeye abanmalarından görebiliyoruz…         
Ekleme Tarihi: 31 Ekim 2023 - Salı
Vahit KOÇ

NEDEN ORTA DOĞU?

Geçmiş zamanlarda olduğu gibi bölgemiz, yani Ortadoğu bölgesi yine hareketli dönemlerinden birini yaşıyor. Tarihe baktığımızda bu bölgeyi en büyük savaşların, en büyük sosyal olayların, çağlar açan çağlar kapatan zaman dilimlerinin yaşandığı mekanlar olarak görüyoruz.

Bu gün dünyanın bir çok coğrafi, sosyal bölgeleri olmasına rağmen öne çıkmış, yaygın şekilde insanlar arasında duyulmuş Büyük Ortadoğu Projesi olarak bilinen ve sıkı bir şekilde takip edilen başka bir proje yoktur.  Bir Güney Amerika Projesi, Büyük Avrupa, Büyük Asya , Büyük Afrika projesi duymamışızdır. Oysa oralarda da en az Orta Doğuda yaşayan insanlar kadar insan yaşamaktadır.

Peki neden Orta doğu?

Bölgenin sahip olduğu zenginliklerden dersek, bu gün bölgeye ait tüm zenginlikleri çeşitli şekillerde talan etmelerinde bir zorluk yok. Kurmuş oldukları küresel sistem üzerinden bir şekilde işi götürüyorlar.

                Bu gün kendilerini dünyanın sahibi olarak gören bu güçler esas amaçlarını, hedeflerini hiç bu günkü kadar açık etmemişleri. Artık rahat bir şekilde küresel dünya düzeninden, kendi liderliklerinde tek dünya devletinden bahseder oldular.  Bu tek dünya düzeni veya devlet anlayışı insanı, insanın huzurunu, mutluluğunu esas alan bir yapı olmak yerine yer yüzünün tüm değerlerine, zenginliklerine sahip olmayı, hakim olmayı ve bu değer ve zenginlikleri kendi gönüllerince talan etmeyi esas alan küresel bir devlet anlayışı…

Acaba bu gün bütün insanlık onların bu beklenti ve hedeflerine yeşil ışık yakmış ya da taraf olmuşlar mıdır?  

Taraf olup olmadıklarından ziyade bu azgınların penceresinden bakıldığında onların bu hedeflerine alternatif bir hedef sunan, karşı bir önerisi olan hiçbir düşünce, anlayış, sosyal yapı, sistem yok gibi. Geçmişte alternatif olma iddiaları olan sosyalizm ve benzeri ideolojiler oldu. Fakat bu gün bu yapıları onlar engel olarak görmüyorlar.

Gerçek engel..?

Onların bu beklentilerine tek engel, büyük askeri üslerin kurulu olduğu, hatta dünyada Amerika’nın en büyük askeri üssü sayılan İsrail’in bulunduğu, en büyük askeri yığınakların yapıldığı bölgenin asli unsurları olan Müslümanlardır.

Her ne kadar günümüz Müslümanlarının büyük bir kısmı mensubu oldukları İslam’ı geçmişin peygamberlerinin, dönemlerinin Nemrutları ile, Firavunları ile, Ebu Leheb ve Ebu Cehilleri ile, yani günümüz azgınlarının geçmiş temsilcileri ile mücadeleleri üzerinden okumuyorsa da bu azgınlara karşı çıkmayı bir ilke olarak Kur’an canlı tutmaktadır. Bu günkü yaşayan kitleler bu hakikati görmemezlikten gelse de yarın birileri bu hakikatlere gereği gibi sarılacak, sahip çıkacaktır.

Ve yine kendilerini dünyanın sahibi ve efendileri olarak gören bu azgınların tek dünya devleti hedefi dünyanın tüm değer ve zenginliklerine sahip olmayı öngörürken onların karşısında alternatif bir dünya hakimiyeti sunan İslam, sahip olma yerine adil olarak paylaşmayı, adalet ve barış içinde yaşamayı tüm dünya halklarına hedef olarak sunmaktadır.

İslam, temiz kalpli, arınmış yürekli, halis kullar üzerinden bir yer yüzü planının olduğunu ortaya koyar. O azgınların yer yüzüne hakim olma amaçlarıyla halis kulların yer yüzüne varis olma amaçları çok farklıdır.

Öyle farklıdır ki bu gün İslam’ın dışında hiçbir sosyal yapı, ideoloji açık açık, tüm insanların duyacağı şekilde, klişe ifadelerin dışında “Allah adaleti emreder…” vurgusuna yakın, benzer bir vurguda bulunamaz.

Bir toplumun kendi vatandaşlarına, yoldaşlarına eşit, adil davranması gerçekte adalet değil, çete mensuplarının talan ettikleri malı dengeli bir şekilde aralarında bölüşmesi demektir.

Evet… Bu azgınların gelecekle ilgili hesap kitaplarını engelleyebilecek , onları hayal kırıklığına uğratabilecek sadece bu bölge insanlarının öncülük yapabileceği dünyanın mazlum insanları olacak..

Bunu bu azgınların tüm varlıklarıyla, güçleriyle bölgeye abanmalarından görebiliyoruz…     

 

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (1)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
vedat şardağ
(31.10.2023 21:04 - #72405)
Kaleminize yüreğinize sağlık hocam
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.