BİR ZAMANLAR TÜRKİYE – 7

(İHA) - İhlas Haber Ajansı | 19.05.2014 - 23:41, Güncelleme: 30.10.2020 - 19:15 3857+ kez okundu.
 

BİR ZAMANLAR TÜRKİYE – 7

Unutmanın en ağırı, unutamadan unutmaktır. BAGAJI ÜZERİNDE OTOBÜSLER: Şehirlerarası çalışan o dönemin otobüslerinin, şimdiki gibi karoser hizasında derin bagajları yoktu. Taşınacak eşya ve bavullar, otobüslerin üzerinde sabitlenmiş metal iskeletli yüklüklere konularak sıkıca bağlanırlardı. Bu yüklüklere otobüs muavinleri, aracın dışında, en arkasındaki dar, metal tırmanma merdiveni vasıtasıyla çıkarak bavulları olabilen en ekonomik şekillerde uzun uzadıya istif ederlerdi. Yolculuk arasında inecek olan yolcuların eşyalarının otobüsün üzerinden alınması epey zaman kaybettirirdi. BAKKALLARDA BENZİN SATIŞI: Gaz sobalarının yoğun olarak kullanıldığı 70’lerde ve 80’lerde mahalle bakkallarının kuytu köşelerinde, altlarında muslukları olan silindirik gaz depoları vardı. Bakkala ellerindeki plastik bidonlarla giden vatandaşlar, bunlara 6-12 litre arası gazı doldurtarak evlerine götürürlerdi. Muslukları sürekli damlatan bu depolar yüzünden bütün bakkalların içi kesif bir şekilde gaz kokardı. 70’lerin sonundaki akaryakıt darlığı yıllarında ise, bakkalların önünde yoğun kuyruklar oluşur, kişi başına 6’şar litreden fazla gaz satılmazdı (1978-80 arası). ŞEMSİYE ÇİKOLATALAR: Bakkallarda, kapalı bir şemsiye görünümünde ve dibinde plastik şemsiye sapı bulunan çikolatalar satılırdı. Bu şemsiyelerin üzerleri yeşil, mavi ve kırmızı göz alıcı renklerde ince baraklarla kaplıydı. Çikolata bittikten sonra, nedense hiçbir işe yaramayacağı halde baston şeklindeki renkli sapları atılmaz biriktirilirdi. Albenisinin altındaki çikolatanın tadının ise aynı kalite ve güzellikte olmadığı bilindiği halde, yine de çocuklar tarafından sevilerek tüketilirlerdi.
Unutmanın en ağırı, unutamadan unutmaktır. BAGAJI ÜZERİNDE OTOBÜSLER: Şehirlerarası çalışan o dönemin otobüslerinin, şimdiki gibi karoser hizasında derin bagajları yoktu. Taşınacak eşya ve bavullar, otobüslerin üzerinde sabitlenmiş metal iskeletli yüklüklere konularak sıkıca bağlanırlardı. Bu yüklüklere otobüs muavinleri, aracın dışında, en arkasındaki dar, metal tırmanma merdiveni vasıtasıyla çıkarak bavulları olabilen en ekonomik şekillerde uzun uzadıya istif ederlerdi. Yolculuk arasında inecek olan yolcuların eşyalarının otobüsün üzerinden alınması epey zaman kaybettirirdi. BAKKALLARDA BENZİN SATIŞI: Gaz sobalarının yoğun olarak kullanıldığı 70’lerde ve 80’lerde mahalle bakkallarının kuytu köşelerinde, altlarında muslukları olan silindirik gaz depoları vardı. Bakkala ellerindeki plastik bidonlarla giden vatandaşlar, bunlara 6-12 litre arası gazı doldurtarak evlerine götürürlerdi. Muslukları sürekli damlatan bu depolar yüzünden bütün bakkalların içi kesif bir şekilde gaz kokardı. 70’lerin sonundaki akaryakıt darlığı yıllarında ise, bakkalların önünde yoğun kuyruklar oluşur, kişi başına 6’şar litreden fazla gaz satılmazdı (1978-80 arası). ŞEMSİYE ÇİKOLATALAR: Bakkallarda, kapalı bir şemsiye görünümünde ve dibinde plastik şemsiye sapı bulunan çikolatalar satılırdı. Bu şemsiyelerin üzerleri yeşil, mavi ve kırmızı göz alıcı renklerde ince baraklarla kaplıydı. Çikolata bittikten sonra, nedense hiçbir işe yaramayacağı halde baston şeklindeki renkli sapları atılmaz biriktirilirdi. Albenisinin altındaki çikolatanın tadının ise aynı kalite ve güzellikte olmadığı bilindiği halde, yine de çocuklar tarafından sevilerek tüketilirlerdi.
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.