24 Nisan tarihi bile yalan

(İHA) - İhlas Haber Ajansı | 26.04.2012 - 18:14, Güncelleme: 30.10.2020 - 19:15 4162+ kez okundu.
 

24 Nisan tarihi bile yalan

Giresun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Aygün Attar,...
...sözde ‘Ermeni soykırımının’ yapıldığı tarih olarak kabul edilen 24 Nisan 1915’in uydurma olduğunu iddia etti. Osmanlı Devletinin 24 Nisan’dan sonra, 27 Mayıs 1915’te tehcir kararı aldığını ve bunda da Ermeni komitacıların Müslüman Türklere yönelik saldırı ve katliamların etkili olduğunu söyleyen Attar, “Yağmaladıkları paralarla silahlar alıp terörist faaliyetlerde bulundular. Bu nedenle 24 Nisan’da 2345 kişi tutuklandı. Soykırım yalanının tarihi bile uydurma” dedi. BU TARİH TEZİ ÇÜRÜTÜLMELİ 24 Nisan’ın uydurma olduğunu ileri süren Attar, “O tarihte çoğu kanlı cinayetlerle biten 47 terör olayının failleri olan 2345 Ermeni komitacı hücre evlerine düzenlenen baskınlarla yakalanmışlardır. Osmanlı Devleti kendi varlığına kasteden bunun için örgütlü faaliyetlerde bulunan bu kişiler karşı bir mücadeleye girişmiştir. Bundan daha doğal ne olabilir. Hangi devlet böyle faaliyetler izin verir. 24 Nisan tehcir, katliam soykırım günü olarak bilinir. O tarihte olan budur. Ermen Diasporası ve bu diasporanın etkisinde olan devletler soykırım yalanını bu tarihe dayandırıyor. Burada Türkiye’ye düşen görev öncelikle bu tarih tezini çürütmektir” KİLİSELER DE BU ORGANİZASYONUN İÇİNDEYDİ Tarihi belgelerde o döneme özgü bilinmeyen gerçekler olduğunu söyleyen Aygün Attar, “Yaşananlar soykırım değil, ihanetler nedeniyle yaşandı. Amaç Osmanlı Devleti’ni çökertmekti. Kilisiler de bu organizasyonun içindeydi. Komitacılar kendilerinden olmayan Ermenilerin evlerini işaretleyip katlediyordu. Yani ortada bir devletin etnik kimliklerinden ötürü kendi ülkesinde yaşayanları sistematik şekilde öldürerek ortadan kaldırması söz konusu değil. Hatta Osmanlı Devleti Avrupa’ya çağrıda bulunarak yaşananların araştırılması için Adalet Komisyonu kurulmasını talep etmiş, hesap vermeyi kabul etmiştir” dedi. ORTAK ACI DEMEK EN UYGUNU Daha sonra Attar, “Osmanlı Devleti 500 yıl varlığını sürdürdü. Neden son çöküş sürecinde, en zor döneminde soykırım yapsın” diye soran Rektör Attar, “Sayılar bile gerçeği yansıtmıyor. 300 binden 3 milyona açık artırma gibi çıkan sayılar var. Sayı çok önemli değil. Evet öldürülen kişiler oldu. Ama buna soykırım derseniz, o zaman aynı tarihte öldürülen 2.5 milyon Müslüman Türk için ne diyeceğiz. Müslümanların katledilmesi neden vicdanları rahatsız etmiyor. Balkan coğrafyasında 5 milyon Müslüman Türk katledildi.Bosna’da, Hocalı’da dünyanın çeşitli coğrafyalarında benzer olaylar yaşanıyor. Tek taraflı olaylara bakarsanız tarihin terazisi bozulur.1915’te yaşananlara ortak acı demek en uygun kavramdır”  
Giresun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Aygün Attar,...
...sözde ‘Ermeni soykırımının’ yapıldığı tarih olarak kabul edilen 24 Nisan 1915’in uydurma olduğunu iddia etti. Osmanlı Devletinin 24 Nisan’dan sonra, 27 Mayıs 1915’te tehcir kararı aldığını ve bunda da Ermeni komitacıların Müslüman Türklere yönelik saldırı ve katliamların etkili olduğunu söyleyen Attar, “Yağmaladıkları paralarla silahlar alıp terörist faaliyetlerde bulundular. Bu nedenle 24 Nisan’da 2345 kişi tutuklandı. Soykırım yalanının tarihi bile uydurma” dedi. BU TARİH TEZİ ÇÜRÜTÜLMELİ 24 Nisan’ın uydurma olduğunu ileri süren Attar, “O tarihte çoğu kanlı cinayetlerle biten 47 terör olayının failleri olan 2345 Ermeni komitacı hücre evlerine düzenlenen baskınlarla yakalanmışlardır. Osmanlı Devleti kendi varlığına kasteden bunun için örgütlü faaliyetlerde bulunan bu kişiler karşı bir mücadeleye girişmiştir. Bundan daha doğal ne olabilir. Hangi devlet böyle faaliyetler izin verir. 24 Nisan tehcir, katliam soykırım günü olarak bilinir. O tarihte olan budur. Ermen Diasporası ve bu diasporanın etkisinde olan devletler soykırım yalanını bu tarihe dayandırıyor. Burada Türkiye’ye düşen görev öncelikle bu tarih tezini çürütmektir” KİLİSELER DE BU ORGANİZASYONUN İÇİNDEYDİ Tarihi belgelerde o döneme özgü bilinmeyen gerçekler olduğunu söyleyen Aygün Attar, “Yaşananlar soykırım değil, ihanetler nedeniyle yaşandı. Amaç Osmanlı Devleti’ni çökertmekti. Kilisiler de bu organizasyonun içindeydi. Komitacılar kendilerinden olmayan Ermenilerin evlerini işaretleyip katlediyordu. Yani ortada bir devletin etnik kimliklerinden ötürü kendi ülkesinde yaşayanları sistematik şekilde öldürerek ortadan kaldırması söz konusu değil. Hatta Osmanlı Devleti Avrupa’ya çağrıda bulunarak yaşananların araştırılması için Adalet Komisyonu kurulmasını talep etmiş, hesap vermeyi kabul etmiştir” dedi. ORTAK ACI DEMEK EN UYGUNU Daha sonra Attar, “Osmanlı Devleti 500 yıl varlığını sürdürdü. Neden son çöküş sürecinde, en zor döneminde soykırım yapsın” diye soran Rektör Attar, “Sayılar bile gerçeği yansıtmıyor. 300 binden 3 milyona açık artırma gibi çıkan sayılar var. Sayı çok önemli değil. Evet öldürülen kişiler oldu. Ama buna soykırım derseniz, o zaman aynı tarihte öldürülen 2.5 milyon Müslüman Türk için ne diyeceğiz. Müslümanların katledilmesi neden vicdanları rahatsız etmiyor. Balkan coğrafyasında 5 milyon Müslüman Türk katledildi.Bosna’da, Hocalı’da dünyanın çeşitli coğrafyalarında benzer olaylar yaşanıyor. Tek taraflı olaylara bakarsanız tarihin terazisi bozulur.1915’te yaşananlara ortak acı demek en uygun kavramdır”  
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.